01.10.2016
sevgili günlük, çok sevgili annem ve çok sevgili babam,
bugün emreyle annemlerin mezarına gittik. birkaç çicek bıraktık ve tekrar eve geldik. uzun süredir, hatta yaklaşık 7 senedir yazmıyordum. bu 7 sene içerisinde o kadar çok şey oldu ki hepsini anlatabilir miyim bilmiyorum.
tam 2 sene 1 gün önce annem kalp krizinden vefat etti. hayatımın çöküşünü yaşadım. cidden acayip zor bir 2 sene geçirdim. teyzem olmasaydı muhtemelen benimde mezarım annemlerin yanına dikilecekti.
şuan bana bakıyor ve arada memleketine dönüyor. çoğunlukla burada. ona anne demeye başladım. o kadar yalnız hissediyorum ki kendimi, annemin yerini asla tutamayacak olsa bile ona anne demek istiyorum. anne kelimesini özlemişim.
arkadaşlarım yok çevremde, anlayabilecek kimse yok. bir tek emre biliyor halimi.
sigaraya başladım 4 sene önce. başladığım gün gök gürültülü bir yağmur başladı. babam halime üzülmüş olmalı. kendimi babam gelicek diye kandırırken annemi verdim topraklara.
kaç gece ağladım bilmiyorum, çökmüş durumdayım. bir şey yiyemiyorum, bir şey içemiyorum. odamdan çıkmaya halim yok. sadece bütün gün yatıyorum. bugün güç buldum kendimde, kalktım ve balkona çıktım, işte derdimi sana yanıyorum. biraz iyi geldi sanırım.
sınavlar başlamak üzere. okula doğru düzgün gitmedim, ece diye bir kızdan notları alıyorum. bu arada üniversite 1. sınıfa başladım, psikoloji bölümü okuyorum.
evet, koca adam oldum baba. ilkokula başladığımda duygulandığını hatırlıyorum. yani annem öyle derdi.
sizi çok özlüyorum...
hâlâ yıldızlara sesleniyorum. bu sefer ikiniz adına. umarım duyuyorsunuzdur. sizi seviyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝗰𝗶𝗴𝗮𝗿𝗲𝘁 ༆𝗽𝗼𝗿𝗴𝗼𝗹𝗮
Fanfictiongittiği yazlık evinin karşısında, oldukça yakışıklı bir çocuk oturuyordu. her gece aynı saatlerde balkona çıkıyor, sigarasıyla birlikte siyah defterine bir şeyler yazıyordu. hürkan ise onun balkona çıktığı saatleri yakalayıp, mutfak penceresinden on...