"LAHZADA İNCİLER 26"

21 2 0
                                    

Belki bir şiir dizesinde karşılardı ruhumuz,
Gözlerimiz alev alev...
Bir yaşlı kadın omurgası gibi,
Epeyli eğik duruverirmişiz aşka doğru.
Bilememişiz.
Sevda nedir görebilmiş miyiz?
Kapkara bir pençe gibi siner göğsümüze ve senin tatlı göğüslerin,
Uyuyuverir aniden.
Soba kadar sıcak nefesinin ıslak nemini,
İçime çekerim.
Birdenbire.
Bilemem.
Ruhun bir ilahi gibidir.
Geceleri bir uluma sesi gibi sokulur koynuma.
Veyahut bir pençe gibidir sayıklamaların,
Tırmalar durur aşkını.
Duyamam.
Bir fısıltı misali yorganını örtersin geceye karşı.
Yorganın sen yanını tutuşturursun,
Ben yanım üşüyüverir.
Sensizlikten.
Hissedemem.
Kabus gördüğünde şayet uğultulu dudakların...
İnce bir saz teli gibi titreşir.
Dudaklarım sana doğru meylenir.
Ve bir buse konduğunda.
Gülümseyiverirsin.
İçim kaynayıverir.
Sönmeden.
Sabah olduğunda bir an da.
Sanki gece yasanmamış.
Ve yıldızlar senin koynunda benim ruhumda uyumamış.
Gözlerin açılıverir.
Yıldızlar sönüverir.
Güneş doğuverir.
Mutluluk demini akıtan bir sevgi gibi,
Açılıverir.
Hisler birken.
Birden.
Senken.
Seninleyken.

LAHZAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin