Belki Birgün

05

Gözlerimi açtığımda saat 6'ydı ve ilk defa bu saatte alarm çalmadan uyandım. Bu gün okulda ilk günüm ve ilk dersim saat 8:15'de. Ceren'le aynı bölümde olmadığımız için farklı saatlerde evden çıkacaktık.

Banyoya gidip duş aldım.   Üstüme siyah bir şort , ince askılı siyah bir atlet ve üstüne de  açık mavi kareleri olan kolsuz bir gömlek giydim ve son olarak saçlarımı düzleştirdim.

Kendime yiyecek birşeyler hazırladım ve kahvaltı yaptıktan sonra siyah converselerimi giydim. Çantama bir tane defter , evin anahtarları , kalem ve cüzdanımı koyduktan sonra telefondan saate baktım ve saat daha 7'ydi. Yol bir saat sürdüğü için evden çıktım. Asansöre binip garaja indim. Dünkü olaydan sonra kafam fazla karışıktı. Neyse şimdi bunları düşünüp kafamı daha fazla karıştıramam.

Arabama bindim ve üst kısmını açtım. Güneş gözlüklerimi taktım. Tam arabayı çalıştıracağım sırada garaja biri girdi. Kim olduğunu merak ettim ve baktım. Hayır yani niye merak ediyorsam.  Ege'yle gözgöze geldik ve hemen arabayı çalıştırıp garajdan çıktım.

Yol boyunca telefonum çaldı ama araba kullandığım için telefonu açmadım yada kimseyle konuşmak istemediğim için bu bahaneyi buldum. Bilmiyorum.

Okula az bir mesafe kalmışken arabanın üstünü kapattım ve okulun bahçesine arabayı park ettim. Çantamı aldım ve gözlüğümü arabada bırakarak arabadan indim. Töbe yarabbim çok töbe neden herkes bana bakıyor. Daha doğrusu bana ve arabama. Bakmayın ya nazar değecek şimdi. Bir dakika ordaki Ege değil mi ? Benden önce gelmiş. Vay be hızlı kullanıyor demek ki arabayı. Neyse banane.

Okula doğru ilerlerken telefonumdan kimin aradığına baktım. 7 cevapsız çağrı ;

Ceren

Ceren

Ceren

Ceren

Ceren

Ceren

Ege.

Ege bey acaba neden aradı diye düşünürken karşıma aniden çıktı. "Biraz konuşmaya ihtiyacımız var sanırım öküz." dedi. Telefondan saate baktım ve dersin başlamasına 7 dakika vardı. "Birazdan dersim var ve ilk günden geç kalmak istemiyorum." dedim. "Biliyorum Gizem. Benimde dersim var ama 2 dakikanı ayırıcaksın sadece." dedi. Herkesin gözü bizim üstümüzdeydi. Hayır kardeşim sizin işiniz gücünüz yok mu gidin az ötede yaşayın. "Tamam seni dinliyorum ne söyleyeceksen hemen söyle!" evet ergen gibi atarlı atarlı konuşmaya da başladım hadi hayırlısı. "Burda herkes bize bakarken mi ? Sen bundan pek hoşlanmazsın. Emin misin?" dedi. Evet birileri bana bakarsa veya ben öyle hissedersem çok rahatsız olurum ve oradan giderim huyum kurusun. "İyi o zaman çıkışta yani iki saat sonra beni arabamın orda bekle." dedim ve cool bir şekilde yürüyerek okulun içine girdim.

İlk dersim bittiğinde yeni kişilerle tanışmıştı. Deren ve sevgilisi Ozan. İkisiyle de çok iyi anlaştık. Ve ikinci derse gitmek için yanlarından ayrıldım.

İkinci dersim de bitince arabama doğru ilerledim ve gördüğüm manzarayla şoka girdim. Ege yanında Deniz ve Ayça. Bunlar ne ara tanıştılar. Neyse öğreniriz şimdi. Yanlarına gittim be "Oo Deniz bey" dedim. Deniz ilk önce durdu ve bana baktı sonra gelip sarıldı. "Naber kız?" dedi. "İyi" dedim ve Ayça'yla da selamlaştık. "Kusura bakmazsan Ege'yle yemek yemeye gidecektik de sonra konuşuruz." dedim. Bi an önce bu günün bitmesini istiyordum ve Deniz'lerle vedalaştıktan sonra Ege "Deniz iyi çocukmuş. Neyse ben arabayla önden gideceğim. Sende beni takip edersin." dedi ve tam arkasını döndüğü anda "Ege!" dedim. Soran gözlerle bana baktı ve bende "Nereye gideceğimizi söyleyecek misin?" dedim. "İlk olarak eve gideceğiz. Arabanı bırakırsın ve üstünü değişirsin. Daha rahat ve spor birşeyler giy. Sonra da benim arabamla gideriz ama nereye gittiğimi söylemem." dedi. "Tamam öyle olsun" dedim ve araba bindim.