Odada Burak vardı. Ali'nin abisi. Bana doğru şaşkınca baktı. Aliye doğru yönelerek;
-Ali , bu Kızın burda ne işi var!?Ben naptığımın farkında bile değildim. Aliye güvenmeliydim. Ali tekneye gidemeyiz demişti onu dinlemeliydim. Peki Hilal bunu neden yaptı ki? Kesinlikle Aydan Hanım rica etti bunu hatta emretti. (Ali'nin annesi) sonra hilalle bir olup bana oyun kurdular. Ve sonuç avlandım! Ne kadar harika ya!
Ali Kısık bir sesle;
-Bilmiyorum , dedi.Burak bana doğru yönelerek ;
-evet seni dinliyoruz Azra , neden gelmiştin!Aliye kızmıştım. Neden bilmiyorum dedi ki. Açıkça söyleyebilirdi. Neden korkuyordu bu kadar anlam veremiyordum. Aliye kızdığım için galiba büyük bir hata yaptım ve:
-Seni görmeye gelmiştim , Burak!
-Neden!Lafı uzattım çünkü aklıma yalan gelmiyordu ve zaman kazanmalıydım.
-Neden acaba?
-Azra Lafı dolandırma neden geldiğini açıkla!-Seni görmeye geldim çünkü ...
Ali ne diyeceğimi anlamıştı ve bana yapma der gibi bakıyordu. Ama o dürüst olsaydı ona kızmazdım. Ona kızdığım için ;
-çünkü senden hoşlanıyorum Burak!
-Ne , saçmaladın. Yalan söyleme.!
-yalan söylemiyorum.!-Ali bana hemen bir açıklama yap bu kız hiç olmaması gereken yerde ve hiç söylememesi gerektiği şeyleri söylüyor. Derdi ne bunun ?!
Ali Kızgın bir şekilde bana;
-Azra hemen git burdan!!!Ben bu tepki karşısında en büyük hatalardan birini yaptığımı anladım ama artık çok geçti. Ağzımdan dökülüvermişti Sözcükler. Üzgünüm Ali dedim içimden. Ve oradan Koşarak ayrıldım sahil boyu koşmaya başladım akıttığım gözyaşlarımla...
Ve bir banka oturdum. Saat 01.00 olmuştu. Baya geçti ve annem arıyordu.
Telefonu açtım:
-Azra bu saatte gelme artık , orada kal.
-tamam anne. Seni öpüyorum.Annem burda kalmamı söylemişti ve haklıydı gece gece artık eve gitmem iyi olmazdı. Ve şimdi ben nerede kalacaktım. Bir süre burda oturdum.
Saat 01.20
Bir ses duyduğumu düşündüm ve arkamı döndüğümde Burak'la karşılaştım. Yanıma doğru usulca yaklaştı ve :
-Otura bilir miyim?
-evet.-bak Azra , ailelerimiz Arasında ne geçerse geçsin bu bizi ilgilendirmez. Bu bizim problemimiz olmamalı. Ve şimdi bu saatte hava baya soğudu , gel tekneye gidelim. Dedi.
Ben de başka çarem olmadığı için sadece evet dedim.
Ve yürümeye başladık. Tekneye gittik Ali yoktu. Sonra en üst kata çıktık , battaniye aldık. Oturduk sabaha kadar. Denizi seyrettik , konuştuk. Ama ona gerçeği açıklamadım. Hala ondan hoşlandığımı düşünüyor. Bana doğru yaklaştı sanırım bu Düşünceler onunda aklını karıştırmıştı...
-Azra , ben de senden hoşlanıyorum.
-Burakk , dedim açıklayacaktım ama artık yapamazdım... Benden nefret ederdi ve ben Aliyi düşünerek ona gerçeği anlatamadım.-Azra dedi Gözlerimin içine baktı bana doğru yaklaştı .
Kendimi geriye doğru çekmeme rağmen beni öptü. Ve bırakmadı. Onu bırakamadım. Çünkü ondan hoşlandığımı zannediyordu. Ve uzun bir öpüşme yaşadık...
Sabahın ilk saatleriydi. Dudaklarımı artık çektim ve yüzüme dokundu
-seni seviyorum Azra , dedi.Ben birşey söyleyemedim. Yalan Söylemek ona haksızlık olacaktı. Ve bunu bir kez yaptığım için çok pişmandım. Ve biliyordum ki bu gerçekler ortaya çıkacaktı. Ondan kaçamazdım.
Evet bu itirafı yaparken Ali geldi....
Ve......Medyada Betül
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YASAK AŞK
Romanceİki düşman aile ve ortada engellerle dolu bir aşk. Kimi zaman acıklı kimi zaman neşeli. Ali ve Azra'nın yasak aşkı. Ne demiş derviş : " Kavuşamayınca aşk olur. " HÜDANUR