"Bugün burada kalmama izin verdiğiniz için teşekkür ederim, Bay ve Bayan Braus." Diyerek önlerinde saygıdan eğilmişti Mikasa.
"Ah ne demek! Burası seninde evin sayılır Mikasa, rahatına bak lütfen." Demişti Bayan Braus.
"Anne, hangi yemekleri yaptın?" Diye sordu Sasha." Karnım zil çalıyor, bilirsiniz aç ayı oynamıyor."
"Ama bu ayı hep aç zaten." Diye mırıldandı Mikasa.
"Seni duydum!" Demişti Sasha, gözlerini kısarak Mikasa'ya bakarak." Napiyim, panik beni yemek yemeğe sürüklüyor..."
"Gohan ve Miso çorbası hazırladım. İyi ki yemek ayırmayan bir kızım var, çok memnunum bu durumdan." Demişti Bayan Braus, nedensizce duygulanmıştı.
"Mükemmel!"
"Biz masayı kurarız, lütfen siz oturun." Dedi Mikasa." Hemen halledeceğiz."
"Olur mu öyle? Hemen hallederim ben. Misafirsin sen."
"Lütfen, az evvel kendimi evimde hissetmemi söylemiştiniz."
"Bu kızın yetiştirilme tarzı aşırı hoşuma gidiyor, ne kadar hanımefendi!"
Başını Sasha'ya çevirdiğinde, tenceredeki yemeklere hayran hayran baktığını gördü.
"Bi de benimkine bak.."Mikasa buna gülmüştü.
Masayı kurup, yemeklerini yedikten sonra Sasha'nın odasına çıktılar. Bir kaç saate herkes yatmıştı.
"Pişt, Mikasa...uyudun mu?" Diye sordu Sasha, yattığı futonunda yan dönüp Mikasa'ya baktı.
"Hayır..." diye yanıtladı onu usulca Mikasa. Ellerini başının arkasında kenetleyip tavanı izliyordu.
"Harika, kalk hadi!" Futondan kalkıp, içerisine çocukluğundan kalma oyuncağını koymuştu.
Mikasa, yerinde doğrulup şaşkınca ona baktı.
"N'apıyorsun?""Kalk hadi kalk! Harika bir şey yaptım, bana teşekkür edeceksin."
"N'aptın?" Diye sordu merakla Mikasa.
Sasha, onun elinden tutup yataktan kaldırdı ve onun yatağına da diğer bebeğini koyarak yorganı örttü.
"Bu bir sürpriz, sonra teşekkür edersin." Demişti gülerek." Gel benimle. Ama önce terliklerini giyin."
Odasının camını açtı.
"N'apıyorsun, kafayı mı yedin!"
"Şu sakuranın üstüne atlayıp aşağıya ineceğiz, ilk defa mı yapıyoruz sanki?" Diye sordu Sasha. Camdan bedenini çıkarıp, evin yanındaki sakuraya atladı. Daha sonra Mikasa'ya döndü.
"Gel hadi, gel."Mikasa, iç çekerek terlikleri giyerek, Sasha'nın peşinden gitti.
Ağaçtan yere atlayıp, ellerini silkelediler.
"Ee, planın ne?"
"İşte bu!" Diyerek, Mikasa'nın omuzlarından tutup, arkasına döndürdü.
Mikasa, şaşkınca karşısındaki Eren'e bakıyordu."Yok artık..." diye fısıldadı." Sahiden mi?"
"Ta ta ta tam!" Demişti gülerek Sasha." İşte benim harika fikrim!"
"Sıkıntı yaratmaz, değil mi?" Diye sordu Eren, Sasha'ya." Umarım problem olmaz."
"Aman canım, sen de. Hallettim ben, takılmanıza bakın siz."
"Bir dakika," Sasha'ya döndü." E peki sen ne yapacaksın?" Diye sordu Mikasa.
"Ben de biraz sahile falan inerim, beni düşünmeyin. Seninle birlikte gelmeseydim, yakalansaydık tek suçlu sen olurdun. Suçu üstüme almak için buna ihtiyacım vardı."
"Sasha..."
"Hadi hadi, keyfinize bakın!" Demişti gülerek Sasha.
Başının arkasına yediği fiskeyle inledi Sasha ve başını ovuşturdu.
"N'oluyor ya?"
Arkasını döndüğünde Jean'ı görmüştü.
"Ah, Jean!" Diyip gülümsedi."Bu saatte tek dışarıda olmana izin verirmişim gibi... birlikte yürüyelim."
"Bu da benim sürprizim." Diyerek gülümsedi Eren." O zaman biz kaçıyoruz."
Mikasa'nın elini tutup sürüklemeye başladı."Nereye gidiyoruz?" Diye sordu Mikasa, hâla olayları pek kavrayabilmiş değildi.
Rüya görmediğine falan emin miydi acaba?"Sahilin öteki tarafına. Yalnız kalalım istedim." Demişti. Daha sonra durup, Mikasa'ya baktı.
"Yani senin içinde uygunsa?""Şey..." diye mırıldandı Mikasa." Zaten dışarı çıkmadım mı? Gerisinin pek önemi olacağını düşünüyorum."
"Değil mi? Ben de!" Diyerek gülümsemişti Eren ve yoluna devam etti.
"Elimi tutmaya devam mı edeceksin?" Diye sordu Mikasa, kızararak.
Başını hafifçe arkaya çevirip tutmuş olduğu eline bakmıştı Eren. Daha sonra ellerini kenetleyerek, daha da sıktı.
"Evet. Rahatsız olduysan söyleyebilirsin.""Hayır... olmadım."
"Sevindim..." daha çok kendi kendine konuşmuş gibiydi.
Sahile geldiklerinde, Eren, Mikasa'nın elini bırakarak kendini kumlara attı. Mikasa'da yanına oturmuştu.
"Peki bu fikir kimden çıktı?" Diye sordu Mikasa."Kimden olacak? Tabi ki çılgın Sasha'dan! Aslında sadece seni sormak için yazmıştım, ancak ortaya böyle bir fikir atınca dedim neden olmasın."
"Peki neden böyle bir şeye ihtiyaç duydun?" Diye sordu." Sabah ki itirafımı unutmuş olamazsın, kolay kolay etkisinden çıkacak gibi gözükmüyordun."
"Ck, çıkmadım zaten." Yattığı yerde doğrulup, bedenini Mikasa'ya doğru döndürdü." Hâla daha aklımda."
"Böyle şeyler yaparsan umutlanabirim Eren."
"Farkındayım."
Polarını üzerinden çıkartıp, Mikasa'nın omuzlarına koydu.
"Onun için yapıyorum zaten ben de."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
One More Change.||EreMika
Historia Corta"Sen onu benden alabilecek kadar güzelsin, ancak yalvarırım onu benden alma!"