Harry, "Bugünlük hepsi bu kadar," dedi.
"Dönemin geri kalanının çalışmasına izin verebilirsin."
Masasına yaslanır ve arkadaşlarıyla çiftleşmeye çalışan öğrencilerin kargaşasını izler.
Gülümsüyor ve başını sallıyor. Her gün aynı.
Görkemli, harika, bir şekilde aynı.
"Profesör Potter? "
Harry öğrencilerinden birine, saçları üç at kuyruğuna bağlanmış ufak tefek bir genç kıza baktı.
"Evet, Bayan Wimblefon? "
Parmağının etrafında bir kıvrık saç döndürüyor ve ona gülümsüyor.
"Sana bir sorum var.
-Ödev hakkında. "
Harry iç geçirip elini sallıyor. "Sor bakalım."
"Büyünün ancak kullanıcı gerçekten aşıksa işe yaradığını söylediniz..." diye başlıyor.
Harry başını salladı ve kollarını katladı.
"Bu yüzden bu büyünün yalnızca teorik uygulaması üzerinde çalışıyorsunuz ve onu sınıf arkadaşlarınız üzerinde kullanmaya çalışmıyorsunuz. "
Jane kıkırdar.
"Ben aşığım.
Deneyebilir miyim? "
Harry ayağa kalktı ve cüppesinin önünü fırçaladı.
"Kesinlikle yapmayabilirsiniz Bayan Wimblefon.
Konuya olan ilginizden ne kadar memnun olsam da, kişi gerçekten aşıkken bile büyüyü yaratmak uygun ve güvenli değil ve olmadığınıza dair güçlü bir şüphem var. "
Jane’in yanakları kızarır.
"Peki, büyü ne işe yarar ki? " dedi kollarını kavuşturup öfkeyle.
Harry, "Harika bir soru," dedi.
"Okumanı yaparsan kolayca cevaplanan bir soru."
Elini sınıfa uzattı ve topuğunu çevirip Mildred Daney ile oturmadan önce ona son bir bakış attı.
___
"Merlin," dedi Harry, yatağa düşüp kollarını genişçe açarak.
"Ne oluyor?"
Draco, banyodan çıkıp ağzından diş fırçasıyla kapı çerçevesine yaslanarak soruyor.
"Jane seninle yine flört mü etmeye çalışıyor?
Harry homurdandı ve yatakta yuvarlandı. "Nasıl bildin?"
Draco diş macununu tükürmek için ortadan kaybolur ve sonra nane ve narenciye şampuanı kokarak geri döner.
Yatağa tırmanır ve Harry'nin yanına düşer, beline bir kol kıvırır ve burnunu boynunun arkasına bastırır.
"Çünkü o da benimle tamamen aynı," diye iç geçirdi Draco.
"Her zaman saçlarıyla oynuyor."
Harry duvara doğru konuşarak "O şimdiden altıncı sınıfta" diyor.
"Bu biraz tuhaf değil mi? "
Draco, Harry'nin arkasından daha yakından bakar.
"Birisi ona, o saçı çekmeye devam ederse, yirmi yaşına geldiğinde hepsinin döküleceğini söylemeli."
Harry gülüyor.
"Cesaret etme, Draco.
Annesi okulu yıkacak. "
Draco başını Harry’nin kürek kemikleri arasına koyuyor.
"O zaman McGonagall’ın sorunu olacak."
Harry dönüp Draco'yla yüzleşmek için dönüyor, yüzü gülümseyen ve parlak...
Harry burunlarına dokunarak, "Biliyorsun. " dedi.
"Sanırım haklı olabilirsin."
