Bir Nefesin Sıcaklığı

150 9 2
                                    

Yol boyunca Mira ile sohbet etmiştik. Hafta sonu olmasına rağmen otobüs çok kalabalık değildi. Yaklaşık kırk dakika süren yolculuğumuz alışveriş merkezinin önünde son bulmuştu. Ben daha ne olduğunu anlamadan Mira ve Hazan kollarıma girmişti. Beni içeri sürüklerlerken başımı geriden gelenlere çevirip yardım ister gibi baksam da bir işe yaramamıştı. İçeri girdikten sonra kızlar iki yanımdan sohbet etmeye başlamıştı. Mira ve Hazan bir kaç saniye sessizlikten sonra birbirlerine bakmış ve başlarını evet anlamında sallamışlardı. 


'' Beni korkutuyorsunuz. ''

' Şşhh korkma. '

'' Demesi kolay. ''


İlk mağazaya girdiğimizde ben direk sweatshirtlere yönelmiştim ki kızlar tarafından
başka yöne çekilmiştim. 


' Oraya da bakarız ama şimdi önceliğimiz başka. '


Gözlerimi devirip onlara uyum sağladım. Üzerime bir şeyler tutup duruyorlardı. En sonunda beni kabinlerden birine itip kucağıma ellerindeki kıyafetleri verdiler.


'' Hadi ama bunların hepsini denersem şuracıkta ruhumu teslim ederim. ''

' Hadi hadi, biz bekliyoruz. '

Elime geçirdiğim ilk kombin açık mavi gömlek, koyu gri süveter ve koyu mavi bir kottu. Giydikten sonra kabinden çıkmıştım. Aslında gayet güzel olmuştu. Beğenmiştim. Kızlar da beğenmiş olacak ki beni tekrar içeri gönderdiler. Sırasıyla kıyafetleri giymiş ve on kombinden altı tanesinden olumlu onay alınca ödemeyi yapıp mağazadan çıkmıştık. Diğerleri ile karşılaşınca ellerindeki çantaları gördük. Biz daha bir mağazaya girmiştik ama onlar çoktan üçüncüden çıkıyorlarmış. Toprağın elinde iki tane çanta görünce ne aldığını merak etmiştim. Kısa bir sohbet ardından ani bir karar ile ikili gruplar halinde yollarımız yine ayrılmıştı. Sorun şu ki Mira-Doruk, Hazan-Barış ve Toprak-Yağmur olarak ayrılmıştık. Biz olayın şokunu atlatana kadar diğerleri çoktan gitmişti. Toprak bir elinde montunu diğer elinde ise çantalarını tutuyordu. Benim elimdekilere bakıp


' Neler aldın? '

'' Sen ne aldığını söylersen ben de söylerim. ''

' O zaman şöyle yapalım, bir mağazaya girelim ve kafamıza göre takılalım. Ne dersin? '

'' Benimle dolaşmak istemiyorsan sorun değil. ''


Arkamı dönüp ilerleyeceğim sırada bileğimden tutmuştu.


' Öyle bir şeyi kastetmemiştim. Hadi şuradaki mağazaya girelim. '


Dediği şey üzerine bileğimi bırakmadan bu sefer de Toprak beni mağazaya sürüklemeye başlamıştı. Mağazaya girdiğimizde hala bileğimi tutuyordu. 


'' Tamam gitmeyeceğim ama kendime bir şeyler bakabilmem için beni bırakman gerek. ''

' Mağazadan bensiz ayrılmadığın sürece neden olmasın. '


Ona göz devirip mağazada dolaşmaya başladım. Birkaç dakika bakındıktan sonra bir tane elbisem denemeye karar verdim. Kabinden çıktığımda üzerimdeki gömlekten elbiseye bakarken aynada, arkamda duran Toprak ile göz göze geldim. Şaşkın bir şekilde arkamı döndüğümde onun da bana aynı şekilde baktığını gördüm. Toprağın üzerinde siyah kot üzerinde benim giydiğim elbisenin gömlek versiyonu vardı.

GECEYE DOKUNMAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin