Poyraz giden adamın ardından uzun uzun bakmış. Toprak abimse duygularıma tercuman olur gibi sövmüştüde sövmüştü. Kızlar geldıkleri gibi bizi fark etmeden gitmişlerdi. Poyraz benim uykum yok sabah görüsürüz diyerek ayaklanmıs ve terası terk etmişti. Bizde ayaklanıp odalarımıza geçmiştik...
Poyraz'dan...
Kendimi sahile atmiştim. O sikik herifin kızlarla özellikle kaptanla samimi olması sınır bozucuydu. Bugun duyduklarim İstanbul'a gideceklerini ögrenmem daha da sinirimi bozmuştu. Gitmesi gitme ihtimali bile bana terkedilmiş hissettirmişti. Onu kaybetmek istemiyordum. Girdigim girdaptan onun sesiyle cıkmıstım. Yuzunu görmek derin nefâes alma ihtiyacı uyandırmıstı bende....
Ne o miço gemilerin battı da yasını mı tutuyosun dedi. Dediklerini umursamadan gidecekmişsin dedim. Gitmemek için bir sebebim yok dedi. Peki sebebin olsa dedim. Sebebim olsa ne o sebebi ne bu memleketi bırakmazdım dedi.
O sebep ben olsam gitme kaptan yuregimin dümenine geç desem....
Dediklerimi beklemiyor olmalı ki sadece yuzume bakıyordu. Konusmasını beklesemde konuşmayacagını anlayarak kendıme çekmış ve dudaklarına kapanmıştım.
Aynı donuklugu bir süre daha devam etse de kısa süre sonra bana karsılık vermiş ince kollarını boynuma dolamıstı. Nefessiz kalınca dudaklarımızı ayırmıs alınlarımızı birleştirmiştik. Bunu evet olarak kabul etmemde sakınca yoktur umarım dedim. Kıkırdamıs ve beni onaylamıştı. Ne zaman istemeye gelelım kaptan deyince gözlerini devirmişti. Olsundu o kalırım demişti ya oda yeterdi.
Ertesi gün Rize'ye dönmüştük. Çınar'da bizimle gelmiş bir süre burda kalma kararı aldıgını döylemişti. Toprak abim ve Defne ortalarda yoktu.
Sürekli gülen yüzüm ikisininde dikkatini çekmiş olmalı ki sık sık hayırdır der gibi bakmışlardı. En son eve gelmiş odaya cıkınca Gönlümün kaptanı limanda beklıyorum yazıp yollamıs hazırlanmıs aşşagı inmiştim. Kpıdan cıkmadan yenge radarına yakalanmıs ve nereye diye sorunca gelininle buluşmaya sultanım hazırlıgını yap yakındır isteme nişan iki ayagın bir papuca girmesin deyip çıkmıltım. Calan telefonumla ekrana bakmis Toprak abimin aradigini gorunce acmis anlattiklariyla sasirmistim. Haydaaaa bir bu eksikti..
Limana geldigimde Erva benden önce gelmi ve teknede oturuyordu. Güzelim diyerek yanına gidince gülümsemiş hoş geldin miço demişti. Yanına oturmus onu kendıme cekıp sarılmıstım aylardır suna yapmamak için kendimi zor tuttum kaptan o gece bi bardak çay verdim kalbimi yerinden söktün aldın be güzelim o gün bu gündür sen sen sen başka hiç bişey hiç kimse olmadı aklımda....
Sessizce dinlemişti beni.... Konuşmamasını firsat bilerek güzelim annenle babanla konuş en azından bilsinler ne zaman uygun görürseniz o zaman geliriz dedim. Beni basıyla onaylamıs ve ince kollarını belime sarmıştı. Bende firsatini bulmusken Toprak abimle konustuklarimi ona aktarmis ve yardim istemistim. Gulumsemis bekledigimden kisa surdu neyse o is bende demisti.
Sonraki o gün benim denize cıkmam onun otelde calismasi ve yogun olması derken özlemle geçmişti. Gece 3 gibi karaya inmiş ertesi günü bekleyecek takatim olmadıgını bildigim için solugu Erva ve ailesinin evinde almıstım. Zorda olsa açtıgım celık kapıdan sonra profesyonel hırsız edasıyla eve girmiştim. Bir kaç odayı yavasça kapıdan incelesemde son açtıgım kapıdan gelen kokuyla buranın gönlümün kaptanının odası oldugunu anlamıs sessizce içeri girmiştim. Kapda anahtar olmaması sıkıntı olsa da kenardaki komidini kapının önüne çekmiştim. Simdi yapmam gereken tek şey kaptanı sakınce ve bagırmamasını saglayarak uyandırmak.
