Aşk 101 Hayal Et

Kemal "Yardım"

Kişi : Kemal Hoca x Fem!Reader 

Konu : Birkaç öğrenci okulun kazan katında mahsur kalmış ve Necdet, Kemal Hoca ve seni onlara bakmaya gönderiyor.

*Y/F/N: Arkadaşının adı*

-------------------------------------------------------------------

"Evet çocuklar zil çaldı çıkabilirsiniz !" 

Sonunda masandan kalktın ve üstünü düzelttin. Bugün öğrencilerle kitap okuma saati yapmıştınız. Tabii , onlar ne kadar okuyorlarsa. Sınıftan çıktın ve öğretmenler odasına doğru ilerledin. 2 yıldır bu okulda öğretmenlik yapıyordun.Genellikle pek arkadaşın yoktu, sadece fizik öğretmeni olan arkadaşın Y/F/N vardı. Onunla burada tanışmıştınız ve dürüst olmak gerekirse tek doğru düzgün insan olan oydu. Öğretmen topluluğu da genel de 40 yaşının üstündeki insanlardan oluştuğu için yaşına yakın birisi olduğu için sevinçliydin. 

Eh tabii başkaları da vardı mesela Merve , ama onu genellikle okula yeni gelen beden hocası Kemal'e yürümeye çalışırken görebilirdiniz. Bizle bile pek muhabbeti olmazdı. Kemal Hoca ise , bir garipti. 

Sonunda odaya vardığında masanın üstünden bir kahve doldurdun ve sandalyelerden birine oturdun. Öğretmenler okuldaki çocuklardan birkaçını konuşuyorlardı. Büyük ihtimalle okuldan atılması istenilen çocuklardı. Sen buna başından beri karşı çıkarken diğerleri onları istekle göndermek istiyorlardı. Özellikle de hiç haz etmediğin müdürünüz Necdet Hoca.

O sırada odaya okulun çalışkan öğrencilerinden Işık'ın girdiğini gördün.  "Y/N Hocam , gelebilir misiniz ?" dediğinde kafanı kaldırdın ve kahveni masaya koydun. Odadan çıktın ve Işık'ın yanına geldin " Ne söyleyecektin Işık'cım ?" dedin. Işık'ın yüzünde hafif endişeli ve heyecanlı bir ifade vardı. "Necdet Müdür beni gönderdi de galiba kazan dairesinde birkaç öğrenci kalmış onlara bakabilir misiniz diyecektim." dedi sonunda kibar bir şekilde gülümseyerek.

Bir tavana baktın ve gülümsedin " Tabii Işık'cım ben ilgilenirim , sen sınıfına git." dedin. Hay şimdi de bu çıkmıştı karşına ! 

Yavaşça merdivenlere doğru gittin ve aşağıya inmeye başladın. Okulun aşağı katı biraz soğuk ve karanlıktı. Genellikle sigara içmek isteyen öğretmenler kullandığı için hep bir duman kokusu olurdu. Bilmem kaç yıllık duvar boyaları yavaş yavaş çıkmaya başlamıştı. Garip bir hava vardı yani... Hatırladığın kadarıyla kazan dairesi çok da uzak sayılmazdı. Sonunda kapalı kapıya yaklaştığında birkaç ayak sesi duyuyor gibi oldun , karşındaki duvarın arkasından. Büyük ihtimalle ya yukardandı ya da sen hayal "duyuyordun." Tabii mümkünse.

Kapının yanına gittin ve hafif yaslanarak , büyük ihtimalle sıkışmıştı, açmaya çalıştın. Beklemediğin ise bir anda kolayca içeri girebilmen olmuştu. Ee kapıda bir şey yoktu ?

Odaya girdin ve ışığı açmaya çalıştın , şansına ışık bozuktu. Tek ışık kaynağı odanın yukarısındaki küçük pencereydi. Yavaşça depo gibi olan dairede ilerlemeye başladın. Açıkçası korku filmi seven ama aynı zamanda korkan birisi olarak içinden birkaç dua okumayı ihmal etmiyordun.

"Y/N ?" 

Bir anda duyduğun ses nedeniyle geri sıçradığında karşında Kemal Hoca'yı bulmayı beklemiyordun. Seni korkutmakla biraz utanmış gözüküyordu. "İyi misiniz ?" dedi eğilerek ve elini uzatarak. Başını salladın ve yavaşça elini tutarak kalktın. Tabii sen de utanmıştın. "İyiyim , siz de mi çocukları aramaya gelmiştiniz ?" dedin gözünü kaçırarak. "Evet de çocuk falan yoktu burada..." dedi. "Allah Allah , ikimizi niye gönderdi ki acaba Necdet Hoca ?" dedin. Onun da bir fikri yok gibiydi. "Ben de bilemiyorum , her yeri kontrol ettim." dedi düşünceyle. 

O sırada kapıya doğru ilerlediniz. Açık bıraktığın kapı kapanmıştı , Kemal hoca açmak için elini uzattı. Ama bir sorun vardı. Kapı bu sefer gerçekten sıkışmıştı. Kemal biraz daha zorladı. "Hah , mükemmel kapı sıkışmış." dedi ve çekildi.

Sen de biraz zorladın ama dediği gibi açılmıyordu. O sırada Kemal'i yere oturmuş olarak bulunca kafanı çevirdin. "Birisini arayabiliriz ...." dedin , elin çantana gitti. Tabii ki çantanı öğretmenler odasında bırakmıştın !

"Yok mu ?" dedi Kemal. Başını salladın ve yanına doğru gittin. "Galiba biraz oturacağız." dedin sen de çökerek. 

5 dakikalık uzun bir sessizlikten sonra Kemal sana döndü. "E siz 3 aya başka bir okula mı tayin oluyordunuz ?" dedi. "Evet , ailemin yanına gitmeyi düşünüyordum." dedin. Başını salladı , sanki hafif üzgün gibiydi. Garipti , Kemal için. 

"Geçen okula getirdiğiniz sizin köpeğiniz miydi ?" dedin muhabbet kurmaya çalışarak. "Ha evet , adı Alex.(ehehe) Bir Alman Kurdu kırması." dedi , kafanı salladın." Benim de bir tane Golden'Im var." dedin. "Onların bakımı nasıl oluyor baya hareketliler sanırsam." dedi. Evet , konuşma güzel gidiyordu. 

******

Sanırsam bir yarım saatlik muhabbetin sonunda kapının önünde birkaç ses duydunuz. Hızlıca ayağa kalktınız ve kapı açıldı. Bu okulun hademesiydi. "Kusura bakmayın hocam , birkaç öğrenci dedi burada kalmışsınız diye. Ben de hemen anahtarları aldım geldim." dedi size karşı. Aynı anda birbirinize baktınız , hangi öğrenciler burada olduğunuzu biliyordu ki ? Neyse , en azından çıkmıştınız.

Aslında içindeki küçücük bir ses biraz daha kalmayı istiyordu. Kafanı salladın ve hademenin arkasından çıktınız. Merdivenlere gelmişken Kemal'in sana döndüğünü gördün.

"Aslında gitmeden bir kahve içmek iyi olurdu." dediğinde gülümsedin ve cevapladın. "Olurdu."

--------------------------------

Hellooo ! Umarım beğenirsiniz ilk kez Kemal'le yazdım , eğer isterseniz Burcu Hoca da gelebilir.

Önerileriniz ve istekleriniz için buraya yazabilirsiniz

Xoxo Marvodite