Başını elleri arasına aldı ve ağrıyan başını ovaladı. Olamaz diye tekrarladı içinden. Dünyada milyonlarca insan varken en yakınım gidip de hoşlandığım kişiyi sevemez. Bu kadar şansız olamam diye geçirdi. Ama kendisi de biliyordu ki sarhoş insanlar herkesten daha doğru konuşurlar. Yani yoongi'nin yalan söyleme ihtimali yoktu. Gerçi kim böyle yalan söylerdi ki. Şu an sadece doğru olmaması için bahane üretmeye çalışıyor,aklından senaryolar üretiyordu. Ama ağrıyan başı ve çalan kapı senaryolarını yarıda kesmişti.
Oturduğu koltuktan kalkıp sendeleyerek kapıya geldi. Ama açmaya cesaret edemiyordu. Gerçekler hep acı olandı ve kim taehyung acı geçeklerden kaçmak,saklanmak istiyordu. Fakat nereye kadar diye düşündü. Nereye kadar kaçıp durabilir di. En yakın dostundan nereye kadar kaçabilirdi. Peki ilk aşkından nereye kadar kaçacaktı. Kendisi de biliyordu ki kaçan hep kaybeder ve tüm güzelliklere cesurlar sahip olurdu. Min yoongi çok güzeldi. Ve kim taehyung cesaretli olup o güzelliğe sahip olacaktı. Bu yüzden kapı kolunu sıkıca tutup derin bir nefes alıp açtı.
Jk: "açmasaydın keşke az daha durunca sabah olacaktı direk okula geçerdim ben. Hem manyak mısın neden karanlıkta oturuyorsun"
Jungkook hala kapıda dikilen taehyungu boşverip salona geçip ışığı açtı. Taehyung karanlıktan nefret ederdi aslında şu an neden böyle oturduğunu anlamamıştı. Çok üstelemeyip ceketini koltuğa attı ve mutfağa yöneldi. Kendisine bir bardak viski doldurup tekrar salona geçti. Taehyung koltukta dalgın dalgın oturuyordu. O da karşına geçip içeceğinden bir yudum aldı.
Jk: yolun yarısında bunlar sevişmeye başladı. Ah korkunçtu bende dayanamayıp evlerinin iki sokak gerisine bıraktım. Umarım ölmeden gidebilirler.
Kendi dediğine gülerek tek bir mimiğini bile oynatmayan esmer tenliye baktı. Fazla tuhaf fazla düşünceli görünüyordu.
Jk"ne oldu sana? Yarım saat önce gayet mutluydun. Kimseyle birlikte olamadın diye mi üzgünsün yoksa ha"
Jungkook gülerken taehyung sinirlendiğini hissediyordu. O yoongiyi gördüğünden berri kimseyi düşünemezken böyle demesi sinirlenmesine sebep olmuştu. Karşısında oturmuş pişkin pişkin sırıtmasını saymıyordu bile.
Tae"yoongiyi neden öptün"
Jungkookun duyduğu soruya içtiği içki boğazında kalmış birkaç saniye öksürük krizine girmişti. Kendisine geldiğinde yalnış duyup duymadığını teyit etmek istercesine taehyungun yüzüne baktı.
Jk:"Ne"
Tae:" jungkook ikimizde sağır olmadığını biliyoruz. Sana yoongiyi neden öptün diye sordum.
Jk:" sen gördün mü?"
Tae:" hayır gerizekalı uyanık mış. Ama senin gibi bir özürlü bunu farkettmeyip onu dudağından öpmüş.
Jk: b- Ben uyuyor sanıyordum.
Tae: her neyse sana neden öptüğünü sordum"
Jungkook hala yoongi'nin o gün uyanık olduğunu hazmedememişken taehyungun sürekli ona soru sorması sinirli kişi sayısının ikiye çıkmasını sağlamıştı.
Jk:" sane ne oluyor amk canım istedi öptüm"
Tae:" JUNGKOOK SEN CANININ İSTEDİĞİ HERKESİ ÖPÜYORMUSUN"
Taehyung daha fazla sinirlerine hakim olamayıp bağardığında ikiside bu kavganın diğer tartışmalardan daha büyük olacağının bilincindeydiler. Onlar dışarıdan ne kadar anlaşamayan,tartışan iki kişi gibi görünseler de şu ana kadar yaptıkları en büyük tartışma kimin üstte olacağı ile ilgili olurdu. Ama bu sefer farklıydı. Bu sefer işin içine üçüncü biri girmişti. Üstelik ikisininde kalbini hızlandıran üçüncü bir kişi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAVİOR [Taegikook]
FanfictionBir yanlış hiç bu kadar doğru hissettirmemişti Samekook Sametae Ukegi🍑