5.BÖLÜM:GÜVEN TESTİ

359 234 186
                                    

KEYİFLİ OKUMALAR DİLER EMOJİNİZİ İSTERİM! 

FAUN- DEİSE KALE NACHT İLE OKUMANIZI ÖNERİRİM. 

AY IŞIĞININ GÜCÜ ÜSTÜNÜZE PARLASIN!

Robotların kontrol edilebilir zekaları olurdu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Robotların kontrol edilebilir zekaları olurdu. Belli bir programa göre hareket eden bu metal yaratıklar görevlerini yerine getirmek için her şeyi yaparlardı.

Bende şu anda bir robottan farksızdım. Bileğimde hissettiğim buzdan el beni yönlendirirken sadece düşüncelerimden ibarettim. Kendi kendimle kafamda konuşabilme özelliğim henüz elimden alınmamışken yaptığım eylemlerin asıl sorumlusu ben değildim. Kimdi neydi bilmiyordum. Bazense tezat bir şekilde sorumlunun bozuk zihnim olduğunu düşünüyordum.

Elimde mutfaktan aldığım keskin bir bıçak vardı. Uyduğumu zanneden anneme sanki kendimdeymişim gibi gülümseyerek cevap vermiştim ve yüzümde ki kızarıklıkların sebebini izlediğim duygusal filime bağlamıştım. Ustaca yalan söyleyen dudaklarımın sahibi ben değildim. Ben olsaydım anneme bana yardım etmesi için yalvarırdım.

Şimdi ise elimdeki keskin bıçakla deri kaplama defterin derisini kaldırıyordum. Usta hareketlerle oyduğum defterden çıkan parşömen kağıtları eski püsküydü. Ellerim kağıtları kavradığında üstünde yazan yazıları gözlerim okuyabilirmiş gibi dikkatle baktı.

Katran karası boyayla yazılmış eski bir dil olduğundan emin olduğum yazılara bakarken bileğimde hissettiğim buzdan el kayboldu. Onun kayboluşu içimdeki Anber'i sert zemine iterken bedenim kendine gelmiş gibi titremeye başladı. Titreyen bedenim acıyan gözlerimi dolmaları için ikna ettiğinde elimde tuttuğum kağıtları korkuyla bıraktım.

Çabucak gidip yatağımın üstüne oturduğumda bacaklarımı kendime doğru çektim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Çabucak gidip yatağımın üstüne oturduğumda bacaklarımı kendime doğru çektim. Başımı dizlerimin üstüne koyduğumda öne arkaya doğru sallanıyordum.

Bütün bu olanların anlamı neydi?

Hissettiğim dehşet benim kafamda kurduğum bir oyun muydu yoksa başka bir şey miydi?

Kafamda kurmuş olsam bile defterin içinden çıkan o parşömen kağıtlarını ben uyduruyor olamazdım. Tenim parşömen kağıtlarının eşsiz dokusunu hissetmişti. Bu eşsiz doku içimde yeni bir korku oluştururken zihnim geçen süre zafında mantıklı teoriler üretmeye başlamıştı.

KANLI AY (KİTAP OLDU!) ŞİMDİ RAFLARDA!!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin