"Jisung?" Minho adımı söylediğinde hızlıca kulaklıklarımı çıkarmıştım. Telefonumdaki şarkıyı da durdurmuş ve diyeceklerini beklemeye başlamıştım.
Normalde Soo Ah ile oturacaktım ama herkes geldiği gibi oturmak isteyince yine Minho ile oturmak zorunda kalmıştım ki bu da benim için bir şerefti.
Kelimelerini özenle seçiyor gibiydi. Heyecanlanmıştım. Söyleyeceği şey için neden bu kadar dikkatli davrandığını bilmek istemiştim. Yaklaşık bir dakika sonra, yere indirdiği güzel gözlerini tekrar benimkilerle buluşturmuştu.
Hafiften bir tebessümle konuşmuştu. "Yöneliminin farklı olduğunu biliyorum." o an daha fazla şaşıramazdım. Neden bir anda bunu bilmeni istemişti bilmiyordum. Ne dememi bekliyordu bilmiyordum. Ne demem gerekiyordu bilmiyordum...
Yutkundum. Bunun farkında olduğunu zaten düşünüyordum ama gerçeği her yanıyla hissetmek garipti.
"Bunu söylüyorum çünkü sanırım benden rahatsız oluyorsun." hayır... Hayır ondan asla rahatsız olmazdım. Yaptığı her hareket hoşuma gidiyordu bu cümlenin ihtimal olasılığı bile yoktu. Bunu ona söylemek istedim. Tam olarak düşündüğüm gibi beyan etmek istedim ama hislerim ve taksit taksit seviye düşeceğimi göz önünde bulundurduktan sonra sustum.
"Büyükannende yaşanan olayın ardından benim yanıma oturmak yerine kuzeninin yanına gittin." İncelemişti. Hareketlerimin manasını anlıyordu. Kalbim, kat be kat daha hızlı atmaya başladığında engel olamamış, sözcüklerin dudaklarımdan dökülmesine izin vermiştim.
"Senden rahatsız olmuyorum. Sen rahatsız olursun diye yanına oturmadım." bu itiraf belki de çok şeyi barındırıyordu içinde ama düşüncesini değiştirebilmek adına elimden gelen her şeyi yapardım. Ondan rahatsız olduğumu sanar ve zaten yakın olmadığımız halde benden gittikçe uzaklaşırsa; bunu ona ben düşündürttüğümden kendimi suçlayıp dururdum.
Kaşları çatıldı. Onun sözleri gibi, benim sözlerim de onu şaşırtmıştı. İki yana salladı kafasını. "Rahatsız olmazdım." garip hissetmem bence gayet normaldi. Sevdiğim çocuk bana bir bakıma iltifat ediyordu. Tamam. Tam anlamıyla iltifat sayılmazdı ama onun niteliğinde bir kaç cümle söylemişti işte.
"Ne zamandır biliyorsun?" omuz silkti. "Yeni bir şey değil." demek ki uzun zamandır biliyordu. Derin bir nefes verdim. Bu proje sayesinde biraz daha yakınlaşmıştık ama hala birbirimize karşı yabancıydık.
Sessiz kalmayı tercih etmiştim. Kulaklıklarımla oynamaya başladım. Yani, açıkçası buna diyecek doğru düzgün bir şeyim yoktu.
"Ne dinliyorsun?" izin bile istemeden kulaklıklarımdan bir tanesini alınca sırıttım. Sadece on saniyeliğine falan değişiyor ve sonra tekrar özüne dönüyordu. Kapatmadan önce çalan şarkıyı ekranı açıp gösterirken başını salladı.
Geriye yaslandı ve loş ışıkta gözlerini kapadı. Benimle şarkı mı dinleyecekti?
ŞARKI DİNLEYECEK BENİMLE... BENİMLE... NEDEN... NEDEN???
Açıkçası yönelimimi bildiğini söyledikten sonra yaptığı hareketler yanlış anlaşılmaya çok müsaitti ama onunla olamayacağımı bilecek kadar kendimde olduğumdan sorun yoktu.
Şarkıyı ilk saniyelerinden başlattım ve ben de kafamı geriye yasladım. Onun gibi gözlerimi kapattım. Şu an yaptığımızı Soo Ah görse yüzlerce fotoğraf çekerdi. Ne kadar size garip gelecek olsa da bunu görmediğine sevinmiştim. Sadece ikimize ait bir anı olmuştu.
<•>
annem;
HanBüyükannen bana mesaj atıp duruyor
Sevgili mi yaptın?
Damadım damadım diyor
jisung;
YA OFSOO AH'A DA GELİNİM DİYOR
Aynı şey işte
annem;
Oflama banaZaten işlerim yüzünden gelemedim yanınıza
Haftaya ayarlamaya çalışacağım
Sizin ne kadar yolunuz kaldı?
jisung;
Bir saatSonra okulun önünde inip geleceğim
annem;
Soo Ah'ı eve bırak öncejisung;
Neden?O yürüyemiyor mu?
annem;
Dayak geliyorjisung;
Dalga geçiyorumAilesi gelecek onu almaya
SİZ BENİ ALMAYA ZAHMET ETMEDIĞINIZ IÇIN
BEN KENDIM GELECEĞIM
YOLDAKI SAPIKLAR BENI KACIRABILIR
annem;
Sapıklar ne yapsın seni?jisung;
Yazık yazıkGençliğime yazık
annem;
Tamam uzatmaBaban alacak seni
Öyle deyince korktum
Haklısın
Neyse
jisung;
Bu kadar kolay mıydı?Heh
Tamam
Geldiğinde haber verir
Sizi seviyorum
annem;
Biz de seniHa dur
Minho kim harbiden?
jisung;
YA OFKİMSE DEĞİL
annem;
OFLAMA DİYE DAHA KAÇ DEFA UYARACAĞIM?jisung;
Gidiyorum benUyuyacağım
annem;
İyi beÜşüdüysen hırkanı giy
Kemerini taktın dimi?
jisung;
Evet evetBebeğim ya ben
Unuttum ama Soo Ah hatırlattı
annem;
Mesaj falan dinlememAtarım bir tane dayak görürsün
Yapabileceklerim hakkında en ufak bir fikrin bile yok
jisung;
Tamam annemKapatıyorum
Sizi seviyorum
annem;
Biz de seni
ŞİMDİ OKUDUĞUN
arcane ✧ minsung
Fanfictionarcane; sır, gizemli, sadece çok az kişi tarafından anlaşılır şey Jisung her zaman buna sahipti ama ona çilekli süt gönderen platoniğinden sonra işler biraz daha değişti.