2.Bölüm

1.9K 97 161
                                    

Ayaklarımı sertçe yere sürterek kantine gidiyordum.Offff yürümeyi hiç sevmiyorum.Ya da, şöyle desek daha mantıklı olur; hareket etmeyi sevmiyorum.Keşke uçan yataklar icat edilse.Gün boyunca dana gibi yatarak istediğim ihtiyaçları yapabilsem.Mesela yatağın altında bir delik olsa, tuvaletim geldiği zaman-

D:E yuh ama. O kadarını da yaparsın.

Y/N:Ha? He-Ne?

D:Ha? He-Ne? Yüzünü görmeliydin Y/N!Of, keşke fotoğrafını çekseydim.Of!

Y/N:Ben sesli mi düşünüyordum?

D:Bekle, sen düşünüyor muydun? Ben benimle konuşuyorsun sanmıştım.

Y/N:Yoo, düşünüyordum.

D:Hayır.Gayet de benimle konuşuyordun.Bak hâlâ konuşuyorsun.

Ağzıma fermuar çekme işaretini yaparak sinirle önüme döndüm.Büyük ihtimalle ne olduğunu merak ediyorsunuz, eh; anlatmasam olmaz o zaman değil mi?

Flashback

D:E o da haklı ama.Ben olsam ben de seni vururdum.Çok iyi oynamıyorsun nasıl olsa.

Y/N:Ya yürügit be! Vatan haini, kimin tarafında olduğun belli oldu.

D:Neyse, onu bunu geç.Duygu Hocanın verdiği ödevi yaptın mı?

Y/N:Duygu Hoca kim....?

D:Boşver.Senden kopya alırsam sanırım sınavdan kalırım.

Y/N:Ne alaka be! Gayet de başarılıyım ben.

D:O zaman fen sınavında-

Y/N:O bir istisna.

D:Peki ya mate-

Y/N:Susar mısın?

D:Gördün mü? O kadar da başarılı değilmişsin.

Y/N:Bir daha seninle konuşursam Allah alsın ağzımı yılanlara yem etsin.

Flashback'in Sonu

(Yazarın notu: Offf bu kısım çok saçma oldu yayınladıktan hemen sonra silebilirim ŞXNXLXNZK)

Kantine geldiğimizde her zamankinin aksine uzun bir sıra durmuyordu.Şansımıza hızlıca yiyeceklerimizi alıp sınıfa erkenden gidebildik.Normalde sıra o kadar uzun oluyordu ki sıra size geldiğinde öğlen tenefüsü bitmiş oluyordu.

Y/N:Şu tostların içine o kadar az kaşar koyuyorlar ki, kendimi ekmek arası ekmek yiyormuş gibi hissediyorum.

D:Öyle mi? Bana öyle gelmiyor.Sanırım ekmek arası ekmek yemeyi sevdiğimdendir.

Duru'nun ekmek arası ekmek yeme zevkini hiç bir şekilde sorgulamadan önümdeki yiyeceklere gömüldüm.O kadar tuhaf bir kızdı ki, onunlayken anormal olan her şey normalmiş gibi geliyordu.

"Hey, Y/N! Topu verir misin?"

Başımı yana çevirip kapıdan girmiş, bana bakan çocuğa baktım.Ayağımın dibindeki topu alıp ona verdiğimde teşekkür ederek sınıftan çıktı.

D:Oooooo düğün ne zaman?

Y/N:Mal mısın?

D:Var ya, kesin senden hoşlanıyo'.

Y/N:Ya altı üstü topu istedi çocu-

D:Şşşşt! Az bi' sus! Düğün mekanınızı düşünüyorum şuan.

Biz tostumuzu yemeye devam ederken Duru bir anda şaşırıp kaldığım bir soru sordu.

D:Bu arada, senin doğum günün gelecek hafta değil mi?

Ağzımdaki lokmayı bitirip cevapladım.

Y/N:Evet de, neden?

D:Söyleyemem.Ama sen bir pasaport çıkarttır kendine.Geçici Pasaport olur mesela.

Y/N:Ne? Neden?

D:Söyleyemem dedim ya.Sen çıkarttır kendine.

Gözlerimi devirebildiğim kadar devirerek önümdeki tostu bitirip hızlıca sınıftan çıktım.Hava almak için en iyi yer bahçe olduğu için otomatikmen bahçeye yöneldim.

Neden pasaport çıkarttırmamı istemişti acaba? Sonuçta bir anda böyle bir şey istemesi biraz saçmaydı.

Ya da ben saçma olduğunu düşünüyordum..





Offf bölüm sonlarına konan duygusal cümle koymakta hiç iyi değilim TT. Neyse, bu bölümlük de bu kadar olsun.E fazla bile yazdım bence eheh

Bu arada Samsun'a kar yağıyor şu anda, buradan tüm hemşerilerime sesleniyorum; lütfen kardan adam yapıp karı bitirmek yerine biraz beni de bekleyin.Teşekkürler.Saygılar.

Herkese iyi günler^^




-Ayşegül

mom, dad; how did you meet? 2 /LP fanficHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin