¹⁶┃❀┃i'll steal your night

2.5K 281 252
                                    

"Şimdi ellerimiz buluşmalı, çünkü seni çok özledim."

"Zamanını çalmama izin ver fakat zaten sen benim çaldığım en nadide parçasın."

┃❀┃

🎧Ariana Grande - Let Me Love You

┃❀┃

Hoseok'un çalıştığı yerin yakınına arabamı park ettim. Annem şirket işinde ciddiydi ve çalışmaları hızlandırmıştı. Aklınca bana uyarısını geçiyordu. Benimse bu işlerden gerçekten anlayabilecek ve alışmam gereken dönemde bana yardım edecek birine ihtiyacım vardı.

Annem bir şeye başladıysa bitirmeden bırakmazdı. O halde bu işe alışmak bana şart olmuştu. 

İçeri girdiğimde boğucu bir hava beni karşıladı. Sürekli barbekü pişen bir yere göre şaşırtıcı bir durum değildi. İçeri girer girmez solda genişçe bir tezgah ve arkasında da koşturan çalışanlar vardı. Göz göze geldiğim birini kaçırmadan hemen sorumu yönelttim. "Hoseok burada mı?"

Başıyla onayladı ama biraz şaşırmıştı. Hızlıca kıyafetlerimi süzdü. Pahalı markalarla karşılaşması şaşırtmıştı belki de onu, pek iyi bir yer olmayan buradaki bir çalışanla görüşmek istemem tuhaf gelmiş olmalıydı. "Çağırabilir misiniz?" dedim başıyla onaylamasından başka bir yanıt alamadığımda.

Gözlerini kırpıştırıp hızlıca "Tabii, tabii," diye onayladı ve arka taraflara doğru hızlıca ilerledi. Çok geçmeden peşinde Hoseok'la gelmişti. Bizi yalnız bıraktığında Hoseok kaşlarını kaldırarak bana baktı. "Hangi rüzgar attı seni buraya?"

"Önemli bir konu," dedim ve başımla dışarıyı işaret ettim. "Dışarıda konuşalım mı?"

Yüzüne düşünceli bir ifade otururken yavaşça başıyla onayladı ve ben dışarı yöneldiğimde peşimden geldi. Dükkanın önündeki bir köşeye geçtik. Dışarıda çok kalmadığım için pek kalın giyinmemiştim ve dolayısıyla rüzgardan etkilendiğim söylenebilirdi. Üzerimde ince siyah bir gömlek ve kumaş bir ceket vardı. Elimi pantolonumun ceplerine koyup arkamdaki duvara yaslandım. Hoseok zaten uzun süre o sıcak yerde kaldığı için en azından şu anda pek etkilenmiş görünmüyordu.

"Önemli konu ne?"

"Bir iş teklifi diyebiliriz," diyerek başımı yana eğdim.

Tek kaşını kaldırdı. Bunu beklemiyor gibiydi.

"Annem bir kozmetik şirketi açmaya karar verdi. İşletme okuyor olduğunu ve küçük araştırmalarıma dayanarak başarılı olduğunu biliyorum. Seninle daha önce benim de işletme okuduğum konusunda konuşmuştuk ama aslına bakarsan daha önce işletmeye yönelik bir şeyde çalışmadım. Dolayısıyla henüz hazır olduğumu hissetmiyorum. Anneme hazır hissetmediğimi söyledim ama tabii ki de bunu anlamıyor." Derin bir nefes aldım ve devam ettim. "Bana en azından alışana kadar yardımcı olacak birine ihtiyacım var. Senin de stajyerlik yapacak bir şirket arıyor olduğunu tahmin ediyorum."

Kafası karışmış bir şekilde gözleri kısıldı. Ardından yavaşça aklında bir şeyleri toparlamaya çalışıyormuş gibi konuştu. "Şimdi sen annenin ileride bir şirket açacağını ve benim şirkette stajyerlik yapmamı mı istiyorsun? Anlamadım tam olarak."

"Üzgünüm biraz karışık anlattım. Daha doğrusu, hepsini bir anda anlatmaya çalışınca bulamaç ettim iyice." Başımı olumsuz anlamda salladım. "Senin stajyerlik yapmanı istemiyorum. Çok daha kapsamlı bir çalışma vaat ediyorum. Yönetim kurulunun başkanlığını yapacağım şirkette yardımcım olmanı istiyorum."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 22, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Blind DateHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin