Sabah kalktığımda gördüğüm ilk yüz jimin'in yüzüydü. Gülümsedim ve yavaşça kollarının arasından çıktım. Saate baktım daha işe gitmeme vardı. Mutfağa girdim ve jimin'e birşeyler hazırlamaya başladım.
Kısa sürede işim bitince hepsinin üstünü kapatarak tepsiye koydum jimin'in ne zaman uyanacağı belli değildi.
Çekmeceden çıkarttığım ilacı da küçük bir tasa koydum yanına da su koyarak tepsiyi içerdeki masanın üstüne bıraktım.
Jimin'e uzun uzun baktıktan sonra odama gittim ve dolabımıaçtım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İşim bitince topuklu ayakkabılarımı giyinerek jimin'in yanına gittim gülerek yanağını öptüm ve uyanmadan evden çıktım.
"Günaydın Rose dün jungkook'laydım gelemedim" "Merak etme mesajını aldım" Dedim, Lisa koluma girerek beni sürüklemeye başladı.
"Hadi işe gidelim" Dedi, birlikte Lisa'nın arabasına binince Lisa'ya döndüm. "Ne yaptınız jungkook'la ?"
"Ne mi yaptık ? Film izledik sonra han nehrine yürüyüşe çıktık, birlikte çift bisikletine bindik böyle çocukca şeyler yaptık" Diyerek güldü.
"Hiçte çocukça değil! Bende hep sevgilimle böyle şeyler yapmak isterdim" "Yap Rose, yapma diyen yok. Bizim şirkette çalışan bir çok kişi sana hayran istesen anında birini bulursun" "Lisa yaşadıklarımdan sonra zor"
"Sende haklısın ama hayatının sonuna kadar jimin'i sevemezsin ya, üstelik adam evleniyor!" "Biliyorum ama ben 5 yıl önce bana aşık olan çocuk jimin'i seviyorum. Bu olgunlaşmış jimin bana göre değil" Dedi
"Pekala sende haklısın o yüzden susuyorum" Lisa park edince indim. Gülerek şirkete girdim. "SÜRPRİZ!" Gelen patlama sesleriyle kulaklarımı kapattım.
Kafamdan aşağıya konfetiler dökülürken herkes beni alkışlıyordu. Seulgi koşarak yanıma gelip bana sarıldı. "Yaa bebeğim müdür yardımcısı olmuşsun tebrik ederim!" "T-teşekkürler"
Chanyeol koşarak yanıma geldi. "Rose çok şaşırdın değil mi ?" Seulgi chanyeol'un koluna vurdu. "Salak! Kızın kulağının dibinde konfeti patlatırsan tabii şaşırır sana geriden patlat dedim" İkisi kavga ederken jaehyun yanıma geldi.
Elindeki kırmızı kutuyu bana uzattı. "Bu da ne ?" "Hem dün için teşekkür hem de tebrik" Kutuyu alarak içini açtım. Çok sade bir kolye vardı.
"Ben çok teşekkür ederim ama bunu alamam çok pahalıdır bu" "Rica ediyorum" "Bak gördün mü ? Ben sana demiştim" Yanda konuşan kızlara baktım. Bunlar o tuvalette konuşan kızlardı bana güya müdürle yattı diye iftira atanlar (!)
Jaehyun'dan biraz uzaklaştım. "P-pekala tekrar teşekkür ederim" "Takmamı ister misin ?" Herkes bir anda evet diye bağırmaya başladı. Diğerlerine dönüp hayır işareti yaptım. En başta Lisa ve seulgi bağırıyordu.
"EVET!" Jaehyun elimdeki kolyeyi alarak arkama geçti. Saçlarımı öne itti kolyeyi takarken çok yaklaşmıştı bana, herkes dikkatle bizi izliyordu.
Takınca saçlarımı geriye çekti. "Teşekkürler" Dedim "Herkes işinin başına!" Diye bağırdı jaehyun herkes dağılınca bana göz kırpıp gitti. Bu da ne demek ?
Lisa, seulgi ve joy koşarak yanıma geldi. "Kızım sen ne yere bakan yürek yakanmışsın! Hani kimse yoktu" "Yok zaten, biz sadece arkadaşız" "Arkadaş ayağı gö-" Hızla seulgi'nin ağzını kapattım. "Saçmalamayın!"
"O zaman neden hep seni azarlayıp eleştiren jaehyun gelmiş şimdi sana kolye alıp göz kırpıyor" "Bende anlamadım" Dedim
"He he aynen arkadaşsınız" "Arkadaş falan değiliz! Dur yanlış oldu bekle!" "Biliyordum!" Dedi joy
Hepsi kaçarken peşlerinden koşmaya başladım. "Yaa kafamı karıştırdınız! Psikolojik şiddete maaruz kaldığım için öyle dedim" "Hıhı tamam" "Yaa Kang Seulgi seni bir elime geçireyim!"
Tüm hepsi hızla kaçınca durdum. İlkokul çocuğu gibiydiler hatta ilkokul çocuğundan daha kötüydüler. Derin bir nefes alıp lavaboya girdim.
"Bence de yattı. O Chaeyoung denen kız ne fenaymışta haberimiz yokmuş" Kızların dediklerini duyunca yüzüm düştü.
Lavabodan çıkacakken olduğum yerde kaldım. Neden kaçıyorum ki ? Öyle birşey yapmamıştım niye onları susturmak yerine kaçıp saklanmayı tercih ediyorum ?!
Hızla döndüm ve elimi lavaboya vurdum. Hepsi sırayla dizildiler "Yaa! insanların dedikodusunu yapmaya utanmıyor musunuz ?!" "Biz-"
"Siz sadece dedikodu yapmakta başka işe yaramayan şeylersiniz! Bir daha hakkımda böyle olmayan saçma şeyler derseniz bu kadar sakin kalmam!"
"Üzgünüz" Dedi hepsi aynı anda "İşe yaramaz çöp tenekeleri!" Diyip lavabodan çıktım. Vay canına! Tüm sinirim geçmişti
