I love you

267 21 9
                                    

Onun mavileride eskisi gibi değildi patlamıyordu sanki ağlıyormuş ama göz yaşı akmıyormuş gibiydi.

Beni hala görmemişti çünkü göz göze gelmemek için kafamı öne eğmiştim.

Louis~
Sırf kafamı dağıtmak için Ed'in çağırdığı yere gelmiştim birkaç arkadaşınında olacağını söylediğinde her ne kadar yanlız kalmak ve Harry'yi öylece bıraktığım için kendime acı çektirmek istesemde beynimdeki düşüncelere dayanamayıp kabuk etmiş.Yanlız kalmak istemiyordum, Harry'yle olmak istiyordum ama onu incitmek isteyeceğim son şey bile değildi ve ben kendime güvenmiyordum.

İçeri girdiğimde Ed heyecanla yanıma gelmişti, kollarını boynuma sardığında alkol kokusunu alabiliyordum, Tanrım sarhoş mu olmuştu, bu da soru mu! Evet kör kütük sarhoş olmuş.

Ed'i sonunda kendimden ayırıp oturdukları masaya doğru ilerledim, Bir kaç kişi vardı ve birde kıvırcık saçlı bir çocuk, kafasını kaldırdığından yüzünü görmemiştim ama kıvırcıkları bana Harry'yi anımsatıyordu.

Tek boş yer kıvırcık saçlının yanıydı ve yanına oturduğum anda kokuyu almamla gözlerim dolmuştu. Bu oydu, Harry.

Kokusunu bile o kadar özlemiştim ki bir süre sadece orada durup kokusunu içime çekmek istedim ama yapamadım, eğer kalırsam ona bir açıklama yapmam gerekecekti ve ben buna hazır değildim.

Oturduğum gibi kalkmak için doğruldum ve tam o sırada kafasını hızla bana çevirdi.Yeşilleri mavilerimi buldu yine, zamanı ve başka hiç bir şeyi umursamadan yeşiller mavilere kavuştu sonunda.
Gözümü gözlerinden ayırmadan konuştum.

"Ben gitsem iyi olacak"

Gözleri 'gitme' diye haykırıyordu, bende istemiyordum ki, ama onu üzerdim ben.

"Nereye hiç bi yere gidemezsin tommo"Dedi Ed bağırarak.

"Üzgünüm bi işim çıktı" yalandı ve Harry'de biliyordu.

"Üzgünüm Tommo bu gece bize aitsin" demesiyle kolumdan tutarak beni sandalyeye oturtamadı bir oldu.Ed'e sinir oluyordum ama kalbim ona minnettardı sanki. İkiye bölünmüştüm mantığım ve beynim gitmemi söylerken kalbim aynı onun gözleri gibi 'kal' diye haykırıyordu.

Ed'in söyledikleriyle bir seçim hakkımın olmadığını anlamıştım.Kalacaktım...

Ed beni arkadaşlarıyla tanıştırmıştı ve tabi Harry'ylede, tabi bilmiyorlardı Kİ bizim tanıştığımızı.Elimi uzattığımda yüzüme bakmadan elimi tutmuştu, birdaha hiç bırakmamak istememiştim, biliyordum o'da istemiyordu ama ikimizde ayırdık ellerimizi.

Herkes gülüyor, eğleniyor ve dans ediyordu ama biz, ben ve Harry sadece başımız önde, içkilerimiz içip ellerimizle oynuyorduk sessizce. Ne onun nede benim diyecek çok şeyimiz ama hiç birşeyimiz yoktu.
İkimizde konuşmaya ve sessizliği bozmaya cesaret edememiştik.Ama biliyordum o konulmak istiyordu, bana attığı onca mesajdan sonra susmasıda beni parçalıyordu, istemiyordum beni unutmasını, yada boşvermesini ama onu bunu yapmaya benim zorla ış olmam dahada paramparça ediyordu kalbimi.

Dayanamayıp yerimden kalktım ve tuvalete doğru yöneldim.

"Nereyee" diye seslendi Ed.

Arkamı dönmeden "tuvalete" dedim ve hızlı adımlarla lavaboya ilerledim.

İçeri girdiğimde kabinlerde yiyişen bir çift ve tuvalete kusan insanlar gördüm gerçektende pek boş bi görüntü değildi, lavaboya gidip yüzümü yıkadım ve kendime gelmeye çalıştım.Aynadaki yansamama her baktığımda Troy geliyordu aklıma ve ondan bir kere daha nefret ediyordum.

G-A-Y club// larry stylinsonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin