12. Bölümü okumayı unutmayınnnh. Her bölümde uyarı yapayım çünkü okumayanlar oluyo.
-
Gözlerimi açtığımda sabahtı. Kacchanın kollarının arasına çıplak göğsüne yapışmış yatıyordum. Kollarını bana dolamış uyuyordu. Sonradan benim 942 köşeli jetonum düştü. Çıplaktım ve Kacchanın kollarının arasındaydım. Dün kızgınlıktaydım. Ve Kacchan beni.... Harika.
Neyseki kızgınlık bitmiştide kurtulmuştum. Ta ki aklıma dün söylediğim şey gelene kadar. Resmen gel beni sik demiştim adama. Ama çekeceğim tüm acılar bi bebişimin olmasına değerdi. Yani bebişimizin.
(Nedense "bebeğimiz" demeye utanıyorum bebiş daha güzel döfööföf)
Kafamı kaldırıp uyuyan yüze baktım. Keskin çene hatları, uzun kirpikleri ve pespembe dudaklarını izledim bir süre. Yakışıklı olabilirdi ama bi yandan çok şirindi. Hele ki uyurken ki hali. Kırmızı gözlerini inceledim. Yakut kadar kırmızı ve parlak-
Lan gözleri açık amk. Bu zamana kadar beni izliomuş.
Kafamı aşağı indirdim hızla. Utanmıştım. Yanaklarım yanıyodu. Ben kafamı onun göğsüne gömerken o kıkırdamış ve belimden tutarak beni daha çok kendisine yapıştırmıştı. Daha fazla yapıştırmasan hani bi yerlerin falan değiyo.
"Çok mu yakışıklıyım yoksa?" Kaşlarımı çatıp kafamı ona doğru kaldırdım. Ne demek istion şimdi sen. Açık konuş lan.
"Ne?"
"Sabahtan beri beni izliyosun ya onu diyorum. Çok mu güzelimde gözlerini alamadın?"
"KES SESİNİ." Anlının ortasınaki kemiğine parmağımla vurup arkamı döndüm. Ne sikime beni utandırıyodu ki. Ne olmuş yani izlediysem. Sevdiğim değil mi? Gerçi ben ona hala onu sevdiğimi söylemedim ama anlamıştır diye düşünüyorum.
Ben bunları düşünürken bi çift kol belime sarıldı. Ellerini karnımda bileştirmiş kafasını saçlarıma gömmüştü. "Karnın ağrıyor mu? İçine boşalmıştım.."
Söylediği şeyle hafif kızarırken kafamı salladım. "Hayır ağrımıyo." Hafifçe dairesel hareketle karnımı okşamaya başladı ve ben tekrar mayıştım. Kafamı boyun girintisine soktum. "Saçların gıdıklıyo. Pamuk gibiler."
"Biliyoruuum." Diyip kafamı daha çok boynuna sürttüm.
"Yapma. Kalkalım artık neredeyse öğle olmuş."
Ayağa kalktığında üstünde sadece donu vardı. Sırtından aşağıya doğru kızararak göz gezdirdim. Hayır yani insan yatmadan önce üstüne bişey giyer. Ama poposu.... Tanrım neler yaratıyosun böyle.
"K-kaccan bişey giysene ya niye öyle duruyosun." Ellerimi yüzüme kapatıp kızarıklığımı gizlemeye çalıştım. Allah belanı versin Kacchan.
"Bana diyene bak senin altında don bile yok." Diyip güldüğünde hızla gözlerimi açıp üstüme baktım. Harbi yoktu. Gün ışığı gibi ortadaydım. Hızla ellerimle kendimi kapattım.
"K-KACCAAHN N-NİYE SÖYLEMEDİN YA."
Yan tarafta duran gömleğimi alıp üstümü kapattım hızlıca. "Söyledim ya."
"Şimdi mi söylenir bu." yanıma gelip 50 kuruş isteyen kekolar gibi çöktü. Dirseğini dizine yaslayıp elini yanağına yasladı ve tapılası bir biçimde gülümseyerek bana baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
結婚 (KEKKON) // BAKUDEKU
FanficYanlarına geldi ve bir süre izledi ikisini. O an birbirlerine çok benzediklerini farketti. Tombul ve çilli yanakları vardı. Henüz olan bir tutam saçı ise kıvırcık olacağa benziyordu. Tekrar gülümsedi ve yanlarına uzandı. Diğer elinide o tuttu küçük...