FIXED | Minsung [ TR ]

Otuziki

Son üç bölüm kaldı... İyi okumalaarr!!

ÜÇÜNCÜ KİŞİ 

"Siktir."  Jisung, başındaki şiddetli ağrıyı hissettiğinde inledi.  Başının döndüğünü hissetti, geçirdiği akşamdan kalma nedeniyle doğru düzgün hareket edemiyordu.  

Birisinin kollarının etrafına dolandığını fark edene kadar vücudunu yataktan kaldırmaya çalıştı.  Gözlerini açtı ve uyuyan Minho'yu görünce şaşırdı.  Yüzleri neredeyse öpüşecek kadar yakındı.

Jisung'un düşündükleri yüzünden yüzü kızardı bu yüzden önündeki manzaraya bakamadı.  Malezya'ya gittiğinden beri yüzleri ilk kez bu kadar yaklaşmıştı ve şimdi gözlerinin baktığı yeri önleyemiyordu.  

Aniden, Minho Jisung'u kendisine yaklaştırdı ve bu diğerini şaşırttı bu yüzden şaşkınlıkla Minho'yu kendisinden uzaklaştırmak için ittirdi ve bu büyük olanın yataktan düşmesini sağladı.  

Minho yere düşer düşmez acı içinde inledi.  Sadece Jisung'un yüzünün kızardığını görmek için yukarı baktı.  "Ah, Han-ah. Uyanmışsın."  

"N-N-N-N-Neden b-benim y-yanımda yatıyordun?"  Jisung kekeledi.  

"Uh, çünkü uyuyordum?"  

"Bu iyi bir neden değil! Neden en başından beri seninleydim ?! N-neredeyim ben ?"  

"Dairem."

"Senin- dairen mi ?! Neden- neden buradayım?"  Dün akşam olanlar aklına geldiğinde Jisung başını eğdi, "Dün gece... Dün gece bara gittim. Jaeha adında bir adamla birlikteydim ve sarhoş oldum. Sonra... Bundan sonra ne oldu?"  Minho'ya döndüğünde gözleri büyüdü.  "G-G-Geçen g-gece, b-bana n-ne y-yaptın-" 

Minho, Jisung'un saçını karıştırdı ve kıkırdayarak konuştu, "Her zamanki gibi hala kirli fikirlisin."  

"Cevap ver bana!"  

Minho başını iki yana salladı, "Hayır. Sadece uyuduk, hepsi bu. Senden asla yararlanmam."  

"Ö-Öyleyse neden-" Jisung konuşmasını bitiremedi çünkü ağrı tekrar başını ele geçirdi.  

Minho onun acı içinde olduğunu görünce yüz ifadesi değişti, "Burada bekle. Sana akşamdan kalma çorbası yapacağım." 

Jisung kafasına masaj yaparken vücudunu yatağa attı.  Birkaç dakika sonra Minho elinde bir tepsi üzerinde bir kase ile geri döndü.  Minho tepsiyi yatağa koyarken Jisung doğruldu.  "Ah bekle, suyu unuttum."  

Minho odadan tekrar çıkmadan önce konuştu.  Jisung, Minho kapıyı açtıktan sonra odaya bir kedi geldiğini fark etti.  Konakta gördüğü kedinin aynısıydı.  Jisung kediyi incelerken kaşlarını çattı çünkü kedi ona fazla tanıdık geldi.

Kedi yatağa atladı ve Jisung'un kollarına süründü.  Jisung, kediyi nereden gördüğünü hatırlamaya çalışarak başını eğerken kediyi okşadı.  

"Han-ah-" Minho, Jisung'un kediyi kollarında tuttuğunu görünce durdu ve ona hayranlıkla baktı.  

"Hyung, bu kedi... onu daha önce nerede görmüştüm?"  Jisung söyledi.  Aniden gözleri aklına gelenlerle genişledi, "Bekle-" Kore'den ayrılmadan önceki günü; kediyi evlat edindiği günü hatırlamaya başladı.  Eşyalarını toplarken odasının köşesinde onu gördüğünü hatırladı ve onu Minho'ya bir veda hediyesi olarak bırakmaya karar verdi.  "Bu o mu ?!"  

Minho kıkırdadı, "Adı Dori."  

"Nasıl bu kadar büyümüş! Onu sahiplendiğimde çok küçüktü!"