11.bölüm

4.1K 380 349
                                    

Oy ve satır arası yorumlarınızı bekliyorum, cancağızlarım:))

Keyifli okumalar💛

Mehir'den

"Yüz güzelliği geçicidir, kardeşim. Sen ruhu güzel olana bak."

Başımı hızla abime çevirdiğimde açık kalan ağzımı kapatmayı unuttum. İrice açılmış gözlerimi onun yüzüne dikmişken o hiçbir şeyi umursamadan karşıya, yanakları al al olmuş Hira'ya bakıyordu. Ama oha yani, hatta çüş! Bu kadar da açık olunmaz ki.

Hira başını hemen aşağı eğdiğinde abim hâlâ inatla ona bakmaya devam ediyordu. Dirseğimle böğrünü dürterek kendine getirmeye çalıştım. İrkilse de inatla gözlerini Hira'dan çekmemekte ısrarcıydı. Kulağına doğru yaklaştım.

"Deniz Chris, bakman gereken kişi Hira değil, Efe."

"Hı?" diye mırıldanırken gözlerini zorlanarak da olsa bana çevirmişti.

Çenemle masanın diğer tarafında oturan çocukları gösterdim. Ne yaptığını geç de olsa fark etmişti. Boğazını temizleyip yerinde kıpırdandı. Elini masada nereye koyması gerektiğine karar veremediği için kâh bana çarptı kâh da çatalları yere düşürdü. Daha fazla ortalığı dağıtmaması için kollarımı hızla ona doladım.

"Dur artık," diye fısıldadım. "Bu kadar kontrolsüz olma. Nasıl askersin sen?"

"Bana bakışların kurşundan daha etkili olduğunu öğretmediler ki," dedi boğuk sesle. Dudaklarımda içten bir gülümseme can bulurken bu sözler Hira'nın da duymuş olmasını çok isterdim. Zira iltifatın adresi kendisiydi. Ama işte hayaller Hira, hayatlar Mehir.

"Valla ben senin gibi duygusal davranamam," deyip elini umursamazca salladı Efe. "Dış görünüşü beğenmek kolay. Yoksa içinde iyi biri mi değil mi diye öğrenene kadar ömür biter."

"Amma boş yaptın he," diye çemkirdim Efe'ye doğru. Abimden uzaklaşıp iyice ona döndürdüm bedenimi. "Yarın bir gün biri sana tipin için yaklaşırsa hemen başlarsın işte 'yok herkes dış görünüşe bakıyor, yok kimse gerçek aşkı aramıyor' diye sitem etmeye."

"Gerçek aşk diye bir şey yok zaten," deyip umursamazca omuz silkti Bera. "En güzeli kısa süreli ilişkiler. Sıkmıyor, rahat ve kolay." Ay bu da ayrı bir manyak. Geri zekâlılar.

"Zaten tişört değiştirir gibi sevgili değiştirenler gerçek aşktan bahsetmesinler bir zahmet," dedim Bera'ya laf atmayı ihmal etmezken.

Bu düşünce yapısı bana çok tersti. İnsanın kalbi pek tabi genişti fakat kalp bu kadar çok insanı da sevemezdi. Geçici hevesler üzerinde ilişki kurmaksa bana doğru gelmiyordu.

Bilmiyorum, belki de bu düşünceyle yetiştirildiğim içindi. Annem de babam da abim ve benimle bu konularda birçok kez ciddi konuşmalar yapmıştı. En başta yanlış ilişkilerin bize vereceği zararları ve bizim karşımızdakine vereceğimiz zararlarından uzun uzun bahsetmiştiler. Bu da benim kalbimi kendimce bir korumaya almama neden olmuştu. Gerçekten hak eden olmadığı sürece de korumasız bırakacağımı sanmıyordum.

"Tamam, kuzen ya. Ne bu sinir?" deyip güldü Bera. O her ne kadar beni ciddiye almasa da söylediklerimde ciddiydim. Ben sevgiyi, saygıyı, aşkı annem ve babamda görmüştüm. Bu yüzden de her zaman gerçek duyguların varlığına karşı inancım vardı.

Dayımla Hilal yengem de sevip evlenmiştiler fakat Bera onlardan yeteri kadar etkilenmemiş görünen o ki. Uzatmadım, kimsenin düşünce yapısını değiştirmeye çalışacak kadar hayattan bıkmamıştım.

Ayın Kızı (ASKIYA ALINDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin