Bu bölümü biraz duygusal hissederek yazdım. Şarkının da etkisi oldu tabi. Müzik dinleyerek okumayı sevenler için buraya bırakıyorum. Umarım bölümü beğenirsiniz.
İnsanın hayatını seçimleri belirler derler. Yaptığın tercihler seni sen yapar. Ancak öyle zamanlara gelirsin ki yaptığın seçimler sadece seni değil seninle birlikte birçok kişiyi etkiler. İşte bunlar ömrün boyunca unutamayacağın seçimlerdir. Belki de hayatının dönüm noktasıdır. En azından benim öyleydi. O gün yaptığım tercihi biliyordum. Kaçmayı seçmiştim. Hepsini arkamda bırakıp kaçmıştım. O kadar kişi benim yüzümden mi öldü yoksa ben ölümden mi kaçtım bilmiyordum. Ama emin olduğum tek şey korumak için o kadar uğraştığım kişiyi bile ölüme terk etmiş olmamdı. En kötüsü ise şu an olsa yine aynı şeyi yapabilirdim. O anki duygularımı çok iyi hatırlıyordum. Depodakileri bırakmak istememiştim ancak oradan kaçmak istiyordum. Mantığımla hislerim sonuna kadar savaşmış ve ben en sonunda hepsini terk edip kaçmıştım. Kaçmamla daha çok kişiyi bu işe karıştıracağımı bilmiyor muydum? Kesinlikle bunu düşündüğüme emindim. O zaman amacım neydi?
"Sadece yaşamak istedim." Herkesin yerde olan gözleri bir bir bana döndü. Camdan süzülen güneş ışığı ifadelerini daha net görmemi sağlıyordu. Nefesimi tuttum. Hepsinin gözlerindeki anlam birleşerek beni ateşe veriyordu. Kalbim sızladı , göğsüm sıkıştı. Gözlerim tek tek bütün yüzlerde gezmeye devam etti. Aradığım beni sakinleştirecek veya rahatlatacak herhangi bir şeydi. Ancak küçük odada öyle bir şey bulamamıştım. İfadeleri çok netti. Hepsi benden korkuyordu.
"Şimdi onlara gitsen seni kabul ederler mi sanıyorsun. Hatalarını affetseler bile senden korkacaklar. Gözlerinde her daim korkunun yüzünü göreceksin. Sen artık insan değilsin ve bunu gördüklerinde hiç biri yanında kalmak istemeyecek. Bir bir terk edileceksin ta ki yanında kimseyi bulamayıncaya kadar. Sen artık buraya aitsin Eylül. Ne kadar kaçarsan kaç gidecek yerin olmayacak. Dünya seni kabul eder mi sandın. Sadece senden kurtulmak isteyecekler. " Beynimde yankılanan ses beni daha da yıktı. Haklılığı içimde biriktirdiğim her bir umut zerresine çizgi çekti. Kulaklarımda benimle alay eden kahkahası yankılandı. Buz kestim. Ellerim kulaklarıma yol alırken kafamdaki bütün seslerinde susacağını umuyordum. Susmadı. Arttı. Her saniyesinde daha da bittim.
"Eylül." Bana doğru adım atan Hakan ı görünce ellerimden birini kulaklarımdan çekip durmasını işaret ettim. Hala onlara güvenmemi mi istiyordu? Yüzündeki ifadeden haberdar mıydı acaba?
"Yaklaşma. Gözlerindeki korkuyu görebiliyorum. Hepinizin." Yerimden kalkıp kapıya yöneldim. Daha fazla burada kalmaya dayanamazdım.
"Sakın peşimden gelmeyin." Evden çıkıp ormana baktım. Evin bahçesi olarak düşünebileceğim boş arazi sanki özenle çizilmiş bir çizgiyle bitiyor yerini sık ağaçlara bırakıyordu. Film karesinden çıkmış gibi olan ağaçlar esen hafif rüzgarla dans etti. Her biri güneş ışığıyla yıkanarak göğe yükseliyor ancak güneşin toprağa ulaşmasına izin vermiyorlardı. Bazı aralıklar haricinde loş bir görüntü ormanı esir almıştı.
Ne yapacağımı bilemeden ileriye doğru bir kaç adım attım. Rüzgar bir kez daha eserek tenimi okşadı. Etrafa bakmak için arkamı dönünce kapıdan gelen Demiri gördüm. Hayır. Bacaklarım kendiliğinden koşmaya başlarken adımı seslenmesini duymazdan geldim. Kalbim ne kadar inanmak istemese de olacakları biliyordum. Bir süre için yanımda kalmak isteyeceklerdi. Sadece vicdanlarını tatmin edip beni çöp parçası gibi kenara atacaklardı. Bir diğer senaryoda ise beni kaçıran insanlarla yüzyüze geleceklerdi. İçlerinden birine zarar gelince ise şu anda bile içlerinde olan korkuyla daha fazla savaşamayacaklardı. Belki Hakan yanımda kalmaya devam etmek isterdi. Sonuçta onun kardeşiydim ancak yıllarca yüzünü bile görmediği kardeşi için ne kadar ileri gidebilirdi? Kaçacaklardı. Tarih tekerrür edecek benim yaptığım, bu sefer benim başıma gelecekti. Her şekilde tek başımaydım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kızıl Silah
Science FictionBüyük bir deney. Deney uğrunda harcanan tonlarca genç ve kaçabilen tek kişi. Sevdiklerin için ne kadar ileri gidebilirsin? *** "O yerde canlı bulunan tek kişi Eylül. Ama büyük bir sorunumuz var. Eylül hiçbir şey hatırlamıyor. Bu yüzden buradasınız...