16 | Benimsemek Reddetmek

26 4 2
                                    

Kadın, kollarından, belinden ve ayak bileklerinden zincirlenmişti. Dizleri yerde sürüklenmekten soyulmasa da kirlenmişti. Toz ve toprak, hem bacaklarına hem de kıyafetine bulaşmıştı.

"Kafanı kaldır, Diana."

Kadın kafasını kaldırdı. Gözlerinin önüne düşen siyah saç tellerinin arasından karşısındaki kadınlara baktı. Savaş zırhlarını giymiş ve mızraklarını hazır etmiş kadınlara.

Diana, Amazonların mahkemesindeydi ve çok uzun bir aradan sonraki yargılanan ilk kişi olarak mahkemeye adadaki neredeyse tüm kadınları çekmişti.

Gözünün önündeki telleri, yaptığı bir kafa hareketiyle arkaya itti. Elini kaldırıp parmaklarıyla kulağının arkasına koymak istese, yapamazdı. Zincirlerini tutan kadınlar izin vermiyordu, on dakika önce denemişti. Zincirlerin içerisinde olmak istemese de orada olmak zorundaydı ve orada olabilmesinin tek yolu da zincirlenmekti.

Dolayısıyla Diana, mahkemeye efsunlu zincirlerle getirilmeyi kabul etmiş ve erkeklerin kadın gücüne prangalarla müdahale edip kısıtladığı ataerkil toplumundan izole yaşayan Amazon ırkının mahkemesine prangalarla çıkmıştı.

Mahkemenin yapısı bir arena gibiydi. Yuvarlak bir alanın ortasındaydı. Dört tarafın üçünde seyirci kadınlar vardı. Diana'nın karşı tarafında ise adanın en yetkili ve bilgili kadınlarının oluşturduğu bir konsey durmaktaydı. Kadınların hepsi yetkilerine göre hizalanmış platformlara çıkmıştı. Birinci basamakta dört kadın varken biraz daha yüksekteki ikinci basamakta iki kadın ve en tepedeki basamakta da bir kadın vardı.

"Mahkemeye getirilme nedenini söyle," dedi birinci basamağın sağında kalan kadın.

"Erkeklerin dünyasına kaçmak."

"Detay atlama," dedi az önce konuşan kadının bir yanındaki Amazon kadın.

"Emirlere karşı gelip erkeklerin dünyasına kaçmak ve oranın düzenini bozup, buranın varlığı hakkında bilgilendirmede bulunmak."

"Hala detay atlıyorsun," dedi ikinci basamağın solunda olan kadın.

"Ve bir erkeğe aşık olmak," diye ekledi Diana.

İkinci basamaktan konuşmuş olan kadın sözü devam ettirdi. "Birçok kuralımıza karşı gelmek bir yana yaptığımız uyarıları da kulak asmadın."

Diana söze atladı. "İnsanlar ölüyordu. Savaş, köylerdeki masum insanları..."

"Sus! Biz izin vermedikçe konuşamazsın." İkazda bulunan kadın ikinci basamağın sağında olandı.

"Çocukluğun boyunca," ikinci basamağın solundaki kadın devam etti. "Erkeklerin dünyası hakkında bilgi aldın. Onların yapısını biliyorsun. Savaşlar geliyor ve geçiyor, insan öldürmek onların gelişmemiş medeniyetlerinin bir parçası. Hayvandan daha akıllı olmayan zihinleriyle bulabildikleri en makul anlaşma yolu. Bugün savaşları durdurduğun için sana teşekkür edip yarın seninle savaşırlar."

Birinci basamağın solunda kalan kadın konuştu. "Biz senin iyiliğini gözeterek uyarılarda bulunduk. Sen ise karşı gelmeyi sürdürdün ve otoritemize saygısızlıkta bulundun."

"İnsanlar bana şükretti," dedi Diana. "Beni bir tanrıça olarak gördüler."

"Evet," dedi ikinci basamağın sağındaki kadın. "Öyle gördüler ama öyle görmeleri gerçeği değiştirmez. Onlar seni güzel buldukları için seni tanrıça bellediler. Amazonlara has güzelliğin onların aklının alabileceği bir noktada değil, bizlerden kim yanlarına gitse hepsine tanrıça derler. Söylenildiği gibi, sen o dünyanın tarihini ve yapısını öğrendin, Diana."

Adalet Tanrıçası || Wonder WomanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin