Media:Güneş Gürsoy
Şarkıyı dinleyin canlarım :*Ağlamayı kestiğimde ense kökümden bir ağrının yükseldiğini hisettim ve kaşlarımı çattım.Hastalanıyor muydum? Egemen gözlerini kısmış ve suratıma bakarken soğuğu iliklerimde hissediyordum.Yağmur yüzünden ıslanan kıyafetlerim sayesinde esen rüzgarı her hücremde hissediyordum.Ayrıca ıslak saçlarım omzuma dökülürken hasta olacağımın imzası gibiydiler.Egemene öfkeliydim.Ona duyduğum öfke o kadar büyüktü ki hissettiğim onca acıyı silip götürüyordu sanki.Umrumda değil demişti.Kaşlarımı çattığımda kalbimin üzerinde tarifini veremediğim bir ağrıya sebep oldu.Ayrıca duyduğum öfke sadece bu değildi.
Sinir hücrelerim algılayamadığım bir hızla vücuduma yayılırken suratımı buruşturdum.Ona kızma hakkım var mıydı?
Hayır.Ama bu benim ona sempati duyacağım anlamına gelmiyordu.Kaşlarım biraz daha çatıldı.Sinirle arkamı dönüp kulübeye gitmek için yürürken arkamdan geldiğini hissediyordum.Koşarken kulübenin kapısını açık bırakmıştım ve içerisi de dışarısı kadar soğuktu.Dişlerimi birbirine bastırdım ve ıslak kıyafetlerimle birlikte koltuğa oturdum.
Egemen içeri girmemişti.Sinirle homurdandım.
"Geberse bile dönüp bakmayacağım."Kollarımı etrafıma doladım ve dişlerimi birbirine bastırdım.Gözlerimle odayı tararken sıcak tutacak bir şeyler arıyordum.Ama yatağın üstündeki yorgandan başka bir şey yoktu.İyice sinirlenmiştim.Şuan her şeye sinirliydim.Hatta odada sıcak tutacak bir şey yok diye burayı dağıtabilirdim.Gözlerimi kapadım ve derin bir nefes aldım.O sırada kulübenin kapısı açıldı kapandı ve odayı Egemenin nefesleri doldurdu.Gözlerimi açtım ve ona baktım.
Topladığı odunları şömineye atarken ellerini arada birbirine sürtüyordu ve düşünceli görünüyordu.Odunları attıktan sonra bana baktı.
"Birazdan oda ısınır."Dedi hala düşünceli çıkan bir sesle.O kafasında dönen düşünceleri öylesine merak ediyordum ki.Ama sırf inadımdan ona soru sormayacaktım.
"İyi."Dedim terslenerek.Bana garip garip baksa da ses çıkarmadı.Onun da üzeri ıslaktı ve burada gerçekten ne yapacağımızı bilmiyordum.Birden kazağını çıkarmaya başladığında gözlerimi büyüttüm.
"Ne yapıyorsun?"Diye cırladım ve anında ayağa kalkıp arkamı döndüm.Soyunan o ama utanan benim!
"O ıslak kazakla durmayacağım ve sırf senin keyfin yüzünden giymeyeceğim."Dedi arkamdan düz bir sesle.Dişlerimi birbirine bastırdım,gerçekten sinirlerimi bozuyordu.Arkama döndüm ve kaslı vücuduna bakmamaya çalışarak gözlerine sinirle baktım.
"Pisliksin."Dedim yine aynı öfkeyle.Çıkardığı kazağı kafama fırlattığında kısa çaplı bir şok geçirdim.Sinir hücreleri vücudumu ele geçirirken dişlerimi birbirine bastırdım.Kafama attığı kazağı ona geri atarken öfkeyle homurdanmaya başlamıştım.Ona fırlattığım kazağı yerden aldığında,ağır adımlarla bana yaklaşıp tam önümde durdu.Boy farkımız olduğu için başımı hafifçe kaldırdım ve ateş saçan gözlerimle suratını inceledim.
"Sen de soyunacaksın."Dedi yalın bir nefesle.Anında gözlerimi büyüttüm ve alayla güldüm.
"Hadi canım! Sırf sen istedin diye soyunacağım?"Savaşmaya hazır olduğumu gözlerime imzalarken kollarımı göğsümde birleştirmiştim.Elinde duran kazağı yere attı ve siyah gözleriyle ona karşı çıkan suratımı inceledi.
"Hasta olup gebermek mi istiyorsun?"Dedi tek nefeste.Kafamda namlunun soğukluğunu hissederken umrunda olmadığını söyleyen adam şimdi karşıma geçmiş bunları söylüyordu.Cidden gözlerim yaşaracaktı!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BELA
ChickLitKaranlığın içinde yalnız yaşayan bir kız.Karanlığın onu beslediğini sanan bir zavallı.Annesinin ölümünden sonra bütün kapılarını kilitlemiş,kalın duvarlar örmüş ve o duvarların karanlık bir köşesine sinmiş zavallı, sevgiye muhtaç bir kız.Kızı karanl...