Colleague > MinSang

4

Öğle arası gelmiş çatmıştı.Mingi heyecandan ders işlememiş ve çocukları serbest bırakmıştı.Özel bir liseydi tabii ki istediğini yapabilirdi sınırı aşmadan.Şaka yapıyorum, özel lise diye istediğini yapabileceğini mi düşünüyordunuz?

Kalemlerini koyduğu küçük çantayı sırtına alıp hızlı adımlarla sınıftan çıktı.

"Normalde Bay Song bu kadar ciddi olmazdı sizce ne olmuş olabilir?"

"Belki morali bozuktur?"

"Olabilir hadi öğle yemeğine çıkalım çok açım."

Öğrencilerde sınıftan çıkmıştı.

Mingi öğretmenler odasına ilerlerken ellerinin titredigini ve terlediğini hissediyordu. Merdivenlere ilerleyip aşağıya inerken karşısındaki gence selam verdi.

"Mingi bu acele ne?"

"Bir işim var Hong Hyung."

Seonghwa ve Hongjoong telaş ile birbirine baktı.Onlarda Mingi'nin peşinden hızlı adımlar ile ilerlediler.
Uzun genç kalbinin ritmini hissettiğinde oracıkta bayılacağını düşündü.
Öğretmenler odasına sonunda vardığında 5 dakikalık yolun ona 5 yıl gibi geldiğini hissetti. Kapı kulpunu tutup çevirdi ve içeriye girdi.Içerde sadece 3 kişi vardı.Jongho,San ve Wooyoung...Koltukta kucak kucağa oturan çift  meraklı bakışlarla arkadaşlarına baktı.O sırada kapı açılmış kucağında minik bir palet ve fırçalarla sarışın genç girmişti içeriye.

Jonhho olacakları sandalyesinde oturarak izliyordu.Yeosang kendi dolabını açıp kucağındakileri dolaba koydu düzsnli bir şekilde.Ortamdaki gerginliği hissetmiş ve yüzündeki rahatlatıcı gülümseme ile herkesi selamladı başıyla.

Mingi artık dayanamayacağını hissederek sarışın çocukla arasındaki iki adımlok mesafeyi kapatıp sarışın çocuğu nazikçe arkasındaki dolaba yasladı.Yeosang olanları anlamamış bir şekilde saf saf bakmaya devam ediyordu.
Odanın kapısının açılma sesi ile uzun olan dudaklarını kolları arasında kalan sarışın çocuğun dudakları üzerine kapattı.

Böyle kısa bölümler için üzgünüm.Hem ilhamımdan dolayı hem de sorunlarımdan dolayı yazamıyorum.Özür dilerim.