Karanlık bir odaya geçelim ve şarkıyı belirttiğim yerde açalım<3
8.Bölüm: Ay ve Gece
"Birbirlerini tamamlar ama asla birlikte olamazlar.
Dünya biz birlikteyken dönmüyorsa o zaman bırakalım dönmesin.""Kızlar ben geldim!"
"Ne sen ciddi misin!"
"Sana mutluluklar. Ama benim ilgi alanım değil."Bu sesler ne? Gözlerimi zar zor açtım. Dün gece uyuduğum saat en fazla bir iki saattir. Hırkamı giydim. Aynaya bile bakmadan dağınık saçlarımla odamdan çıktım. Oturma odasına girdiğimde Fifi ve Melo, Ceren'in başına toplanmışlardı.
"Ne oluyor? Sesiniz odama kadar geliyordu." dedim bir yandan gözlerimi ovuşturarak.
Ceren elini kaldırdı ve parmağındaki tek taşı gösterdi. "Gerçekten mi?" sesim uykuya değil de yerini heyecana bırakmıştı.
"Ferit evlenme teklifi etti."
"Çok sevindim."
"Sonunda evleniyorsun. Ağlayacağım galiba." dedi Melo.
"Birileri yine negatif enerjisini etrafa bırakıyor anlaşılan." yüzümü Fifi'ye çevirdim.
"Hah bana bulaşmasan olmaz zaten. Ama haklıyım bir yıldır evlenme teklifi bekliyorsun. Ama beyefendi şimdi ediyor."
"Ailesiyle ilgili sorunları vardı. Bunu sen de biliyorsun Fifi." dedi Ceren ve arkasına döndü."Bana bak küstün mü?"
Ceren omuz silkti. Fifi yanına gidip, "İyi tamam şaka yaptım. Çok mutlu olacaksın." dedi.
"Figen gider misin?"
"Figen? Fifi'den Figen'e geçildi, bu iyi bir işaret değil." dedi Melo dehşete düşerek.
"Özür dilerim. Barıştık mı? Hadi be kızım."
"Barıştık.""Hadi kahvaltıya!" dedim mutfağa doğru yürürken.
Masaya çatal bıçakları dizmeye başla-
dım. Kızlar bana bir yandan sorgulayıcı gözlerle bakıyorlardı.
"Ne?"
"Nerelerdesin sen? Kaç gündür bizi aradığın yok. Unutulduk." dedi Fifi.
"Siz sanki çok aradınız."
"Ben Ferit'leydim."
"Ben de seradaki çiçeklerle uğraşıyor-
dum."
"Sen ne yapıyordun?" Fifi tekrar aynı soruyu bana yöneltti.
"Şirket çok yoğundu. Bir çiftin evini dekore ettik. Ha bir de yeni ortağım geldi. Neyse o kadar işi bir haftada yaptık zaten. Aşırı yorul-"
"Ne? Yeni ortak mı, kim, ne ara? Kadın mı erkek mi?" Melo art arda sorular sormaya başladı."Soruların bitti mi?"
"Anlat çabuk."
"Ya Levent Bey kanser hastasıymış. Şirkete de bir dostunun oğlu geldi işte."
"Adı ne?"
"Serkan Bolat."
"Ne? Türkiye'nin en iyi mimarlarından biriyle mi çalışıyorsun?" dedi Ceren hayrete düşerek.
"Çok sağ ol (!) Biz zaten neyiz ki?"
"Yalnız adam çok yakışıklı." dedi Melo ve anında yüzümü ona çevirdim."Onu hep dergilerde görürdüm. Taş mübarek. Bu kadar yakışıklı birinin sevgilisinin olmaması çok garip değil mi? Yalnız bence çok güzel bir kadınla birlikte olur. Kesinlikle favori shipim olacak. El ele verdikleri röportajları düşünün, birlikte olan fotoğraflarını. Evlendikleri gün böy-"
Elimdeki bütün çatalları bıçakları düşürdüm. Kızlar bana şaşkınlıkla bakıyorlardı. Eğildim ve toplamaya başladım. Üç tane elime aldım ve onları da tekrar düşürdüm. Bana ne oluyor?
"Eda iyi misin?" dedi Fifi.
"Serkan Bolat hakkında neden bu kadar kötü oldun ki?" dedi Melo.
"Onunla alakası yok. Ben... dengemi kaybettim." Çatalları tezgaha koydum."Hem zaten Serkan Bolat bir kadınla olmaz. Yani o birine aşık olmaz. Böyle duvar gibi. O ve aşk. Yan yana bile gelemez. Üzgünüm Melo (!) favori shipin olarak başka birilerini düşünmelisin."
"Sen az önce kıskandın mı? Daha ortada bir kadın bile yokken. Bana bak aranızda bir şeyler mi geçti?" dedi Ceren tek gözünü kırparak.
"Saçmalama. Siz ne biçim insanlar olmuşsunuz." masaya oturdum. "Lütfen herkes kendi ilişkisine baksın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık
Romance"Yıldızları görebilmek için gökyüzüne bakman yeterlidir." "Hayatlarımız her zaman bizi bir yerlere çeker. Kimimizi gösterişli bir hayata, kimimizi acıların olduğu bir hayata, kimimizi de son derece mutlu bir hayata. Hayatım beni sadece bir yere çek...