(Medya; Deniz )
.
.
.
.-Burak'ın Ağızından-
Elleriyle gözlerini kapatmış bir şekilde arkasını döndüğünde onun bu haline gülerek yanına doğru ilerledim ve ellerini tutup aşağıya doğru çektim.
Gözlerini açtığında ilk olarak bana baktı ve sonra bakışlarını arkamda duran Deniz'e doğru çevirdi. Vereceği tepkiyi çok merak ediyordum.
''Peki şimdi inandın mı benim o 'fantastik dünyamın' gerçek olduğuna?''
Su kitlenmiş bir şekilde Deniz'e bakıyordu. İçimden beni duyuyor mu acaba diye geçirdim, pek duyuyor gibi gözükmüyordu. Elimi kaldırıp tam gözlerinin önünde parmaklarımı şıklattım,
''Dünyadan Su'ya dünyadan Su'ya, beni duyuyor musun?''
Hala Deniz'e bakmaya devam ediyordu. Özgür'e dönüp ne oluyor gibisinden bakınca oda bilmiyorum anlamında işaret yaptı.
Mutfağa gidip bir bardağa su doldurdum ve tekrar salona doğru ilerledim. Bardaktaki suyu tam yüzüne fırlatacakken birden yavaş yavaş Deniz'e doğru hareket etmeye başladı. Tamamen ona odaklanmış gibiydi.
"Bu gerçek mi?"
"Hayır, hatırlatırım 'fantastik' kitaplarımdaki satırları okuyormuşsun gibi düşün (!)."
"Çok güzel."
Beni dinlemiyordu, büyülenmişçesine Deniz'e bakıyordu. Yanına gittiğinde duraksadı ve arkasına döndü.
''Saldırır mı?''
''Hayır bizim oğlumuz çok sakindir.''
Elini yavaşça kaldırıp kafasına koydu ve sevmeye başladı, sonrasında beyaz tüylerinde gezdirdi. Hareketleri sakin ve yumuşaktı.
''Bembeyaz, çok güzel.''
Bu kadar normal karşılamasını beklemiyordum açıkçası. Korkar veya çığlık atar da eğleniriz diye düşünmüştüm. Özgür koltuğun etrafından dolaşıp yanıma geldi.
''İlginç, çok normal karşıladı. Ben çığlıklar atarak evden kaçmıştım.''
''Demek ki herkes senin gibi korkak değilmiş.''
Su yere çömeldi, kurdu kucağına doğru yatırdı ve kafasını kaldırıp konuşmaya başladı. Bir yandan onu severken bir yandan bizimle konuşuyordu.
''Şimdi sen benim bir melek olacağımı mı söylüyorsun?''
''Evet o yüzden seni eğitip güçlendirmemiz gerekiyor diyorum.''
''Peki o zaman, ne ile başlıyoruz?''
''Ne yani bu kadar çabuk mu inandın?''
Özgür şaşkın şaşkın bakarken, Su kurdun kafasını kucağından kaldırıp yere koydu ve ayağı kalkıp yanımıza doğru geldi. Özgür'ün hala ona baktığını gördüğünde 'ne' dercesine bir bakış atınca Özgür konuşmaya başladı.
''Ben ilk görüşümde çığlıklar atarak evden kaçmıştım sen çok çabuk kabullendin seni tebrik edebilirim.''
''İnanmıyor olsam da, yine de gerçek olmalarını istememe dair içimde ufak da olsa bir istek olduğundan dolayı o kadar çok tuhafıma gitmedi sanırım. Gözlerimle gördüm, gereksiz yere dramatize edip inkar etmek saçma olur.''
''Vay anasını.''
Biz salondan çıkarken arkamı dönüp,
''Deniz seninle bahçede buluşuruz, üstünü spor giyin eğitime başlıyoruz.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rüya Mı Gerçek Mi?
FantasíaSokakların arasında son hız koşarken ayağım bir taşa takıldı. Yere düşerken kafamı duvara çarpınca hem dizlerimden hemde başımdan kan akmaya başladı. Düştüğüm gibi hemen kalkmaya çalıştım ama ayağımı inciltmiştim ve korkudan tir tir titriyordum. Ka...