Üç

1.7K 219 92
                                    

Hepinize günaydınnn \(^o^)/

JISUNG

Elimdeki valizim ile birlikte konağın önünde duruyordum. Bir iç çektim, bir adım daha atmak istemiyordum.

Bugünden itibaren, burada yaşamaya mı başlıyorum ?

İnleyerek konuşmaya başladım. " AAAHHH ! BURADA YAŞAMAK İSTEMİYORUM ! BİRİSİ BENİ NORMAL YAŞANTIMA GERİ GÖTÜRSÜN ! "

Aniden kapı açıldı ve Minho kapının arkasından çıkarak gözlerini benimkiler ile buluşturdu. " Sızlanmayı bırakıp içeriye girebilir misin ? Çok gürültü yapıyorsun. "

Dudağımı ısırarak ona bakmaya devam ettim, Minho'nun çoktan burada olduğunu bilmiyordum. Kafamı sallayarak onu onayladım " H-haklısın, üzgünüm. "

Valizimi sıkıca tuttum ve içeriye girdim. Konağın içi son derece temiz ve lüks bir şekilde dizayn edilmişti. Mobilyalar sanki uzun zamandır bu planlanıyormuş gibi kuruluydu.

Duvara yaslanmış ve kollarını göğsünde kavuşturarak beni inceleyen Minho'ya döndüm. " N-ne ? "

İçini çekti ve beni cevapladı. " Hiçbir şey, sadece hayatımın geri kalanını seninle yaşamak zorunda kaldığım fikrini beynime aşılamaya çalışıyorum. Bu oldukça berbat. "

Kaşlarımı çatarak ona baktım, " YAH! Şimdi bu kadar ukala olma ! Bende seninle yaşamaya çok meraklı değilim ! Bu durum lanet bir kabustan başka bir şey değil ve yemin ederim ki eğer mümkün olsaydı, nişanı şimdi atardım ! "

Bana sırtını dönmeden önce gözlerini devirdi, " Tch, çok çocukça. "

" Çocukça mı dedin ? Hey sen !--- Buraya geri gel !" Sinirle dişlerimi gıcırdattım ve içimdeki siniri atmak için kanepeden elime bir yastık alarak ona doğru fırlattım.

" Ow! " Yastık kafasına çarptığında acı içinde inledi. Kafasını bana doğru çevirdi ve gözlerime baktı. " Sen deli misin ? "

Kollarımı önümde kavuşturdum ve sakince ona baktım. " Neden bu soruyu kendine sormuyorsun ? "

Dişlerini sıktı ve beni tepeden tırnağa süzdü. " Sen artık ölüsün. "

Bana doğru gelmeye başladığında gözlerim şaşkınlık ile açıldı ve hemen durduğum yerden kaçarak koşmaya başladım.

" YAH! HEMEN BURAYA GEL SENİ KÜÇÜK !"

Sonuç? İkimizin de nefesi kesilinceye kadar konağın etrafında koştuk.

Sakinleştiğimiz anda, konuşmaya karar verdim. " Bak. Anladığım kadarıyla, ikimiz de bu olayın gerçekleşmesini istemiyoruz değil mi ? "

Bana baktı ve gözlerini devirerek konuşmaya başladı, " Kim seninle nişanlanmak ister ki ? " diyerek mırıldandı.

Sinirimi kontrol altına almak için derin bir nefes aldım. " Bak, Bayım! Bende seninle aynı şekilde düşünüyorum! Hiç tanımadığım birisi ile nişanlanmak istemiyorum! Senin gibi biriyle nişanlanmak şöyle dursun! "

" Ve yani ? Benden ne yapmamı istiyorsun ? "

Ellerimi belime koyarak derin bir nefes aldım, "Bak, neden bir takım olmuyoruz ? Ayrıca, kedi ve köpek olmak için herhangi bir nedenimiz olduğunu sanmıyorum. Demek istediğim, ikimizin de birbirinden nefret ettiğini biliyorum ama ikimiz de bunu istemiyoruz, birlikte bir takım olursak eğer bu durumdan kurtulabiliriz. "

Alaycı sesi ile konuşarak bana yanıt verdi, " Gerçekten bir çocuk musun ? "

" Ben ciddiyim Lee Minho!"

FIXED | Minsung [ TR ]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin