°1°

129 13 1
                                    

(medya; Su)
.
.
.

Sokakların arasında son hız koşarken ayağım bir taşa takıldı. Yere düşerken kafamı duvara çarpınca hem dizlerimden hemde başımdan kan akmaya başladı.

Düştüğüm gibi hemen kalkmaya çalıştım ama ayağımı inciltmiştim ve korkudan tir tir titriyordum. Kalkmayı beceremeyeceğimi anladığımda sırtüstü bir şekilde kollarım ve dirseklerimle geri geri ilerlemeye başladım.

Peşimde biri vardı?!

Birden sırtımı sert bir düzlüğe çarpınca duvar olduğunu anladım. O KADAR SOKAKTAN ÇIKMAZ SOKAĞA MI GİRMİŞTİM CİDDEN.

Anlaşılan yolun sonuna gelmiştim.

Birkaç saat önce...

"BİR DAHA SAKIN BU EVE ADIMINI ATAYIM DEME! BENİM SU DİYE BİR KIZIM YOK ARTI-"

Ev kapısını sert bir şekilde çarpıp ağlayarak evden çıktım. Kavganın sebebi benim Arda ile evlenmek istememdi ama onlar Arda'yı kabul etmiyorlardı. Arda ile çok güzel bir birlikteliğimiz vardı, 3 yıldır beraberdik. Neymiş efendim ' Daha 20 yaşındaymışım çok küçükmüşüm, Arda güvenilmez biriymiş ,beni kullanıp atarmış ' falan filan bunun gibi bir çok saçmalık.

Düşüncelerden çıkıp gerçeğe dönersek cebimde beş kuruş param bile yoktu. Nereye gidebileceğimi düşünürken aklıma en yakın arkadaşım olan Ece geldi ,ona gidebilirdim. Evlerimiz birbirine çok yakındı arada 5 dakikalık yürüme mesafesi vardı. Telefonumu çıkarıp Ece'ye evde olup olmadığına dair mesaj attım , birkaç gün onda kalabilirdim, ama ya sonrası? Ömrümün sonuna kadar orada kalamazdım ya.

Oflayarak evin karşısındaki parka doğru ilerledim. Her zaman ki favori yerim olan pembe salıncağıma yerleştim. Arkaya o an moduma uygun olan ve en sevdiğim şarkı olan "Ashe - Moral Of The Story" parçasını açıp kendimi hafif hafif sallandırmaya başladım. Şarkının hafif ve hoş melodisi her dinlediğimde beni mest ediyordu.

Telefonuma baktığımda saat 21.15 i gösteriyordu. Havadaki hafif esinti insanı sıcak yaz havasında rahatlatan cinstendi. Yol kenarındaki aydınlatmalar parka kadar erişmiyor, bundan dolayı park karanlık kalıyordu. Parkın arka tarafında demir teller vardı, onların arkası da geniş bir ormana açılıyordu.

Sonunda sıkılıp salıncaktan kalktım. Kalkar kalkmaz tam arkamda hafif bir esinti hissettim ama arkamı dönüp baktığımda hiçbir şey yoktu. Önüme dönüp ilerleyecekken arkadaki çalılardan bir ses geldi. Etraf karanlık olduğundan hiçbir şeyi net göremiyordum. İstemsizce birden ' Kim var orada ' diye seslenince çalılıklardaki ses kesildi.

Olduğum yerde fazla oyalanmamanın iyi olacağını düşünüp Ece'nin evine doğru hızlı bir şekilde yürümeye başladım. Nedense kendimi takip ediliyormuş gibi hissediyordum. İçgüdüsel olarak tempomu hızlandırıp koşmaya başladım. Koşarken bir yandan da arkama bakıyordum.

Yaklaşık otuz saniye sonra Ece'nin bahçesi görüş alanıma girdi. Rahatlayıp tempomu düşürdüm ve bahçeye doğru yürümeye başladım. Tam giriş kapısından içeri adımımı atacakken önümde bir silüet belirdi ve çok hızlı bir şekilde belirdiği gibi kayboldu. NELER OLUYOR??

Koşar adımlarla bahçeden içeri girdim ve ardı ardına zile basmaya başladım. Tam kapıyı yumruklayacağım anda Ece kapıyı açıp,

"Su neden kapıyı alacaklı gibi çalıyorsun mal mısın?"

dedi ve gözlerini bön bön açıp bana bakınca onu kenarı itip hemen kapıyı kapattım ve üstü de altıda ful kilitleyip salona geçtim. Camları kapatıp perdeleri çektim ve ışıkları kapattım.

Rüya Mı Gerçek Mi?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin