Am I Wrong?

12+

Havuzun kenarında şezlonglarda oturmuş Yoonmin'in Seokjin ile havuzda oynayışlarını izliyordum, biraz sonra havuza çok uzakta inen hava aracını fark etmiş ve merakla ayağa kalkıp Yoongi'nin inmesini beklemiştim. Meraktan Seokjin'de o tarafa döndüğünde hala inmediği için telaşla ayağa kalkmıştım. Aklımdan bin bir türlü senaryo geçerken Seokjin Yoonmin'i almış havuzdan çıkmak için ilerliyordu. Aracın yanına geldiğimde kapıyı açmamla bana dönmüştü Yoongi, kaşlarımı çatıp araçtan damlayan kanlara bakıyordum "Neren kanıyor? Yoongi iyi misin? Hayatım?", biraz sonra yarası iyice iyileşmiş olacak ki doğrulmuştu yerinden "Sana bir hediyem var lotusum...".

"Boşver hediyeyi Yoongi iyi misin? Nerede yaran söylesene? Küveti hazırlayayım mı? Yoksa havuzda biraz yüzmek ister misin? Karnın aç mı? Yoongi yüzüme bön bön bakacağına bir şeyler söylesene!" cebinden kutuyu çıkartıp kan içinde kalan kutuyu bana uzatmıştı "Sana hiç yüzük almamıştım. Evlenirken bile istemediğini söyleyip geçiştirmiştin hep. Bugünde biraz önce yüzük almaya gittim sana. Aldım da aslında ama sokaklarda bu kıyafetle dolaşmak pek iyi bir fikir değilmiş bunu öğrendim. Gerçi hepsinin bir daha o cesareti bulabileceklerini düşünmüyorum ama yinede benim yaptığım da aptallıkdı.". İç çekmiştim "Yoongi gerek yoktu... bir yüzük için geldiğin hale bak bebeğim neden sözümü dinlemiyorsun ki?", omuz silkmiştim "Seni mutlu etmek istedim...". Ağlamaklı bir sesle konuşan Yoonmin bize bakıyordu "Baba iyi misin?", Seokjin'de kurtulup bacağıma sarılmıştı. Yoongi ise kutunun kapağını açıp içindeki yüzüğü Yoonmin'e göstermişti "Annene sürpriz yaptım bebeğim bak!". Yoonmin ise yüzüğü umursamamıştı "Baba... Canın acıyor mu?", ağlamamak için kendini sıkan Yoonmin'i kucakladığımda Yoongi konuşmuştu "Benim canım acımaz Yoonmin, biliyorsun bebeğim bunu...".

"Hadi Yoongi... kalkabilir misin?" diye sorduğumda kutuyu cebine koymuştu tekrar "Yürürüm ben, iyileşti yaram.". Uzanıp dudaklarına öpücük bırakmıştım "O halde küveti hazırlayacağım sana...", Seokjin içeri ilerlemişti sessizce. Yoonmin ile peşinden ilerledikten sonra da beraber yukarı çıkmış ve babası için onunla beraber küveti hazırlamıştık.

Tam işimiz bittiği sırada Yoongi içeri girdiğinde gülerek yanına ilerlemiştim "Hazırladık bileee~", cebinden kutuyu çıkartıp kenara koymuştu "Yoonmin sen odana git bebeğim hadi. Babanla konuşacaklarım var biraz...". Yoonmin ikiletmeden banyodan çıkarken merakla ona baktım "Ne konuşacaksın?", omuz silkip gözlerime bakmıştı "Düşündüm ki... inlemelerinden bahsedebiliriz ya da güzelliğinden. Belki de kalçalarından... Hm? Ne dersin?".

Gülerek üstündekileri tamamen çıkartıp çöpe atmıştım, silahlarını bir kenara koyduktan sonra dudaklarına uzanmıştım "Konuşalım o halde hızlıca çünkü Seokjin'e güvendiğim pek söylenemez...".

Beni kucaklayıp beklemeden küvete yaslamış ve içime girmişti. Bu hisse ve acıya alışık olduğumdan artık pek tepki verdiğim söylenemezdi. Boynuma sokulmuş yavaş yavaş içimde devam ederken gülümsemişti "Birileri fazla istekli gibi?", "Özlemiştim seni..." diyerek dudaklarına uzanmıştım "Öp hadi beni!". Yavaşlıktan oldukça uzak bir şekilde beni öpmeye başladığında haline gülüyordum "Birileri konuşmaktan vazgeçmiş sanırım..." diyerek içeri giren Seokjin'e karşılık gülmüş ve kollarımı Yoongi'nin boynuna dolayıp çenemi omzuna yaslamıştım "İzleyecek misin Seokjin öylece?". "Ne yapmamı isterdin ki güzelim?" diye sorduğunda Yoongi'nin kulağına fısıldamıştım "Üçlü yapalım...".

Sinirle daha hızlı hareket etmeye başladığında kıkırdamıştım "Senin içine mi girmesini isterdin benim mi?", gülerek kapıyı kapatan Seokjin ardından kilitlemiş ve Yoongi'nin arkasına geçmişti "Hadi kararını ver...". Dudaklarıma öpücük bıraktığında inlemelerimin arasında Seokjin'in saçlarından tutunmuştum, dudaklarımı bıraktığında dilimi dışarı çıkartmamı söylemişti. Baş parmağını dilimde gezdirirken Yoongi içimde durmuş ve ona dönmüştü.