ŞANLI GEÇMİŞ

91 0 0
                                    

– Neydi, yâ Rabbi, otuz kırk sene evvel burası?

Dağlar orman, tepeler bağ, ovalar hep tarla;

Koca mer’â dolu baştan başa sağmallarla.

İğne atsan yere düşmez: O ekin bir tûfan;

Atlı girsen gömülür buğdayın altında kafan.

Köylünün kırları tutmuş, yayılırken davarı,

Sökemezsin, sarar âfâkını yün dalgaları!

Dolaşır sal gibi göllerde hesabsız manda,

Fil sanırsın, hani, bir çıksa da görsen karada.

Geniş alnıyla yarar otları binlerce öküz,

Besiden her birinin sırtı, bakarsın, dümdüz.

Ne de ıslak patı burnundaki mosmor meneviş!18

Hadi gelsin bakalım damların altında geviş.

Diz çöker buldu mu yaslanmaya kâfî meydan;

Sürünür toprağın üstünde o kat kat gerdan.

Çifte gözler süzülür, tek çene durmaz çiğner;

İki yandan yere şeffaf iki ipliktir iner.

Bunların ağdalanır, maç maç öterken sakızı,

Öteden bir sürü gürbüz, demevî köylü kızı,

Tarayıp hepsini evlâd gibi, bir bir kınalar.

Tepeden kuyruğu dikmiş, inedursun danalar,

Dalar etrâfa köyün damgalı yüzlerce tayı;

İnletir at sesi, kısrak sesi gömgök ovayı.

Gündüzün kimse görünmez: Kadın erkek çalışır;

Varsa meydanda gezen tostopaç oğlanlardır.

Akşam olmaz mı, fakat, toplar ahâlîyi ezan,

Son cemâ’at yeri, hattâ, adam almaz ba’zan.

Güneş âfâka henüz arz-ı vedâ etmişken,

Yükselir Kâ’be’ye doğrulmuş alınlar yerden.

Önce bir dalgalanır, sonra eder hepsi karar;

Örülür enli omuzlarla birer canlı hisar.

Bu yaman safların ahengi hakîkat müdhiş:

Sanki yalçın kayalar yanyana perçinlenmiş,

Öyle bir cebhe kesilmiş ki: Müselsel îmân,

Hangi îmâna dokunsan taşacak itmînân.

Âh o yekpârelik eyyâmı hayâl oldu bugün;

Milletin hâlini gör, sonra da mâzîyi düşün.19

Kim bu yalçın kayalar sarsılacaktır derdi?

Öyle sarsıldı ki edvâra tezelzül verdi!






Not: yayınlanmasını istediniz Mehmet.A Ersoy un şiiri varsa lütfen söyleyin ve lutfen voteleyin

Mehmet Akif Ersoy'un şiirlerin'den derlemeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin