İyi okumalar✨
Medya; Coldplay - Hymn for The Weekend ft. Beyoncé🎼
Gözlerime giren güneş ışınlarını engellemek istercesine elimi kaldırıp gözlerime siper ettiğimde, parmağımda ışıl ışıl parlayan yüzük dikkatimi çekti. Son zamanlarda yaşadığım duygular beni peri masalı kahramanı gibi hissettiriyordu. Nasıl tahmin edebilirdim ki tüm bu yaşananları? Her şey çok hızlı gerçekleşmişti Jungkook'la ilk karşılaştığımız günden beri.
Bütün bu olanlara karşı içimde ufacık bir pişmanlık kırıntısı dahi yoktu. Kendimi, hangi koşulda ya da durumda olursam olayım Jungkook'a kolayca teslim edebilecek gibiyim. Belki de bu bir hata ancak ona fazlasıyla güveniyorum. İçimdeki herkese karşı temkinli olan omega, Jungkook'a gelince sonsuz bir güvenle doluyordu.
Sanki içimizdeki kurtlarımız bile birbirini çok iyi tanıyorlarmış gibi... Kafamı utançla yastıklara gömdüm. Ne zaman, Jungkook'u düşünsem içimdeki heyecan katlanarak artıyor ve yüzeye utancımla birlikte çıkıyordu.
Fazla hareket etmiş olacağım ki, yanımda uyuyan miniğimin kıpırdanıp uyanmasına sebep olmuştum.
"Şiminn dünaydın"
"Günaydın bebeğim" eğilip yanağına minik bir öpücük kondurmuştum.
Dün Jungkook'un teklifi konusunu konuşmayı, Hyun sayesinde atlatmıştım ancak bu sabah kaçışım yoktu.
Günlük rutinlerimi tamamlayıp, okul için olan hazırlığımı yaptım, daha sonrasında kucağımda Hyun ile birlikte aşağı indik. Masadaki yerime geçtiğimde, Hyun'un benden ayrılası yoktu hâlâ kucağımdan inmemişti.
"Günaydın herkese" dedim ve elime hemen çubuklarımı alıp lapadan koca bir lokma aldım, Hyun'a da onun için hazırlanan dilimlenmiş yumurtadan yedirdim. Üstümdeki bakışları hissedince kafamı yemekten kaldırdım.
Jin hyung ve ikizler haricinde herkes bana ve parmağımdaki yüzüğe bakıyorlardı. Babam, elindeki çubukları bıraktı, dirseklerini masaya dayayıp parmaklarını birleştirdi. İşte bu hareket ciddi bir konuşma yapacağının alametiydi.
"Dün, bize sadece evlilik teklifinden bahsetmiştin Jimin, ancak yapılan teklife karşı cevabını vermişsin gibi görünüyor."
"Jimin, canım seni kabul etmen için zorladı mı? Kabul etmek zorunda değilsin. Hadi söyle bana, eğer seni zorladıysa kafasını kopartırım onun ben."
Namjoon hyung, hızlı hızlı konuştuğunda ne diyeceğimi şaşırmıştım. Bu sırada devreye giren Jin hyunga minnet dolu gözlerle baktım.
"Namjoon, çocuğu rahat bıraksan anlatacak zaten ama lütfen kelimelerini dikkatli seç. Hyun yine ağlamaya başlarsa onu sakinleştirme işini sen devir alırısın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Shadow Of Darkness [M]
FanfictionLa perla del Capo. (Patronun İncisi) Mia bella moglie, nessuno può toccarti finché sei con me. (Benim güzel eşim, benimle olduğun sürece sana kimse dokunamaz.) -Jeon Jungkook