ZEYKER$Güzel intikam

Zerre kadar aşık değilim!

KEREM

Sabah  azrayı can ve barışı evlerinden alıyorum ZEYNEP lerin evine gidiyorum kapıyı hizmetci Tülay açıyor

Ker : aksel veya demet teyze yokmu

Tül: onlar iki günlüğüne ankaraya gittiler zeynep yağmur ve melis hanımlar   zeynep hanımın odasında uyuyorlar

MELİS

sabah  barış ve can keremin bide kız sesi duyunca   kalkıp yağmuru uyandırıyorum   zeynep hanım kalkıyor sonunda onuda uyandırıyoruz  zeynep bize tulum giymemizi söylüyor. Oda beyaz bir tulum giyiyor hep birlikte aşağıya iniyoruz

KEREM

Tulumun üzerine dökülen o kıvırcık saçları  ve o mini tulumu gayet yakışmış ama umursama  sen kerem sayersin

Kahvaltı yapıyoruz

Yağ : zeynep nereye gidiyoruz söylesen?.

Zey : sabret  prenses  gidince görürüz

ZEYNEP

Herşey hazırdı     herkezi kapının önüne çıkartıyorum  herkes gördüğü Arabayla anlamsız bakışlar atıyor evet ben hız yapmakdan korkan bir kızdım  amerikaya gitmeden önce kerem beni okula bırakırken mutlaka hız yapardı ve bende gözümü bile açamazdım ama amerikada en lüksünden bir araba alıp ehliyeti aldım yarışlara filan katıldım

Zey : ee bakmayın öyle bu benim bebeğim diyorum arabaya yaslanarak

Mel : şaka dimi bu araba oldukça hızlı bir şeye benziyor ve sen  sürat yapmakdan nefret edersin

Ker : saçmalamayın tabikide  sürmez bu arabayı

ZEYNEP

İşte dakikada canımı yakan adam belki başkası dese canım yanmaz ama o diyince  öyle bir yanıyoki gözüm doluyor ama bunun altından kalkmam lazım eee bi zeynep varol olmak bunu gerektirir hemen yanına gidiyorum

Zey : kerem  ben bu arabayla çok yakışıklı  yendim istersen senide yenebilirim

Ker : lahana sen beni yenemezsin

Zey : kes gerizekalı bekle ve gör

ZEYNEP

herkes bana bakarken üstü açık arabama biniyorum  yağmur canın  melisde barışın arabasına biniyor azra  da keremin arabasına biniyor radyodan şarkı açıyorum  gazı köklüyorum  sen gör sayer    ibrenin nerde olduğunu tahmin bile edemiyorum kırmızı ışıkta durmayıp havalıca sürmeye devam ediyorum  ve arabamı park ediyorum arabadan iniyorum kızlara   ve kendime hazırladığım çantayı omzuma atıp telefonumla ilgileniyorum  ve keremin barışın canın arabasıda geliyor hepsi içinden çıkıyor tabi kerem mors olmışş

Zey : oooo çok beklettiniz beni ne bu uyuzluk

KEREM

ben bu lafın altında kalmamalıyım hemen  azrayı kolumun altına alıyorum

Ker : sevgilim korktu ondan  lahana

ZEYNEP

işte kerem yine   acıtıyor kalbi  beynimden vurulmuşa dönüyorum ağlamamak için gözümü gökyüzüne dikip konuşuyorum

Zey : ha - hadi gidelim

Zeynep

yere bakarak  yürüyorum yağmur kolunu omzuma atıyor