DOLUNAY

16.BÖLÜM DÖNÜŞÜM 2

'Kimse görmek istemeyenler kadar
kör değildir."

Rüzgarın'ağzından:

Uyanamamıştı daha,endişem beni bitiriyordu akşam olmuş hala selin'de değişiklik yoktu anneme sorma gereği bilde duymadan sorumun cevabını almak için gözlerimle gözlerini kestim.Hizmetçiyi çoktan yollamıştım çünkü bu durumun onu fazlasıyla etkileyecekti. Yusufta hala selin'in başında oturmuş dua etmekten başka birşey gelmiyordu elinden.

Annem dediğimi anlayacak olacaki yukarı gidip elinde bir büyü kitabıyla gelmesi bir oldu.Kitap oldukça eski ve büyüktü,kirli siyah deri ve kahve rengi deriyle bütünleşmiş sağlık için kullanılan bir büyü kitabıydı,elindeki büyü kitabıyla selin'in  başının'ın önüne geçip kitabı açtı.

"Ne yapacaksın anne,bu işe yarayacak mı ki?"

"Henüz uyanmadı kan vücüduna yayıldı'mı diye bir büyü yardımıyla onu kışkırtacağım eğer tepki gösterirse işe yarıyor demeki eğer bir tepki olamazsa üzgünüm.!"

Ellerimle başıma yumruk vuruyordum,bu nasıl bir hataydı, böyle ona birşey olursa.Hayır! olmayacaktı o nereye bende oraya.

Sözümü yerine getirip kalbime kazık saplayacaktım.

"Ayuyiyemudikatlukusaönfixmzblmmdşshurmsksöjxğenenfmdödm"

Annemin ağzından bir random gibi mırıltılar çıkıyordu büyüye başlamıştı ama selinin üzerinde hala bir tepki göstermiyordu, endişeleniyordum hemde çok,dişlerimi sıkmış ve bu durumu görmeye dayanamayacaktım. Hava almak için dışarı çıktım ani bir sıçramayla kurt yönümü ortaya koymuştum,siyah  tüylerim ve gözlerim hala koyu sarılığını koruyordu. Koştum,koştum tüm gücümle önüme ne çıkarsa yıkıp geçiyordum,yarım saat boyunca koşup uçurumun kıyısına gelebilmiştim.Burası benim en kötü zamanlarımı unuttmak ve kafa dağıtmak için geldiğim tek yerdi kendimi buradan suyun içine bırakıyordum ve bu bana çok iyi geliyordu. Aynı şeyi  üst üste tekrarladıktan sonradan uçurumun kenarında bekledim,bekledim. Eski halime dönmüştüm derin bir nefes alarak tüm gücümle bağırdım kuşların konduğu dallardan uçtuklarını görebiliyordum. Derin bir nefes alarak kendimi bıraktım boşluğa akıntı beni sürüklemek istese bile ben buna izin vermiyordum en dibe yaklaşmıştım sonra tüm gücümü toplayarak kayalıklara çıkmayı başarmıştım.

Tekrar parmaklarımı kullanarak atladığım yerin üstüne doğru tırmanmaya başladım uçurumun kenarına uzanarak gözlerimi kapadım ve büyü gerçekleşmesi için dua ettim.

***

Ani bir uğultuyla gözlerimi açmıştım saat kaç olmuştu haberim yoktu kahretsin! Selin, annem beni çağırıyordu onun sesiydi.Tekrar güçlü bir sıçramayla kurda dönüştüm. Bu sefer tüm gücümle koşuyordum vampir hızımıda üstüne eklediğimde yarım saat bazen bir saatlik geldiğim yolu sadece 2 dakika da gelmiştim.

"Rüzgar nerdesin sana bir haberim, var selin!"

"Söylesene anne seline ne oldu."

Selin'in ağzından:

Apansız uyanırsan gecenin bir yerinde,gözlerin uzun,uzun karanlığa dalarsa,bir sıcaklık duyarsan üşüyen ellerinde,ve saatler gecikmiş zamanları çalarsa,bilki seni düşünüyorum. Gecelerden bir gece uyanırsan apansız uzaklarda elemli garip bir kuş öterse. Bir ceylan ağlıyorsa dağlarda yapayanlız. Ve bir gün kabrimde sarı çiçek biterse!Bilki seni düşünüyorum...