22-Sehun

181 10 0
                                    

hatırlatma

"herkesten duyuyorum hakkında

ne kadar ağır şeyler

ama sen duyma

birden çok yüreği öpen kalbin

bana tükürürmüş

ben yağmur sandım ya"

(dinlemek isteyen varsa şarkının adı Emircan İğrek-beyaz skandalım medyada var)

şarkının bu bölümü gelince ağlamam şiddetlenmiş hıçkırıklarım artmıştı

"Sehun? Neden ağlıyorsun?"

kafamı kaldırdığımda karşımda diz çökmüş şakınca bana bakan Lay'ı gördüm

onu görünce ağlamam daha da şiddetlenmişti

bana sarıldı ve sırtımı ovaladı

"gel gidelim belki sonra bana ne olduğunu anlatırsın"

başımı salladım sonra beni sarmayı bırakıp ayağa kalktı

beraber arabaya doğru gittik

Mi Cha'dan

Sehun çıktıktan sonra ağlamam daha da şiddetlenmiş hıçkırıklarım çoğalmıştı

Telefonumun melodisiyle ağlamam daha da arttı

"herkesten duyuyorum hakkında

ne kadar ağır şeyler

ama sen duyma

birden çok yüreği öpen kalbin

bana tükürürmüş

ben yağmur sandım ya"

hıçkırıklarım azalmaya başlamıştı

"neden bu şarkı? niye bu şarkıyı koydum ben oraya?"

ayağa kalkıp telefonun yanına gittim

arayan Lay idi

meşgule attım

ağlamamı zar zor durdurabilince gözlerimin kızarıklığı belli olmasın diye lens taktım

makyajımı yapınca maskemi ve gözlüğümü takıp evden çıktım

markete gidince market arabasını aldım ve içine ne kadar çikolata cips varsa doldurmaya başladım

kasaya gelip ödedikten sonra önce eve uğrayıp 3 poşet cips 3 poşet çikolatayı eve bıraktım

kapıyı kilitledikten sonra aşağı mahalleye indim

önüme gelen çocuklara dağıtmaya başladım aldıklarımı

bende böyle bir deliydim işte

üzülünce küçük çocuklara yardım edip mutlu olan bir deli...

yarım saatin ardından aldıklarımı dağıtmayı bitirmiştim tam mahalleden çıkacakken muhabirler önümü kesti

"çocuklara abur cubur dağıtan kişi siz misiniz?"

"sık sık yardım yapar mısınız?"

"hiç bir yere bağış yaptığınız oldu mu?"

muhabirlere tek kelime etmeden yoluma devam ettim

beni takip ediyorlardı

şapkamı gözlüğümü ve maskemi çıkartıp onlara döndüm

"oldu mu istediğiniz? kimliğimi öğrendiniz mi? şimdi mutlu musunuz? "

gözlerim dolmuştu bunları söylerken

muhabirler beni takip etmeyi bırakmış şaşkınca oldukları yerde bana bakıyorlardı

onlar olduğu yerde dururken arkamı döndüm 

ağlayarak ve koşarak eve döndüm

eve gelince içeri girdim

yerdeki poşetleri aldım ve salona gittim

gidip içerden en büyük kovayı getirdim

bütün cipsleri içine boşalttım

gözlerimi sildim ve boğulmak için önüme geleni ağzıma tepmeye başladım

---------------------------------

olmamıştı işte 

yine boğulamamıştım

açıp çikolataları yemeye başladım

--------------------------------------

salona göz gezdirince temizlik için bir hizmetçi tutmam gerektiğini anladım

heryer çikolata ve cips kabukları ve kırıntılarıyla doluydu

bir de üstüne bembeyaz olan halıma vişne suyu dökmüştüm

kendimi kabukların arasına bıraktım

yer full kabuk kaplıydı

nasıl bu kadar çok yiyip kilo almıyordum hala anlamış değildim

kapı çaldı

hiç açmak istemiyordum

kılımı bile kıpırdatmadan yerde ölü gibi yüz üstü yatmaya devam ettim

"Mİ CHA ORADA MISIN! Tanrım kesin başına bir şey geldi"

kapıyı ısrarla çalmaya devam ederken bende ısrarla yerde yatmaya devam ediyordum

en sonunda cam kırılma sesi geldi

"Mİ CHA!!! NEREDESİN!!!"

ayak sesleri buraya yaklaşıyordu

gözlerimden yeniden yaşar akmaya başlamıştı

elimdeki telefon çalmaya başladı

"herkesten duyuyorum hakkında

ne kadar ağır şeyler

ama sen duyma

birden çok yüreği öpen kalbin

bana tükürürmüş

ben yağmur sandım ya"

bu melodiyi duyar duymaz hazırda bekleyen hıçkırıklarım harekete geçmişti

"aman tanrım Mi Cha ne yapıyorsun orada?"

kafamı hafif kaldırınca önüme eğilmiş.......'yi gördüm

Kim Taehyung-KTHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin