Merhabaaa sevgili, güzel okuyucularım... 10. Bölüm sizlerle olacak.. Oy vermeyi unutmayınız... Keyifli okumalar... Sizleri seviyorum 🦋🌼
Gözlerimi açtım. Etrafımda kimse yoktu. Beyaz çarşaflı bir yatakta öylece uzanıyordum.
Kim getirmişti beni buraya? Ne ara buraya gelmiştim ben¿ Aniden irkilip yataktan doğruldum. Etrafıma bakındım.
Kapının cızırtısıyla oraya doğru baktım. 45 yaşlarında kel bir adam bana doğru yaklaştıyordu. Yaklaştıkça yatağın içinde geri geri gitmeye başladım.
Soğuk ve sert bakışından ödün vermiyordu.Bakışları beni korkutuyordu.
~ Ne işim var benim burada!! Sen kimsin!
Yanıma doğru usul usul yaklaşıyordu. Kalbim yerinden fırlayacaktı.
~ŞŞŞ sakin ol bakalım. Sadece küçük ufacık bir işimiz var seninle , diyerek ufak kahkaha attı.
Gözlerim dolmak üzereydi. Fakat şu an güçlü ve cesur durmalıydım. Yorganın altındaki bacakların tir tir titriyordu.
~ Bana hiçbirşey yapamazsın!! diyip hızla kalktım ve kapıya doğru koştum.
Kahretsin! Kapıyı kitlemişti şerefsiz. Gözyaşlarıma hakim olamıyordum. Korkudan nefesim kesiliyordu.
Çığlık atarak.~ İmdaaat !! Diye bağırabildim sadece.
Hızla yanıma gelip ağzımı eliyle bastırdı.
- Eğer tek bir fısıldama duyarsam, buradan sağ çıkamazsın.
Elimle, ağzıma bastırdığı eli tutup çektim. Çaresiz bir şekilde yalvarmaktan başka çarem yoktu.
Gözyaşları içinde sakince konuşmaya başladım.
-Ne olur bırak beni... Kızın yaşında bir birisine bunları yapacak kadar adi olamazsın.
Dalga geçercesine iğrenç bir kahlaha attı. Leş gibi alkol kokuyordu.
Bunların tek suçlusu bendim. Bilmedigim bir şehirde iş arıyordum. Tüm bu başıma gelecekleri düşünmeden.
Hızla kolumu tuttu ve şiddetli bir şekilde yatağa fırlattı.
Kafam yatağın baş ve sert tarafına çarptığında çığlık attım.
- Allah belanı versin!! Bırak beni gideyim.
Üzerime usul usul yürüdü.
Kalbimin ritmi duracak gibiydi. Pislik adam benden faydalanacaktı.
Kendimi koruyamayacak kadar güçsüz bir hale gelmiştim.
-Gelmeee!! Gelmeeee! Diye haykırıyordum.
Aldırış etmeden. Ellerimi bir eliyle sıkıca tuttu.Şimdi kendimi korumam imkansız haldeydi.
Bağırışlarımı dinlemeden elleri karnımda geziyordu.
-Bırak bıraaaak! Diye bağırıyordum. Sadece bağırıyordum...
Şerefsizin karşısında güçsüz kalmıştım.
Tam o sırada kapının şiddetli sesiyle üstümden kalktı. Ben ise tüm bu olanlara dayanamayıp oraya yığılmıştım. Karşımda 5 tane polis.
Pislik adamı almış götürüyorlardı. Ardınan Kuzey'in korkulu gözlerle yanıma doğru gelmesini gördüm.
Kuzey mi beni bulmuştu? Benim için endişelenmişti resmen.
Korkulu gözlerle bana bakıyordu.
-Efsun! İyimisin birşey yaptı mı o p*ç sana¿
Konuşamıyordum bile. Korkudan nutkum tutulmuştu. Yaşlı gözlerle sadece kuzeye bakmakla yetiniyordum.
Çok güzel bakıyordu...
Çok tuhaf ve sakınarak bakıyordu. Bana birşey olacağından korkuyordu.
Kendimi zorlayarak " Ben iyiyim" dedim.
Kuzeyin gözünden düşen yaşla karşı karşıyaydım. Benim için... Kuzey Aras benim için ağlıyordu. Şok şok şok...
Yaklaştı ve alnımdan öptü.
Dudağının tenimde olması hoşuma gitmişti.
Kafamdan tutup usulca doğrulttu.
-Gidelim mi artık?
- O-o gitti mi? dedikten sonra gözyaşlarıma hakim olamamıştım. Çok şiddetli bir şekilde ağlamaya başladım.
Kuzeye sarıldım. Beni ona iten birşey vardı.
Belki de merhameti ve bana olan saf sevgisiydi....
Hıçkırıklarımın arasında konuşmaya başladım.
- Bana zarar verecekti! Bana zarar verecekti! diye haykırıyordum.
Kuzey sarılma şiddetini artırarak, titreyen sesiyle;
- Geçti güzelim, geçti. Bir daha olmayacak tamam mı? Asla olmayacak....
Uzun zamandır bölüm atmıyordum. Umarım beğenmişsinizdir. Oy vermeyi unutmayınızzzz ♡🌼
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SÖZLEŞME
Teen FictionEvet, farklı insanlardık. Peki bu sevmemize engel miydi? O ufacık şehrin içinde birbirimize kapıldık... Oysa bizim kavuşmamız imkansızdı... Yağmurlu ve ıssız yolda yürüyorum. Sanki her adım bana acı veriyor. Kafamın içinde tekrarlıyorum... Işıklar...