Yine öyle oturuyordum evde çok heycanlı ya hayatımda ne kadar da action var.Neyse artık Harry'le ayrıldığımız için üzülmüyorum.Harry'i çabuk unutamam demiştim ama Louis'i tanıyana kadar değişti.İç sesim bana aşık oluyorsun diyordu.Yok ya ne aşkı ya.Böyle anlamsızca bunları düşünürken telefonuma mesaj geldi.Kimden olduğunu bilmiyordum.
-Bir yerlere gidelim mi?
-Kimsin?
-Louis
-Telefon numaramı nerden buldun.
-Bizimde tanıdığımız birileri var güzelim ;)
-Demi mi verdi numarayı.
Bana güzelim demişti inanamıyorum oh my god o.O
-Demi mi oda kim?
-Boşver
-Neyse kabul ediyormusun
-Tamam bir kaç dakika bekle
-Tamam
Neyse hemen üstümü değiştiriyim.Of ne giyeceğim çok zamanım yok neyse elime siyah askılı t-shirt'umu ve siyah şort'umu aldım.Birde siyah bir çanta.
-Nereye gideceğiz?
- Bondi Beach
-İnsan bi gidince görürsün der
-Film de oynamıyoruz güzelim ve hızlı ol biraz seni beklemekten ölücem ha.
Neyse bir plaj'a gideceğimiz için parmak arası terlik giyeceğim (Normalde eleanor kötü bir terlik giymişti.O yüzden parmak arası terlik diye değiştirdim.)
Giydim ve aşağı indim.
''Çok güzelsin'' dedi Louis
''Teşekkür ederim'' dedim
''Neyse hadi atla arabaya'' dedi Louis
Arabaya bindik.
Bondi Beach varmıştık.
Sonunda ama hayır onlarda buraya gelmiş olmazlardı.