veintiuno ²¹

994 100 83
                                    

Kırıldım, gücendim...son bölüme olan ilgisizlik üzücü ama olsun tekrar buradayım dediğim gibi bu kurgu bitmeden ölmek yok. Bu kurgudan sonra çok müthişmel bir kurgu taslakta yayımlanmayı bekliyor. Ama taekook kurgusu olacak umarım onu da okursunuz. (Yaşasın her shipi okuyup o zevki yaşamak✊🏻)

••

Jimin:
Taetae~
Ne yapıyorsun?

Taehyung:
Bilmiyorum Minmin sen

Jimin:
Nasıl bilmiyorsun?
Bende Bayan Park'ın sınavına hazırlanıyorum

Taehyung:
Jungkook'un yanına gidip gitmemek konusunda kararsızım

Jimin:
Sen hala konuşmadın mı?
Böyle yaparak onu daha çok üzüyorsun
Gidin konuşun
Aranızdaki sorunları halletmeniz gerekiyor

Taehyung:
Yoongi gelmiş
Kafası çok karışık

Jimin:
Yoongi gelmiş mi
😱
Jungkook çok kötü olmuştur
Aptal
Çabuk git çocuğun yanına bende gelirim

Taehyung:
Sanırım Yoongi'nin geldiğini duyduğunda sakladığı duyguları ortaya çıktı
Bunu bana nasıl anlatacağını düşünüyor

Jimin:
Ve sende bundan kaçıyorsun

Taehyung:
Yani
Belki

Jimin:
Kimi sevip sevmediğinde belli değil
Ne değişik çocuksun sen böyle

Taehyung:
Sağ ol ya
Çok güzel destek oluyorsun
Alttan alttan laf atıyorsun

Jimin:
Sadece fırsattan yararlanıyorum
💅🏻

Taehyung:
İşte tanıdığım Jimin

Jimin:
Mersi canım
Şimdi kaldır kıçını Jungkook'un yanına git
Sonra yanımda yiyeceklerle baskın yapacağım

Taehyung:
Tamam gidiyorum o zaman

Jimin:
Tamam
Görüşürüz

Taehyung:
Teşekkür ederim Jimin
Seni seviyorum görüşürüz

Jimin:
Bende seni seviyorum Taehyung

••
~Taehyung~

Terleyen avuç içlerimi kumaş pantolonuma sildikten sonra kapıyı tıklattım. Sakin ol Taehyung! Jungkook ile düzgünce konuştuktan sonra bu gerginliğin gidecek. Kapıyı açtığında karşılaştığım kırmızı gözler ile telaşa kapılmış ellerim yanaklarının iki yanında yer bulmuştu.

"Jungkook ne oldu? Bu gözlerin neden böyle?"

"Gel içeri." Kapıyı açıp bırakıp içeri girdiğinde anın verdiği şaşkınlıkla bende arkasından içeri adımlamıştım. Koltuğa oturmuş elindeki mendil ile burnunu silerken usulca yanına oturdum.

"Güzelim ne olduğunu bana söyler misin?"

"Taehyung, o geldi. Neden geldi ki? Biz çok güzeldik. Ben iyileşiyordum. Onu sevmiştim ama o beni bırakıp gitmişti. Ben kendimi yeni yeni sevmeye başlamıştım. Taehyung çok özür dilerim. Seni gerçekten seviyorum ama onu da seviyorum. Unutamamışım Taehyung, kalbim onu kapı dışarı edememiş. Seni onun yerine koyamamış."

Hıçkırarak ağlamaya başladığında ne yapacağımı bilememiştim. Tek yaptığım onu kendime çekip sarılmaktı.

"Jungkook bunun için benden özür dileme. Biz bu ilişkiye tüm bunları konuşarak başladık. Senin kırık bir kalp olduğunu biliyordum. Yoongi'nin senin için nasıl olduğunu biliyorum. Ben senin kanayan yaralarını sardım sende benim sevgime eşlik ettin. Biz birbirimizle çok güzel ilgilendik."

İkimizde ağlamaya başladığımızda birbirimize bakıp güldük.

"Özür dilerim, ondan başka birisinin kalbimde yer edinmeyeceğine inanamadığım için özür dilerim. Ama Taehyung bir gün birisi seni çok sevecek ama ben olmayacağım. Seni sevecek kişi çok güzel birisi olacak."

"Jungkook, bir daha görüşmeyecek miyiz? Jungkook arkadaş olarak kalabiliriz. Ben-" Sözümü keserek ellerimi tuttu.

"Taehyung tabii ki konuşacağız. Seni tamamen terk edebileceğimi sanmıyorum."

"Seni tamamen kaybetme düşüncesi bile korkunç" İkimizde gülerken çalan kapının zili ile Jimin'in geldiğini anlamıştım.

"Jimin gelmiştir. Baskın yapacağım diyordu." Kapıya yönelirken söyledikleri ile şaşkınlıkla ona dönmüştüm.

"Desene aşk kuşumuz geldi."

"Ne diyorsun ya?"

"Havada aşk kokusu alıyorum diyorum." Gözlerim daha çok açılırken kapının ardından söylenen Jimin ile hızlıca oraya ilerledim.

"Neden açmıyorsunuz kapıyı? Misafiri kapıda bekletmek saygısızlıktır. Siz neden ağladınız? Bebek misiniz siz?" Jimin ortamın havasını bir anda dağıtıp ikimizi de güldürürken onun ne kadar mükemmel olduğu tekrar zihnimde yankılanmıştı. Henüz daha dün görüşmüştük ama çok özlemiş gibiydim

Özgürlük onu özlemekten başka bir şey değil gibiydi. Onun benimle olduğunu bilmek çok güzeldi.

Gözlerim onda takılı kalırken öksürük sesiyle kendime gelmiştim. Jungkook'un imalı bakışları ile karşılaştığımda bu sefer öksüren taraf ben olmuştum.

"Ne oluyor size ya? Şimdi de hasta mı oldunuz? Of ne yapacağım sizinle ben? Bekleyin burada hemen çorba yapıp geliyorum."

"Jimin gerek yok-"

"Sen sus Taehyung! O çorbayı zorla içireceğim sana. Şimdi girin battaniyenin içine beni bekleyin."

Mutfağa koşuşturduğunda oluşan tatlı görüntü ile gülmüştüm.

"Bana hiç aşık olmadığını öğrenmek biraz üzdü." Yine Jungkook tarafından kendime getirildiğimde yanına oturmuştum.

"Jungkook ne alakası var?"

"Taehyung, Jimin'e nasıl baktığını keşke sende görsen." Bakışlarımı ondan çekip ellerimi izledim.

"Taehyung hani seni birisi çok sevecek demiştim ya..." tekrar bakışlarım onu bulduğunda yüzündeki tebessüm ile bana karşılık veriyordu.

"O birisi Jimin. O seni çok sevecek hemde çok güzel sevecek."

••

Ani gelişen olaylardan dolayı planladığım zamanda atamadım. Çok çok özür dilerim😔Buradan sınav notlarını atmakla beni uğraştıran Emre arkadaşıma küfürlerimi iletiyorum. Beni lafa tuttu!! Emre ben senin ağzına tüküreyim hala bırakmıyor beni.

Bu bölümü sanırım yarın tekrar güncellemem yoksa lazım bu aktiflikle asla okunmaz :(

It turns out freedom ain't nothin' but missin' youWishin' I'd realized what I had when you were mine

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

It turns out freedom ain't nothin' but missin' you
Wishin' I'd realized what I had when you were mine

sweet night | vminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin