ᴮᵒˡᵘᵐ/¹⁵

1.6K 150 294
                                    


Medya Yume'nin küçüklüğü :')

+Biliyorum uyurken çok yakışıklıyım.

Siktir. 

-Hayır suratından salya akıyordu da onu söyleyecektim, dedim hızlıca.

+Tch! Sen sus bok surat!

Güldüm ve:

-Sana da iyi geceler Bakugou.

+İyi geceler!



Her yer  bembeyaz ve bulanıktı. Ellerime baktığımda kırmızı bir şeyler vardı. Yavaş yavaş bulanıklılık giderken kan da daha belirginleşmişti. 

-B-b-bu n-ne?

Ellerimdeki kanlar gittikçe artıyordu. Bembeyaz zemine damlayan kanlar başımı döndürmeye başlamıştı. 

-Ah...

Arkamdan gelen ses ile hemen arkamı döndüm. Yerde kanla kaplı Bakugou vardı. Olamaz...  Bunu ben mi onda yapmıştım? Arkamdan birden Hawk belirdi. 

-Aferin kızım, yavaşça öğreniyorsun..

-Hayır! Hayır! Ben yapmadım!

Aniden uyandığımda ağlıyordum. Şaşkınlık içinde ellerimi gözlerime götürdüm. Bakugou hemen başımdaydı. Onu gördüğüm gibi sarıldım. O da şaşırsa da bana geri sarıldı. 

-Ben yapmadım..

Dudaklarımdan dökülen kelimelere engel olamamıştım. Bakugou bir şey demiyordu. Sadece saçlarımı okşuyordu. 

-Daha iyi misin?

 Kafamı salladığımda hemen yandan ilaç kutumu aldım ve doktorun yazdığı ilaçtan içtim. Saate baktığımda altıya geliyordu. Pijama partisi bir saat içinde başlayacaktı. Hemşireler son kontrol için kapıyı açtıklarında kapının arasında Todoroki ve Momo'yu gördüm. Bana hemen el salladılar. Bende gülümsedim ve onlara el salladım. Sırtımdaki yara oldukça az azıyordu ve kendimi geri güçlü hissediyordum.

Kontrollerimiz bitince üstümüzü giyinmek için kıyafetlerimizi aldık. Şimdi tek oda var ve biz beraberiz... 

-Şş yürüyen bok arkanı dön ve sakın bakma yoksa keserim götünü!

Bakugou söylediklerimi sırıttı ve:

-Onu sana demeliyim sanırım. Geçen gün kaslarımı gördüğünde bir ağzındaki salyan eksikti. 

Orta parmağımı kaldırdım ve o da bana kalırdı. Daha sonra önümüzü döndük ve üstümüzü giyinmeye başladık. 

-Ya ezik kız kaç saatte giyiniyorsun. 

Eteğimin fermuara sıkışmıştı. Arkadan göremeden yaptığım için yanlışlıkla sıkıştırmıştım. 

-Bakugou eteğimin fermuarı sıkıştı. 

+Etek giyme o zaman!

-Ya mal çocuk yanımda başka kıyafetim yok ve sorun bu mu!?

+Yalvar o zaman. He birde bana mal dediğin için özür dile.

-Bok ye, bende böyle çıkarım millet görsün bana ne ki?

+Lan tamam deli bekle geliyorum. 

Bakugou gelip eteğimin fermuarını aşağı indirmeye çalıştı. Biraz uğraştan sonra aşağı indi. Daha sonra yavaşça geri çekti. Derin bir nefes bıraktım. Evet Bakugou belki penguenli kilodumu görmüş olabilirdi ama bu dünyanın sonu demek değildi ki. 

𝚖𝚢 𝚏𝚊𝚝𝚑𝚎𝚛𝚜Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin