Okuluna yeni atanan güzeller güzeli Türkçe Öğretmeni İzmir. Onun deli dolu ailesi, bir birinden çılgın ve farklı kuzenleri ve hayatının büyük kısmını kapsayan en yakın arkadaşı Pelin. Ayrıca her şeyden önemlisi yeni atandığı okuldaki Beden Eğitim Ö...
YAZAR NOTU: Uzuuunnnnnca bir aradan sonra yeniden sizlerle birlikteyim. Bu kadar uzun ara vermemin sebebini de sizlere bir önceki paylaşımımda açıklamıştım. Şimdi toparlandım, yeniden kendimi hazır hissettim ve Allah'tan bir mani olmazsa kitabımın sonuna kadar yazmaya hızlıca devam edeceğim. :) Bu uzun süreçte beni yalnız bırakmayan, güzel dileklerini paylaşan, başsağlığı mesajları gönderen siz güzel insanlara sonsuz teşekkür ediyorum. Bu bölüm biraz kısa oldu ama devam edecek bölümlerin bir zeminini oluşturmaktı niyetim. İnanıyorum ki ilerleyen bölümler daha heyecanlı, daha atraksiyonlu ve keyifli geçecek. O bölümleri yazmak için o kadar sabırsızlanıyorum ki anlatamam. :) Keşke bir yöntemi olsa da aklımdaki sahneler sihirli bir şekilde anında kağıda dökülse ve sizler de hiç beklemeden okusanız. :))
Şimdi sizleri yeni bölümle başbaşa bırakıyorum. Dilerim beğenirsiniz. Lütfen yorum atmayı, beğenmeyi unutmayın. Hatta sevdiklerinizle, arkadaşlarınızla lütfen paylaşın ki çoğalalım. Kocaman bir aile olalım. Ben de onları gördükçe daha bir "gaza geleyim". :)
İyi ki varsınız. Neyse çok uzattım. Keyifli okumalar. ;) <3
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ben Tolga ile ilgili düşüncelere dalmışken bu mesajla olduğum yere çakılıp kaldım. Sanki hissediyormuş gibi tam onu düşünürken mesaj attı. Attığı mesaj da insan gibi olsa ona yanmam. Hayır insan bir özür falan dilerim. Bugün için kusura bakmayın falan der. Ama yok! Egoist herifin yine tek derdi tabii ki kendisi. Ama bu sefer işler istediğiniz gibi olmayacak beyefendi. Çünkü ben de yarın nöbete gelmiyorum. Bil bakalım niye? Çünkü orada yokum! Ahahah...
Cevap versem mi yoksa yine her zamanki gibi görüldü atıp bıraksam mı? Acaba ben de çok mu uzatıyorum meseleyi. Bak İzmir! Sakin ol ve cevap ver. Bundan böyle kendi iç dünyanda sıfırdan başla, hiçbir şey olmamış gibi ama senin için de hiçbir kıymeti yokmuş gibi davran. Bir dakika! Ne demek kıymeti yokmuş gibi? Yok ki zaten! Neyse... Telefonu tekrar aldım elime ve cevap yazmaya başladım. Bu arada Salih de sessiz bir şekilde yoluna devam ediyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Tolga
Mesajı gönderdikten sonra telefonu koltuğa fırlatıp mutfağa gidip kendime güzel limonlu bir çay alıp şöyle televizyonun karşısına kuruldum. İzleyecek bir şey bulamadığım için de televizyonun internetini açıp dijital platformdan bir film açtım. Tam film başladığı sırada telefonuma bildirim geldiğini işittim. Tam film başlayacağı sırada olacak iş mi şimdi bu?! Aptallık bende ki telefonu sessize almayı unutmuşum.