Yanına otırmuş bir süre onu ilemiştim. Önce saclarını ve yuzunu sevmiş uyanmayacagını fark edince alçak perdede ona seslenmeye başlamıştım. Uyandıgında uyku sersemi canım desede kendine gelince panıkle burda ne işin var nasıl geldin demişti. Git gide yukselen sesi tehlıke arz etmeye başlayınca dudaklarını dudaklarımla kapatmiştim. Nefessiz kalınca güzelim herkesi basımiza toplayacaksın bagırma istersen dedim. Derin bi nedes almış evde birileri olsa simdiye elli kere basımıza toplanmıstı dedi. Nasıl yani deyince Annemler Trabzonda yani dedi. Aramızdakı hiç acılmayan mesafeyi daha da kapatmiş öpüşümü derinleştirmiştim. Suan öyle bir etkı altına girmiştim ki bu dogru bu yanlış ayrımı yoktu. O an sadece Erva ve ben vardık. Ve suan sadece onunla bir bütün olmak istiyordum. Yine nefessiz kalınca ayrılmış. Erva benim ol güzelim demiştim. Oda derın ve seri nefesler alıyor solugunu düzene sokmaya çalısıyordu. Cümlemden bir kac sanıye sonra ince kollarını boynuma dolamıs ve kendisine çekmişti. Uzerinde yerimi almam kendimi ona bastırmamla alev almıs kısa sürede üzerimizdekilerden kurtulmuştuk. Küçük yatagında hareketlerimiz kısıtlanınca son hareketimizle yere düşmüştük ikimizde küçük bir kahkaha atsakda kaldıgımız yerden devam etmiştik düstügümüz yerde... Geceyi uzun tutmak ve ona doymak adına aheste aheste sevişsemde kasılan erkeklıgım dokunsan patlayacak gibi olmuştu. Hazırmısın güzelim dedim. Sana herzaman hazırım deyince kendimi içine itmiştim. Gelen ince çıglıkla , gectı sakın ol diye fısıldamıs ve devam etmiştim. İlk defa bir kadına dokunmustum ve o kadınında ilki olmuştum. En güzel seyleri en dogru kadınla yasamıstım. Güneş dogdugunda kendımızi oldugumuz yerde uykuya bırakmıstık. Gözlerimizi açmamizi saglayan şey ise Erva'nin telefonu olmustu.
Günaydın canım...
...........
O bugunmuydu ya...
............
Seyy bu seferlik Defneyle gitsen olur mu?
..............
Aaaa Defne yotu dimi..... Yok canım hasta falan degilim de Polat geldi onun yanındayım....
.............
Ceren pislik yapma hadi tamam akşam görüsürüz....
Konusmaları tebessümle izlemiştim benimle oldugunu söylemekden gocunmaması hoşuma gitmişti. Karsısında ki kişinin dün gece birlikde oldugumuzu anlamasını da sorun etmemıştı buda bana güvendiginin en büyuk kanıtıydı....
Uyandıgımı gorumce bana donmüş cıplak gögsüme sarılmıstı. Hadi güzelim kalk kahvaltı edelim deyince ben hazırlayayım dıyerek dogrulunca sen yorulma dısarda yeriz bide cabuk giyin yoksa evden cıkamayız dedim. Açıkta kalan gögüslerine açlıkla bakarken.
Oda bu halıme kıkırdamış bırazda utanarak hızla kalkıp giyinmişti. Bende dün gece cıkardıklarımı giyinmiş onu beklemeye başlamıştım.
Gelince el ele cıkmıştık evden akşama kadar beraber zaman gecirmiş aksam onu Ceren'nin evine bırakmıştım. Kızlara selam soyle güzelim bir ara kutlama yemegine cıkmak istedigimi ilet kendilerine dedim. Beni onaylamış yanagımıda öpüp arabadan inmişti.
Eve geldigimde Cinar nerdesin kocum sen dün gece inmişsin limana o saat bu saattir yoksun ortalıkda dedi. İnce işim vardı abisiiii deyince enseme vurmus sıcarm incene de işinede yarın öbürgün sende gelme benim gibi sıctım sıvamama el atın diye...
Yok abi sıvanacak bişey yok ama istenecek bir kız var dedim. Daha bilmiyorlardı Erva konusunu .... Görüstügüm biri oldugunu laf arasında söylesemde isim vermemiştim.
Ne kızı oglum bu ara bu konuyu cok dile getirir oldun hayırdır deyince..
Erva ailesiyle konusmus bu aksam yemekde bende bizimkilerle konuscam onlar ne zaman tamam derse de istemeye gideriz dedim.
Lan oglum Ceren konusu zaten karısıkken kızı diger koldan bize akraba mı yapıyosun dedi. Fena mi abi en azından yegnimize yakın oluruz senin adam gibinsahip cikacagin yok. beynını sıktıgım Cınar'ın o bebegi kabullenecegi yoktu cunku .
Aslında en büyük sıkıntımız buydu ve Cınar hale bir hamlede bulunmuyordu. Simdi akraba olmak buyuk sıkıntılara sebep olacaktı elbette ama süreklı iç içe olursak cınar onu kabullene bilir en kötü ihtimalle biz yanında olabılcek buyudugunu görebilecektik.
Suan tek umudumuz Çınar'ın aklını basına alması...
Sizce alirmimdersiniz.....
Bu Bölüm Poyraz ve Erva dan geldi....
Sonraki bölüm kimden gelsin....
Oy yorum öneri....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SevdaLuk❤️ ✓
Short StoryPolat Barutcu : karadenizin asi kaptani.... yedigi surgunden dolayi 2 senedir denizde.... Askbonun ivin deniz demek Erva kalender : ailenin asi kizi kural tanimiz özgür ruhlu.... yillardir yurt disinda..... kalbininnkiriklarini toplayip donmustu onu...