Sabah sabah hem dergi okuyor,hem de kahve içiyordum.Deyim yerindeyse daha kargalar şeylerini yemeden kalkmıştım.
"Ee Demicik.Anlat bakalım.Sterling fotoğraflarda gözüktüğü kadar yakışıklı mı?"
"Saçmalıyorsun Sel." Dedim kahvemden bir yudum almadan önce.
"Bak ne diyeceğim,Joe dün bize geldi."
"Tanrım!Ne yaptı peki?"
"Seni sordu.Kör kütük sarhoş olduğunundan bahsetmeyeceğim bile."
"Gece de balkondan tırmanıp yanıma geldi."
"Waow.Peki seni nerden bulmuş?Ve sonra sana ne dedi??"
"Telefonuma çip taktığını ve ondan kaçamayacağımı,en sonunda beni kaçıracağını ve mutlu mesut yaşayacağımızı..."
"Oha Demicik.Oha.Bu iş çığırından çıkmaya başaldı."
"Aynen.Neyse Sel.Sonra konuşsak olur mu?"
"Peki Demicik.Ara beni."
"Tamam.Bay." Dedim ve anında telefonu kapattım.
"Telefonuma çip taktığını söyledi Sel.Beni kaçıracakmış!Sonra konuşsak olur mu Sel?Tamam öptüm bayy."
Evet biraz tahmin edelim bakalım kim bu?Doğru bildiniz.BİR ADET KARŞIMDA TAKLİDİMİ YAPAN STERLİNG!
"Taklitler asıllarını yüceltir!" Dedim ciddiyetle.
"Bana geri takip yazan deli kızların laflarını satmaya çalışma.Yakında geri takip felan da işi büyütürsün sen." Dedi yapmacık bir suratla.
"Ne taraftan gülünüyordu?Sağ mı sol mu?"
"Espiri anlayaşın gözlerimi yaşarttı 'Demicik'"Dedi 'Demicik' lafına vurgu yaparak.
"Emin ol bunu ilk söyleyen sen değilsin..." Dedim ve dergiden bir sayfa daha çevirdim.
"Bak bak bak.Bir adet Sterling Knight dergimin 3 sayfasını süslüyor!" Dedim.Hiç sesini çıkartmadı.
Belki biraz daha alay edebilirdim *kötülük ~_~*
"Yeni single çıkaran Sterling'i geçen günlerde bir kafede 4 kızla yakaladık." Diye başladım ve okumaya devam ettim.
"Tanrım!Dört kız??Orada 14 kız vardı bir kere." Deyince şaşkınlıkla ona bakmaya başladım.
14.
Kız.
Oh.
Maşallah.
"14 kızla ne yaptığını sorabilir miyim acaba?"
"Hayır."
"Pekala." Dedim ve okumaya devam ettim.
"Kızların utancı Sterling'i de etkilemiş,bu etkilenme 14 kızın idare edildiği hakkında dedikodulara sebep oldu.Kız hayranların 14 kıza da nefret,hakaret vb. dolu mesajlarını gören Sterling'in tepkisini çok merak ediyoruz."
"Saçmalık.O 14 kız yüzünden hayranlarımın bana karşı nefret beslemesine izin vermem.Hem ne demişler,seven hayran kıskanır!" dedi ve bana göz kırparak gitti.
"Sovon hoyron koskonor!" diye taklidini yaparken mutfağa gidip biraz daha kahve aldım.
"Seni duyabiliyorum canım!" diye bağırdı.
"İyi yapıyorsun canım!" diye bağırdım.
"Sesinizi kesin!Uyumaya çalışıyorum ben!" diye dert yakınan Sterling'in menejeri Amy'i duyunca ister istemez gülmeye başladım.
**Sterling**
"Peki.Ama sadece bir sefer.Tamam mı?" dedim ve kameraya doğru gülümsemeye başladım.
"Hah.Gir gir içime gir."
"Sızlanmayı kes Demicik.Bende seninle fotoğraf çekilmek için can atmıyorum."
"Can atıyorsun diyen olmadı."
"Con otoyorson doyon olmodo."
"Aa.Böyle olmaz bu.Biraz daha yaklaşın.Aranızda 1 kilometeyle fotoğraf mı çekileceksiniz?"
"Ne yapalım Amy?Birbirimizi öldürene kadar sarılalım mı?"
"Olabilir tabii." dedi Amy sırıtarak.
"Gülümseyim.Çekiyoruum." diye bağırdı.
Ben hiçbir şey yokmuş gibi sırıtırken Demi öcü görmüş bebek gibi çıkmıştı.
"Waow.Harikasınız çocuklar.Neyse.Hadi ben gittim."
Demi ile başbaşa kalmıştık ve ben instagramda dolaşırken Demi subway surfers oynuyordu.
"Haha.Rekorunu geçtiim."
"Alkış kızıma.İşin aslına gelirsek,rekorumu kaç anahtar kullanarak geçtin?" dedim ciddiyetle.
"Sıfır."
"Yalan söyleme Demicik."
"Haponsekizşu."
"Ne?"
"Haponsekizşu."
"Düzgün söyle!"
"On sekiz tamam mı?On sekiz anahtar kullandım.Ama sen sonuca bak.Ben kazandıım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Peşinden...
FanfictionRüzgardan uçuşan saçlarımı kulağımın arkasına attım ve girişteki krem rengi sürmeli kapıyı sola doğra sürükledim.İçeri girdiğimde ilk gözüme çarpan şey turkuaz rengindeki desenli duvara asılan renkli tablolardı.Sonra ise bu rengarek tablolar,yerini...