3.5

8.3K 737 1.4K
                                    

Bir önceki bölüme, beş günde 520 oy geldi neredeyse.  Hepinize sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum, keyifli okumalar bebeklerim. Bu arada 80k okunduk,
darısı 100'lerin başına ♥️♥️

Eva.

İlginç bir histi.

Erken uyanma alışkanlığıma devam ettiğim günün sabahında, yine Jungkook'un kolları arasındaydım.

Bir daha böyle bir güne uyanabileceğimi düşünmezken üstelik.

Gece onu sorgulayacak pek bir vaktim olmamıştı, gözlerimi de zorla açık tutabilmiştim zaten. Şimdi ise ondan daha erken kalkmış, huzurla uyuyan halini izliyordum.

İnsanları izlemeyi genelde severdim fakat böylesi ilk defa başıma geliyordu; gözleri kapalı ve benim ona baktığımı göremeyecek birinin uykudaki haline sıkılmadan tanıklık ediyordum. Neredeyse yarım saattir.

Başkasıyla birlikte olması ya da tam aksi şekilde davranması umurumda değildi, sonuçta hiçbir olay çıkmadan yanıma ulaşabilmişti. Bilinçsiz davranmış olsa da sözde evliliğimizin süresini uzatmıştı ve onu yanımda görene kadar bu süreyi uzatmak istediğimi fark bile  etmemiştim.

Kendime itiraf etmekte zorlansam da onda ilgimi çeken bir şeyler vardı. 

Yalanların üstüne kurulu bir ilişki içerisindeydik, her hareketimize dikkat etmemiz gerekiyordu ve bu durum; inanılmaz hoşuma gidiyordu. Bana yaşattığı heyecan muhteşemdi. Tehlike arttıkça, onu kafamda konumlandırdığım köşe daha da sağlamlaşıyordu. Şimdi bile o kadar kuvvetliydi ki yıkacak gücü kendimde bulamayabilirdim.

Huzurla uyuyan Jungkook'un yanağından çenesine doğru işaret parmağımı sürttüm, huylandığı için burnunda kırışıklıklar oluşmuştu. Kuruyan dudaklarını ıslatıp elini burnunun uç kısmına götürdü ve saniyeler sonra da ifadesini eski huzurlu haline geri getirdi.

Suratını daha rahat görebilmek için biraz daha doğruldum ve sırıtarak dudaklarına ufak bir öpücük bıraktım. Hiçbir tepki vermeden uyumaya devam ettiği sırada, dilimi kullanıp dudaklarının ıslanmasını sağladım.

Göğsündeki elim aşağıya doğru kaymaya başlayınca, Jungkook'un suratı bariz bir değişikliğe uğradı. Kaşlarını çattı, derince solumaya devam etti ve belime yerleşmiş koluyla beni daha sıkı sarmaya başladı. 

Dudaklarından uzaklaştığımda mırıldandı ve beklemediğim bir şekilde daha hızlı solumaya başladı. Surat ifadesi giderek farklı bir hal alınca, düşen jetonumla birlikte gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım.

Rüya ve gerçek hayatın birleştiği o durumların başıma çokça gelmişliği vardı. Gerçekte uyuşan kolumun, rüyamda koptuğunu gördüğüm bile olmuşta ama böylesine ilk defa denk geliyordum.

Bu nefes alışverişine ve suratının aldığı şekle bakılırsa dokunuşlarım yüzünden kendini heyecan verici bir rüya içinde bulmuş olmalıydı. Halbuki sadece uyurken onu öpmek istemiştim, hepsi buydu.

Dudaklarına tekrar kendiminkileri bastırdım, geri çekilip göğsüne yattığımda bedenine iyice sokulduğumu söyleyebilirdim. Bilerek boynuna yakın bir yerde solumaya devam ediyordum ve ara ara tenine ufak öpücükler bırakıyordum.

Lykke JJKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin