LOVE ME °

18.

Aslında yb atmayacaktım ama dayanamıyorum ve atıyorum size iyi okumalar bana da kolay gelsin alırım malum sarma sarmaya gidiyorm gazamız mübarek olsun ✊

"Sooyoung hala konuşmama konusunda inat edecek misin?"

Kafamı iki yana salladım

"Biraz daha sürünsün işi ne"

Alayla gülüp elimden telefonu aldı

"Seulgi ver şunu ya!"

"Olmaz jungkook aşağıda, sen burda onun fotoğraflarına bakıp iç geçiriyorsun"

"Ne yapayım, mendeburla gelmiş"

Seulgi yanağımı sıkıp öptü

"Savaşmazsan kazanamazsın"

Kollarımı birbirine bağladım

"İyide beni sevmiyor, niye savaşayım onunla"

"Bence senden hoşlanıyor ama kabul etmiyor, sonuçta bir yanda da abin var"

"Hiçte bile abim güzel karşılar"

Tek kaşımı kaldırıp onay istercesine baktım

"Değil mi?"

Seulgi ellerini iki yana açtı

"Bilemem Sooyoung başta reddetter ama sonra eminim kabullenir"

Aynen benim abim olgun, tabi sadece bu konuda.

"Hadi şu pijamalardan kurtul aşağı in"

"Böyle gelsem, çok rahat"

Ellerini beline koyup kızgın gözlerle baktı

"Saçmalama, Minseo seksi şekilde gelmiş sende biraz çeki düzen ver kendi, nerdeyse kilo alacaksın"

Demsiyle gözümü kendimde gezdirdim. Bir haftadır salmıştım kendimi. Nerdeyse kahveci Hüseyin ile okey oynayacak duruma geldim.

"Tamam tamam hazırlanıyorum"

Yataktan kalkıp dolaba yöneldim

"Burda da bir bok yok"

Seulgi kafama vurup beni iteledi. Gözüyle dolabı tarıyor yetmez gibi bana sinirle bakmayı da ihmal etmiyor

"Nasıl birşey yok kızım, dolap eşyadan taşmış sana daha büyük dolap lazım"

"Dolap küçük ondan"

Gözünü devirip eşyalara bakmaya devam etti. Bu sinsi şeytanın aklından neler geçiyor böyle. Siyah buluz altına beyaz etek alıp bana uzattı

"Bu ne?"

"Giy!"

Emri vaki çıkan sesine karşı hafif ürküp banyoya yöneldim. Üzerimi değiştirir değiştirmez makyaj masasına oturttu.

"Unnie düzgün yap makyajımı"

"Boş konuşmada sus"

"Ne oldu sana böyle genellikle böyle davranmazsın?"