~iki gün sonra~
Eksik bi şeyim var mı diye son kez odama baktım.Mal gibi neredeyse şarj cihazını unutuyordum.Hemen çantama koydum.
Odamdan çıktım
Annem kapının önünde beni bekliyordu.Üzgündü.Nedenini sormama rağmen bi sorun olmadığını söyledi bende üstüne gitmedim.Kocaman sarıldı annem. "Anne beni boğacaksın"demem ile bıraktı.
Erkek kardeşimi görmeden gidecektim çünkü o okuldaydı biz de gece vedalaştık.
Babam bıraktı beni hızlıca kızların yanına gittim.Onlar da en az benim kadar heyecanlıydılar.
15 dakika kadar sonra öğretmenimiz hepimizi topladı kuralları açıkladı.Sıkıcı kurallar.
Bindik otobüse.
Yolculuk gayet iyi gidiyordu İstanbul'dan ilk kez dışarı çıkıyordum.
Pek girişken bi kız değilim. Erkeklerle de pek konuşmazdım. Şu an bütün sınıf şarkıya eşlik ediyor ama ben sanki biri sesimle dalga geçecek diye söylemiyordum.
Yolculuk zaten pek uzun değildi. Uyumak falan bile geçmedi aklımdan zaten kim bu gürültüde uyuyabilirdi ki.
Evet gelmiştik Denizli'deydik.
Yeni farkettim Denizli ve Deniz. Düşüncelerimden öğretmenimizin sesi ile anca kurtuldum.
Otele gittik. Çok güzeldi
Açelya ve Defne ile aynı odada kalacaktım .Güle eğlene eşyalarımızı yerleştirdik.
Akşam yemeğine indik.
İkinci günü şehri dolaşacaktık.Herkesin Denizli diyince aklına ilk gelen pamukkale travertenleriydi ama öğretmenimiz 3. Gün oraya gideceğimizi söyledi.
~
Şehri dolaşmaya başladık. Otele geldiğimizde saat 17 yi geçiyordu. Çok yorgunduk. Yemeğe daha 1 buçuk saat vardı. O kadar yorgundum ki uyuya kalmışım.
Defne'nin beni dürtmesi ile uyandım. Onlar aşağıya indi. Ben hala uyku sersemi kalktım. Yemeğe gidiyordum ki dikkatsizligimden az kalsın birine çarpıyordum.
Özür diledim
Gözleri çekikti herhalde Çinli ya da Koreliydi. Bu düşüncelerle yemeğe gittim. Salonda sadece Türklerin olmadığını farkettim
Biraz ilerdeki sarışın kadın herhalde İngilizdi. Güzel ingilizcesi vardı ama 10 kelimesinden 9 u küfürdü. Şu küfürü kullanmaktaki amaçları nedir anlamıyorum. Kadını boşverdim yemeğime devam ettim
Yarın pamukkale travertenlerine gidecektik. Çok heyecanlıydım
Yemeği yedik, tekrar odalarımıza çıktık
Hala yorgundum. Yatağa uzanır uzanmaz uyudumErken uyudugumdan sabahın 5inde uyanmıştım. Kızlar hâlâ derin uykudaydılar. Seviyordum onları Defne ile ilkokuldan beri arkadaştım. Açelya da 6. sınıfta gelmişti Ve bana sataşan kişilere karşı korurdu.
Kıyafetimi değiştiririm biraz dışarı çıktım. Hava aydınlanmıştı. Yaklaşık 1 saat sessiz sessiz oturuyordum ta ki birinin sesi ile huzurum bozuldu. Arkama baktım geçen gün çarpmak üzere olduğum adamdı.Telefonla konuşuyordu. Ama huzurumu bozmaya yetmişti.
Tekrar odama gittim. Kızlar uyanana kadar bekledim. Birlikte kahvaltıya indik. Pamukkale traventlerine gidecektik.
Bindik otobüse.Oraya vardık.
Etraf kalabalıktı. Herkes arkadaş grubuyla fotoğraf çekiyordu. Biz de Açelya'nın telefonu ile çekiyorduk.
Ta ki nasıl oldu bilmiyorum ama birden dengemi kaybettim. Kollarımı öne arkaya doğru hızlı hızlı çırpmıyordum ama işe yaramıyordu. Tam düşecekken belimde bi el hissettim
...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zoraki Evlilik Jeon Jungkook
FanfictionHayatımın tatilde çarptığım bir adamın değiştirebileceğini nerden bilebilirdim ...