"Jisoo unni hareketi yanlış yaptın. Kolunu biraz daha kaldırmalısın!"
Lisa'nın dediğini yapıp kolumu dahada kaldırdığımda gülümsemiş ve devam etmişti. İkimiz birlikte pratik yapmak için kalmış ve Lisa'dan yardım alarak dansımı geliştirmeye çalışıyordum. Müziği kapattığında yorgunlukla kendimi yere bırakmış ve uzanmıştım. Lisa da yanıma uzanmış ve ellerini yukarı kaldırıp sallamıştı.
"Bugünlerde çok dalgınsın. Bir şey mi oldu unni?"
Dirseğimi yere koyup ona dönmüştüm. Yüzündeki saçları çekip gülümsedim.
"Her zamanki gibi..."
"Taehyung mu yazıyor yine? PD-nim ile konuşalım!"
"Şuan Rose'nin solosu için uğraşıyorlar birden bunu atamam ortaya Lisa."
Yanaklarını şişirip doğrulmuş ve ellerini önünde birleştirip oturmuştu. Kambur olmuş gibi oturduğu için belinden ittirip düzelmesini sağlamış ve oturmuştum.
"Solo yayınlandıktan sonra konuşurum. Hem Taehyung şuanda o kadar uğraşmıyor."
Gülümsemeye çalışıp başını tamam anlamında sallamıştı ve bir bebek gibi kollarını bana sarmıştı.
"Yemek yiyelim mi?"
Başımı evet anlamında salladığımda gülümsemiş ve oturduğu yerden hızla kalkmıştı. Elimi uzatıp benide kaldırması için beklediğimde hızla çekmiş ve heyecanla ellerini birbirine çarpmıştı.
"Ne yesek!?"
Eşyalarımı toplayıp onun arkasından çıkmış ve lambayı söndürmüştüm.
"Tteokbokki?"
"Eveet!"
Çocuk gibi ses çıkarıp beni onayladığında gülümsemiş ve asansöre binmiştik. Aşağı katın numarasına bastığımda aynadan kendisine bakıp kahküllerini düzeltmişti. Aşağı indiğimizde gördüğümüz çalışanlara selam vermiş ve şirketten çıkmıştık. Her zaman yemek yediğimiz yere doğru yürürken yanımızdan geçen araba az kalsın Lisa'ya çarpacakken hızla Lisa'yı çekip uzaklaştırmıştım. Lisa korku ile ne olduğunu anlamaya çalışırken ben uzaklaşan arabanın arkasından bakmıştım. Tekrar Lisa'ya döndüğümde onunda arabanın peşinden baktığını görmüştüm.
"İyi misin Lisa-ya?"
Evet dediğinde azda olsa rahatlamış ve koluna girerek yürümeye devam etmiştim. İçeri girdiğimizde maskelerimizi çıkarmadan köşeye oturmuştuk. Garson gelip siparişlerimizi almış ve hazırlamak için yanımızdan ayrılmıştı.
"Hiç kimse araba sürerken bu kadar dikkatsiz olmamalı!"
Lisa sinirle konuşurken başımı evet anlamında sallamış ve sinirle yumruğumu sıkmıştım. Ortam iyice gerilince biraz yumuşatmak amacıyla gülmüş ve elini tutmuştum.
"Boşverelim! Dikkatsiz sürücülerden birisi işte! Hem ben senin kurtarıcın olup seni çekip aldım gördün mü!?"
Gülmüş ve başını evet anlamında sallamıştı. Moralinin yerine geldiğini görünce gülümsemiş ve etrafa bakınmıştım. Gözlerime takılan, şapkası ile yüzünü kapatıp bizim olduğumuz tarafa bakan birisini gördüğümde kaşlarım çatılmıştı. Hızla ayağa kalktığımda Lisa'nın seslerini görmezden gelmiş ve bizi izleyen kişinin yanına gidip şapkasını kaldırmıştım. Orta yaşlardaki adam şaşkınlıkla bana bakarken Taehyung olduğunu düşünüp kabaca davrandığım için kendimden utanmış ve özür dileyip eğilmiştim. Adam sinirle şapkasını elimden almış ve yemeğini yemeye devam etmişti. Utançla yerime geçtiğimde Lisa gülmemek için dudaklarını birbirine bastırmış sonra sesini düzeltmek için öksürüp konuşmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
If You Leave Me Now
FanfictionKTaehyung İmkansızı oynaman seni dahada çekici yapıyor. Kameralara göstermediğin yanını bana gösterdiğin için kendimi özel hissediyorum~ Jisoo Evet Taehyung. Bu nefret sana özel.