"Alo ? Kimle gorusuyorum ?"
"Ben Hilal.''
"Neden aradin , anlamadım. "
"Seninle konuşmam gereken şeyler var."
"Peki hilalde su an musait değilim. Daha sonra bulussak olur dimi?
"Olur. Ben seni yine ararım. "
Telefonumu kapattim. Hilalin bu telefonunu aliye bağladım tabikide. Bunun Aliyle bir alakası tabiki vardı. Ve cok yakin zamanda her sey açığa kavuşacak diue düşündüm yani hilal Ağzındaki baklalari dokerse...
Hilalin bu samimi konuşması ne kadar gerçek , bilemedim. Yengesi yani Alinin annesiyle işbirliği yapmadığını nerden bilebilirdim. Hilale guvenemezdim , bu kendimi bile bile ateşe atmak olurdu.
.........
AKŞAM 20.27
Eve vardığımda saat baya gec olmuştu. Hemen ustumu çıkardım ve duşa girdim. Ilık suyla dusumu aldım. Pembe bornozumu giydim ve odama geçtim. O sırada telefonum çaldı. Hilal zannettim ama değilmiş. Betuldu.
"Alo efendim betul ?"
"Ali bana birşeyler söyledi sana iletmem icin. Yarin sabahi bekleyemedim , onemli seyler soyledi. Azrayla gorusmem hataydi dedi. Annem ona zarar verir dedi."
"Demek öyle . Konusmasaymis o zaman. Ben mi dedim ona benimle konuş diye zorlamadim. Kafasına silah da dayamadim. Ukala. Neyse ben kapatıyorum. Aliye u dediklerinin hesabını soracağım. Napmaya çalışıyor bu yaa , sinirlerim bozuldu. Neyse gorusuruz sana iyi aksamlar betul.
Hemen bornozumu çıkardım ve beyaz elbisemi giydim altınada mor babetlerimi giydim. Sacimada pirlantali tarakli tokami taktım. Anneme
"Anne ben betullere gidiyorum. Odev yapacağız. Yaz odevi iste. Cok gec kalmam."
Anneme konusmaya fırsat vermeden evden çıktım.
Alilerin galerisinin oraya gittim ve ali arabasının icindeydi. Camina tıkladım ve arabanın kilidini açtı.
"Hemen konuşmamız grekiyor."
Ali:" Burada olmaz. Sahile inelim."
"Tamam . Arabayla gidelim. Yürüyecek halim yok."
"Ali:" Tamam.
Arabayla sahile indik. Ali arabadan inmeye kalkıştı kolundan tuttum ve
"Inmeyelim. Duş aldım. Hasta olurum."
Saclarima dokundu ve
"Evet nemli kalmış. "
"Neden acaba ? Sinirle evden acele acele çıktım. Ben demedim sana benimle konuş diye. Ben gelmedim senin yanına. Sendin !!! Her fırsatta benimlesin.
"Ben mi? Ne zaman arkama donsem ordasin."
"Neee ??? Tesadüf olamaz mı? "
"Olamaz azra olamaz çünkü biz...
"Ne biz!!! Biz diye birsey olamaz Ali çünkü ...
"Annem yüzünden dimi ?"
"Hayır . Ondan korkmuyorum."
"Ne o zaman azra ne ?"
"Ali senden nefret ediyorum!! Bu yüzden biz diye birşey olamaz , sen tam bi ukala kendini beğenmiş simarigin tekisin , tamam mı ?!!
"Hayır sen beni seviyorsun."
"Ukalasin sen , burnun dusse egilip yerden almassin bee !! Bırak kolumu gide cegim."
"Hiçbir yere gidemessin."
Ali kolumdan tuttu ve beni yine kendine doğru çekti. Yine aynı seyi yapti. Beni opmek icindi butun bunlar. Annesinin intikamını alacakti , annesi benden nefret ediyor. Tabiki bende ondan. Belkide Ali beni kullanacakti sonrada bir köşeye firlativerecek , kalbimde derin bir yara birakacakti ve beni herkese karşı küçük dusurecekti. Biz dusmaniz bizden aşk çıkmaz , desemde öyle olmadı. ? Aliye guvenemezdim fakat aşkımı itiraf etmedikçe icim icimi yiyecekti. Ruhum yok olacaktı. Ona guvenmek icin biraz zamana ihtiyacım vardı. Zaman herşeyin ilacı olacaktı. Ama bu zamanı bekleyiş ne kadar uzun surecekti ?
"Beni öpmek icin mi bu caban , Ali ? Beni kullanıp bir koseye firlativereceksin , bir de tekme koy tam olsun. Sana guvenmiyorum. Zaten guvenmek icin bir nedende yok. Benimle oyun oynama artık!!!
"Hayır senin istediğini yerine getiriyorum. Beni deli gibi opmek isteyen fakat nefret ediyormuş gibi yapan sensin !"
"Nesin sen medyum falan mı!!!! Beni deli etmeye mi çalışıyorsun ?"
"Şşşşşşşş! Bana hasta OLDUĞUNU saklamana gerek yok.''
Alinin bu lafiyla sinir kupune döndüm. Alinin dudaklarına yapistim ve delice opusmeye başladık. Asil bana hasta olanın o olduğunu kanıtladım. Saclarima dokundu. Hala opusuyorduk. Dudaklarim dudaklarinda , gozlerim kalbindeydi. Ilk opusmemiz. En sonunda geri cekildim ve kulağına fisiltiyla :
"Ben değil , sen bana hasta oluyorsun."
4.BÖLÜM SONU
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YASAK AŞK
Romanceİki düşman aile ve ortada engellerle dolu bir aşk. Kimi zaman acıklı kimi zaman neşeli. Ali ve Azra'nın yasak aşkı. Ne demiş derviş : " Kavuşamayınca aşk olur. " HÜDANUR