8. Bölüm

9 3 13
                                    

Ceren hışımla ayağa kalktı. Üstelik gömleği üzerine yapıştığı için rahatsız hissediyordu.

"Dikkatli olsana biraz!" diye bağırdı elinde olmadan. Bilerek döktüğü öyle belliydi ki.

Tuğçe saçlarını savurdu ve yanındaki kızlara kahkaha attı. "Ne diyor duydunuz mu? Dikkatli olacakmışım. Sen benim geçeceğim yere yakın oturarak dikkatsizdin zaten." dedi gıcık bir ses tonu ile.

"Gerizekalı..." diye mırıldandı Ceren. Yanından geçmek üzereydi ki Berkay nefes nefese yanına gelmişti.

"Noldu Ceren-" derken Tuğçe'yi gördü. Kendisine takan eski bir takıldığıydı. O sevgili yapmazdı hiç bir zaman.

"Sen mi yaptın?" dedi sinirle.

Tuğçe süt dökmüş kediye döndü. "Yanlışlık ile oldu. Ona yardım edecektim ama izin vermedi."

Ceren histerik bir gülüş attı. "Oyunculuk efsane." dedikten sonra hızla çıktı oradan.

"Ona bulaşma Tuğçe..." dedi Berkay yüzüne bakmadan. "Herkes olur ama o olmaz." dedikten sonra gidecekti ki Tuğçe durdurdu onu.

"Neden? Şimdi de ondan mı hoşlanıyorsun? Hani kimseyi sevmezdin sen? Hani-"

"Seni ilgilenirmez." deyip arkada bıraktı onu. Tuğçe küplere binmişti.

Lavaboya giderken Savaş'ı gördü Ceren. Bir şey demeden lavaboya girdi. Savaş deli olmak üzereydi. Diğerleri ile gülüyordu ama kendisinden çekinmesini kaldıramıyordu. Bu kız aklından çıkmıyordu.

Ceren işini hallettiğinde önü ful ıslak olduğu için saçlarını önüne aldı ve dolabına yöneldi. Fakat giyeceği yedek bir şey yoktu.

Arkasında hissettiği kişiye baktı. Savaş ona bir tişört uzattı. "Bunu giyebilirsin."

Ceren onu aldı ve yüzüne bakmadan konuştu. "Sana yardım ettim diye vicdanını rahatlatmana gerek yok. Diğer yaptıklarını unutmadım." dedikten sonra teşekkür edip hızla ayrıldı oradan. Ona bakmaya bile korkuyordu. Savaş elini duvara vurdu sinirle.

Okuldan çıktıktan sonra soluğu akşamki parti için alışveriş merkezinde aldı. Kendine sade ama bir o kadar da şık bir elbise seçti ve kasaya geçti. Kasada iken geçen kütüphane de tanıştığı kızla karşılaştı. Almira ile. Almira ona selam verip gülümseyince Ceren de aynı şekilde karşılık verdi. Almira ona "yorgun görünüyorsun bende cok yorgunum bir cafede dinlenmeye ne dersin?" dedi. Ceren de bunun iyi bir fikir olduğunu düşünüp kabul etti. Beraber cafeye gittiklerinde Almira filtre kahve istedi. Cerende ona uyup filtre kahve sipariş etti. Almira çok konuşkan bir kız çıktı. Cerenle her türlü konudan konuştular. Konu erkeklere gelince Almira "hayranların çok fazla hiç birine yüz vermiyorsun." dedi sorar bir tonda.

Ceren kahvesinden bir yudum daha aldı ve "Hepsinin niyeti belli. Yüz vermeyince daha çok ısrar ederek hedeflerine ulaşmaya çalışıp gururlarını tatmin etmeye çalışıyorlar." dedi iğrenir bir tonla. Sonra Almiraya bakıp "Senin de hayatın benimkinden farksız değildir diye düşünüyorum." dedi.

Almira kahkaha attı ve "Ahh hayır okulun yarısi babamdan korktuğu icin bana sarkıntılık yapabildikleri söylenemez." dedi.

Ceren bir kaşıni sorar gibi kaldırdı. Tam soracakken Almira hesabı istedi ve "ben kaçıyorum malum akşama bir parti var. Orada görüşürüz!" dedi ve gitti. Ceren de eve gidip hazırlandı ve Alaz'ın mesajı ile aşağıya indi. O partiye gerçekten gitmek istemiyordu fakat Alaz'ı da kırmak istemiyordu.

(CERENIN ELBİSESİ🖤)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(CERENIN ELBİSESİ🖤)

Alaz onu gördüğünde gözlerini alamadı sanki ondan. Arabasından uzaklaştı ve ona yaklaştı. "Çok güzel olmuşsun." demekten kendini alamadı.

Ceren, onun kendisi ilgilendiğini elbette farkındaydı fakat bunu istemiyordu. Kendisi ile onun için bir gelecek göremiyordu.

"Teşekkür ederim." dedi. Arabaya bindiklerinde biraz sessizlik oldu.

"Orada çok durmayalım." dedi Ceren.

"Olur. Sıkıldığında bana söyle." dedi sadece. Böyleyken kız arkadaşı gibi hissetmişti. Gizlice güldü.

Parti yerine geldiklerinde istemsizce Alaz'ın koluna girdi. Alaz bundan şikayetçi değildi. Bahçedeki kalabalık onlara şöyle bir bakıp geri işlerine döndüler. Berkay düz bakışlarını onlardan ayırmazken Savaş yumruklarını sıkıyordu. Neden sinirlendiğini bilememek onu daha çok sinirlendiriyordu. Bu partiye katılmayacaktı ama halletmesi gereken bir iş vardı.

Uzun masalardan birine geçtiler. Alaz bir şeyler alıp geleceğini söyledikten sonra gitmişti. Bu sırada yanına Mert geldi.

"Ceren? Yalnız mısın? Sen gelir miydin böyle yerlere." diyerek güldü.

"Aslında yalnız gelmedim. Arkadaşım Alaz ile geldik." dediğinde Mert göz kırptı.

"Arkadaşın yani eminsin?" dediğinde Ceren omzuna bir yumruk geçirdi.

"Boş boğazlık etme Evil bilmem neyi. Git oyun falan oyna." demişti ki Alaz da elinde bir kaç bir şeyle yanına geldi. EvilCraine gülerek onlardan ayrıldı.

"Alkolsüz getirdim." dedi Alaz konu açmak için. Hava hafiften kararmış slov bir şarkı çalıyordu.

"Sağ ol." diye mırıldandı. "Alaz..." dedi elleriyle oynarken.

"O gün bardan çıkarken... Sen bizi yanlış anladın. Yani ben-"

"Biliyorum Ceren." dedi Alaz. "Berkay ile olan ilişkin beni neden alakadar etsin ki."

Ceren offladı. "Yanlış anladığın şey tam olarak bu. Onunla sevgili falan değiliz. Sadece çok ısrar etti ben de peşimi bıraksın diye kabul ettim."

Alaz güldü. "Evet sonra da ilişki teklif etmiş değil mi? Ne ironi ama." dedi.

"Sen nereden biliyorsun?"

"Okulda herkes bunu konuşuyor." dedi Alaz somurtarak.

"Sarhoştu." dedi Ceren. "Kafası yerinde değildi."

"Neyse ne..." diye konuyu kapattı Alaz.

Sonra biraz havadan sudan konuştular. "Sen bir şey mi söyleyeceksin? Öyle bir halin var." dedi Ceren.

Alaz gözlerini kaçırdı. "O da nereden çıktı. Yok." dedi hızlıca.

"Bilmem." dedi Ceren. Sonra lavaboya gitmek için izin istedi. Yukarı kata çıkıp koridordan ilerlerken kimsenin olmaması ürküttü onu.

İşini hallettikten sonra kapıyı örtüp arkasını döndüğünde gördüğü beden ile sıçradı.

"Ruh gibi ne geziyorsun Savaş?" dedikten sonra yüzüne baktı.

"Erkekler tuvaleti aşağı katt-"

"Onun için gelmedim." diye sözünü kesti. onun kalın sesi Ceren'i daha çok korkutuyordu fakat Savaş'ta şeytan tüyü vardı.

"Neden herkesle iyisin de bir bende kötüsün?" diye sordu aniden. Artık canına tak etmişti.

"Seninle neden iyi olayım ki. Sen kim oluyorsun? Hiç bir şey."

Savaş'ın gözleri döndü sanki. Ellerini saçlarına daldırdı. "Herkesle gülüyorsun ama bana gelince korkuyorsun. Neden korkuyorsu-"

'"Bir de soruyor musun?" deyip gülmeye başladı Ceren. "Çünkü sen insanları öldürmeye teşebbüslü bir manyaksın. Zarar veriyorsu-"

Sözlerini bölen Savaş' ın aniden onun dudaklarına yapışmasıydı.

Fav erkeginiz kim? Benimki Savaş!
Ahh aşırı havalı değil miiii

SSjjejejeueejdjejs şaka

Cringe Hayatım Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin