6.BÖLÜM: KAMP

45.4K 1K 389
                                    


Bu kadar sert çıkışacağımı beklemiyordu sanırım. Hızımı alamayarak devam ettim.

"Sizinle ilk sohbetimizi ettiğimiz gün 'Hocam' demeyi, sizli bizli konuşmayı bırakmamı istediniz. Sonra....sonra öptünüz sonra gittiniz. Bunda ters giden bir şeyler var. İnsan bir günde bu kadar samimi olamaz."

Konuşmamı bitirdiğimde kalbim deli gibi atıyordu. Nefes nefese kalmıştım. Bir süre sessizce gözlerimin içine baktı.

Kollarından birisini serbest bıraktı, ait olduğu yere düştü.

Olduğu yerde biraz daha eğildi. Nefesi açıkta kalan boynuma değiyordu.

"Haklısın. Seni öpmek..hataydı. Sen benim öğrencimsin. Bu kadar samimi olmak da hataydı, isimle hitap etmek falan. Bana Hocam de. Ders dışında da görüşeceğimizi sanmıyorum zaten." Diğer elini de aynı şekilde çekti. Afallamıştım. Bir yanım kırılmıştı.

"Peki. Haklısınız Hocam."

Sonuna bilerek vurgu yapmıştım. Yanından hızla uzaklaşarak kamp yaptığımız alana geri dönmüştüm.

Çevreye bakındığımda ateş sönmüş herkes çadırına girmişti. Ben de kalacağım çadıra girdim. Eylül çoktan uyumuştu. Uyku tulumumun içine girip uyumaya çalıştım. Sonuç uyuyamadım. Çok incinmiştim, sinirlerim bozulmuştu. Beni öptüğünde içim huzurla dolmuştu, nedenini anlayamamıştım. Son yaptığımız konuşmamızda da huzurumu benden çalmışlar gibi hissetmiştim.

Düşüncelerime daha fazla katlanamayıp çadırdan dışarı çıktım. Sandalyemi denize daha da yaklaştırıp oturdum. Ay ışığının deniz üzerindeki görüntüsünü huzur içinde izledim.

>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>>

"Ahh!" diye bağırarak uyandım. Refleks olarak boynumu tuttum. Oturduğum yerde uyuyakalmışım. Bir dakika!! Ben gece üzerime bir şey almamıştım. Bu battaniyeyi üzerime kim sarmıştı?

Soruma cevap bulmak için sandalyeden kalkıp çadıra döndüğümde herkes uyanmış dışarıdaydı.

Karan etrafına bakınarak "Oğlum! Aras nerede?" diye sordu.

Ben de merak etmiştim. Dün çok sarhoştu. Acaba bir yere sızıp kalmış mıydı bu soğukta?

Ali rahat bir tavırla "Aras sabaha karşı gitti." dedi.

İçim rahatlamıştı. En azından bu soğukta dışarıda kalmamıştı.

'Derin sana ne ondan kızım mal mısın? Ne ilgilendiriyor seni? Kıçı donsun isterse SA NA NE?' İç sesim bana meydan okuyordu. Haklıydı.

Eylül yanıma geldi ve beni dürttü.

"Ne oldu Eylül?" Kolumdan tutup beni kenara çekti.

Sırıtarak "Senin Aras Hocayla aranda bir şey mi geçti?" diye sordu.

Çaktırmamaya çalışarak "Yah Eylül saçmalama kızım ya. Aras Hoca ve ben? Deli saçması."dedim.

"Öyle mi? O zaman neden dün gece senin peşinden gitti?"

"Benim peşimden mi? Karşılaşmadık bile."

İnanmayarak gözlerini kıstı.

"Hımm! Peki neden sen deniz kenarında uyuyakaldığında senin üzerini örttü? Hem örtmek az kalır adam seni bir annenin çocuğunu sarması gibi sardı battaniyeyle."

Dediği şey karşısında çok heyecanlanmıştım.

"Üzerimi Aras mı ay Aras Hoca mı örttü?"

PROFESÖR  +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin