11 bölüm.

11.5K 208 15
                                    


    İyi okumalar..........

   Küçük adama bir kalp koyalım mı ?

    ❤❤❤❤

         Şu anda bütün dertlerimi unutmuş , yanımdaki küçük adamla güzel bir alışveriş yapıyordum.
  Gözlerim onun bütün mimiklerine odaklanmışken ilk kez böyle parladığını gördüm kahvelerinin.

    Gözlerinin nereye daldığına baktığımda içim acıdı.
  Yüzüme küçük bir gülümseme yerleştirip onu çekiştirdim.
Şaşkınca bana bakarken  sonunda pastaların olduğu yere gelmiştik.
   Gözlerim pastaları tararken biri gözüme çok güzel göründü.

   Gözlerim pastaları tararken biri gözüme çok güzel göründü

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

   çok güzel bir çıkolatalı pastaydı.
  Merakla küçük adama döndüğümde gülümsedi.
Oda sevmişti pastayı.
   Sonunda alışverişimiz bitince  evin önüne gelmiştik.
  Anahtarla kapıyı açacakken kapı çoktan açılmıştı.
    Kaşlarımı çatıp kapıyı açan kişiye baktım.
  Ama görür görmez heyecan basmıştı içimi.
  Alfa ilk bana baktı sonra yanımdaki Doruğa.

    "Bu velet kim ?" Kabaca sorduğu soru beni sinirlendirmişti.
   Bu adam hiç kibar olmazmıydı ya.

   "Birincisi evimde ne arıyorsun ?
İkincisi onun adı Doruk velet değil."

   Söylediklerimle yüzünde alaylı bir gülümseme oluştu.
 
    Gözlerim dudaklarına kayarken gülüşü solmuştu.
  Bakışlarımı utançla çekip doruğun elini tuttum.
Beraber eve girerken ilk olarak mutfağa bıraktım aldıklarımızı.

   Salona geçtiğimde bütün kadro burdaydı.
   Her kesin bakışları ilk önce bana değinmiş sonra doruğa dönmüştü.
Utanan doruk hemen saklanmıştı arkama.
 
  "Ela nasılsın şimdi ?
Yanındaki çocuk ta kim böyle ?"
Elifin sorusuyla bakışlarım abime kaydı.
Oda bakıyordu bana ama gözlerinde o kadar duygu vardı ki hepsini anlamakta zorluk çektim bir anda.
  
  "İyiyim.
   Elif sonra konuşsak olurmu ?
  Şu an abimle konuşmamız gerek." Söylediklerime karşı anlayışla gülümsedi.
   Gözlerim diğerlerine kayarken hepsi ayaklanmıştı.
    Onlar bir şey söylemeden giderken bir tek bora konuşmuştu.
  
   "Sen ne zaman istersen çağır beni.
  Sararım bütün yaralarını." Yüzüme ufak bir gülümseme yerleştirip başımla onayladım onu.
 
   Hepsi giderken bakışlarım yanımda duran gergin doruğa deyindi.
  Onu rahatlatmak için elini tutup mutfağa yönelttim.
   Bana merakla bakarken gülümsedim.

     "Doruk ben içerideki abiyle bir konuşup geliyorum.
  Senin için de bir dilim pasta kesicem.
  Onu ye ben gelinceye kadar.
Sonra beraber yemek yaparız."

  "Berabermi ?" Masumca sorduğu soru içimi acıttı.
En ufak bir şeyde bile mutlu oluyordu.

   "Evet canım beraber." Bir dilim pastayı kesip önüne bıraktım.
  İştahla pastaya bakınca gülümsedim.
Aldığım meyve suyundan da bir bardak doldurup önüne bıraktım.
   O pastasını yemeye koyulurken bende   salona geçtim.
  Abim koltuğa oturmuş kafasını elleri arasına almıştı.
      Yanına kadar gidip karşısında ki tekli koltukta oturdum.
Ayak seslerimle kafasını kaldırmıştı zaten oda.

   "Seninle ne konuşacağımı merak ediyorsun dur herhalde ?" İfadesiz çıkan sesim bana bile yabanvı gelirken mimiklerini inceledim.
  Anlamak ister gibi bakıyordu gözlerime.

    "Bak ben çok zor zamanlar geçirdim.
  Hiç birinde de sen yoktun yanımda.
Bundan sonra da olma zaten.
  Senden tek ricam bir birimizden ola bildiğince uzak duralım."

   Söylediklerimle koyulaşan gözleri sinirlendiğinin habercisiydi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

   Söylediklerimle koyulaşan gözleri sinirlendiğinin habercisiydi.
  Sinirden yumruk olmuş ellerini biraz daha sıkıp ayağa kalktı.
Refleks olarak bende ayaklandım.

   Sinirden kasılan çenesiyle konuştu.

   "Sen neye karar verirsen ver.
  Umrumda bile değil.
  Ama şunu unutma ben seni daha yeni buldum.
Ve bir daha kaybetmeye niyetim yok.
Evet bir hata yapmış olabilirim.
Ama bunu telafi etmek için elimden geleni yaparım.
  Ve inan bana beni abin olarak görmeye başladığında her şeyi unutucaz."

  Uzun konuşmasıyla yutkundum.
  Ben istiyormuydum peki unutmayı.
  Her şeye yeniden başlamayı.
Belki...   Ama bu zaman alacaktı.
Uzun bir zaman.


     Umarım beğenmişsinizdir?

   Sizce barışsınlarmı?

  ÖLÜME TUTKUN DÜŞLER (VİRAN)+18 (DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin