Nasıl?

5.1K 507 482
                                    


Bugün iki bölüm attım wuhuu, iyi okumalaaar ve oy ve yorum atarsanız beni çok mutlu edersiniz<3

!Ve arkadaşlar Min-ki erkek!












"J-jungkook"

"Jimin-"

"Sen bunu bana nasıl yaparsın?"


  Jimin'in dolmuş gözlerinden bir yaş dökülmüştü, etrafta hala fısıldamalar yükselirken Min-ki kahkaha atıp Jimin'e baktı. "Sana söylemiştim, Jungkook beni seviyor, artık aramızda olmazsan sevinirim."


Jimin başı öne eğik bir şekilde Min-ki'ye döndü. "B-ben özür dilerim, bilmiyordum."

  Min-ki anlamayıp kulağını yaklaştırdu. "Anlamadım, neyi bilmiyordun?"



Jimin sinirden sarıya dönmüş gözlerini ona çıkartıp duygusuz bir yüzle Min-ki'ye baktı. "Senin bunu bile yapabilecek kadar yüzsüz olduğunu."


  Min-ki, Jimin'in yüzündeki ifadeyi görünce bir adım geriye gitmişti. "Ne yapmışım ben, Jungkook öptü beni."


  Jimin kafasını arkaya atıp bahçeyi inletecek kadar yüksek sesli bir kahkaha attı. Gözlerinde kuruyan yaşları silip sırıtan yüzüyle korkmuş bir ifadeyle kendine bakan Min-ki'yle karşılaştı. "Sen beni salak falan mı sandın?"

Min-ki sesinin düzeyini ayarlamaya çalışmıştı fakat titrek çıkmıştı ister istemez. "K-kanıt gösterdim ya!"


Jimin, Min-ki'ye yaklaştı. Gözlerini iki eliyle işaret etti. "İnsanlarla göz kontağı kurmadan önce biraz daha düşün derim." Bunu dedikten sonra işaret parmağıyla alnına vurdu. "Yoksa yaptığın bokları öğrenmek çok zor olmayacak."

"N-ne saçmalıyorsun sen?"

  Jimin sahte bir üzgünlükle Min-ki'ye baktıktan sonra daha fazla ciddi kalamayıp kahkaha attı. "Ay, kıyamam korktun mu sen? Niye bu kadar çok kekeliyorsun?"

  Onu arkada bırakıp bütün kalabalığın duyabileceği şekilde bağırdı. "Fotoğrafı Min-ki'nin bir arkadaşı çekti, fakat fotoğrafın orijinali böyle değildi. Kısacası fotoğrafı çektikten sonra photoshop yaptılar!"

Min-ki gerilmişti fakat belli etmemek için gülüp Jimin'in yanına gitti. "Bunu kanıtlayabilir misin?" Jimin gülümseyip kafa salladı. "Zevkle."

Kalabalıkta gözünü gezdirdikten sonra istediği kişiyi görünce ona doğru ilerledi. Kız ona doğru gelen Jimin'i görünce gerilip kaçmaya çalışmıştı fakat onu arkasından tutan Jihyun'la çivi gibi çakılı kalmıştı. "Nereye gidiyorsun tilkicik, daha oyun yeni başlıyor."

  Jimin kızın yanına gidip elini uzattı. "Telefonunu verir misin."

  Bunu bir rica gibi değilde zorunlu olduğunu belli eden bir şekilde söyleyince kız iki eliyle tuttuğu telefonu daha sıkı kavrayıp kafasını olumsuz anlamda salladı. Jimin göz devrip kızın yanına gidip telefonu elinden zorla aldı. Telefonun ekranını açınca şifresiz olduğunu gördü ve sırıttı. "Bu devirde telefonuna neden şifre koymazsın ki?"


  Galeriye girip istediği fotoğrafı görünce gülümseyip kalabalığın içine sokarak gösterdi. Fotoğrafta Min-ki, Jungkook'un boynuna asılmıştı, Jungkook da onu düşmemesi için tutuyordu yeteri kadar uzak bir mesafeden. En son Min-ki'ye gösterince şaşkın genç Jimin'e sorgularcasına baktı. "S-sen na-"

Fox and Wolf | JikookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin