Bu bölüm için teşekkür etmek istediğim iki kişi var eğer onlar ve güzel fikirleri , yardımları olmasaydı belki bu bölümü düzeltemezdim.
İyi okumalar dilerim. :)
~4.BÖLÜM~
💫ESKİ HATIRALAR💫💥Yazarın gözünden💥
Arslan bir türlü kafa trafiğinden çıkamıyordu, gün geçtikçe kafası daha da karışık bir hal alıyordu. Bu karışık trafiğin iki sebebi vardı. Birincisi; zihnine yuva yapmış bulunmakta olan Elfida iken, diğeri ise bir türlü unutamadığı annesiydi, hatta bir keresinde geç dahi olsa bir şekilde bulduğu abisi genç adama; "Her ne yaparsa yapsın, sonuçta anne annedir. Bizim elimizde olan bir şey değil, ama ailemizi seçme şansı bizim elimizde olsaydı eğer. Ben sadece seni seçerdim ve hiç bir şekilde bizi birbirimizden ayırmalarına izin vermezdim." Dedi.
Çoğu insandan daha güçlü bir şekilde zor olsa da dimdik ayakta durmayı başardı, yaşadığı her savaş sonrasında ne kadar mağlubiyet yaşamış olsa da.
Ama artık dayanamıyordu, hep benimsediği uçurum köşesine gelmişti Elfida'yı görme hayali ile ama ne yazık ki, beklediği kişi orada yoktu. Arslan'ın uzaktan izleyip, dinleyeceği... "Belki dedi" Arslan, belki genç kız burada olsaydı anlatırdı içinden geçenleri hem demezler mi ki tanımadığın birine dertlerini anlatınca rahatlarsın diye Arslan da öyle düşünmüştü. Anlatırsam rahatlarım diye.
Elfida'nın da acıları olduğunu tahmin ediyordu Arslan ve açıkcası neden yaptığını bilmiyor ama sahil de görmesinden sonra içindeki sesi dinleyip Elfida'yı evine kadar takip edip, gizli bir şekilde penceren izlemişti.
Elfida'nın elinde tuttuğu kitabı okurken ağladığını fark etti, kitapta ne görmüştü ya da aklına bir şey mi gelmişti de ona mı üzülüp ağlamıştı bilemiyordu, ayrıca korkuyordu Elfida'nın onunla konuşmak istemeyeceğinden, hala bir anlam veremiyordu. İçinde kabarmış durumda olan konuşma isteğine.
Aklına her Elfida'yla konuşmak istemesi gelince bu istediğin altında yatan anlamı gizlemeye çalışır gibi
" Yabancı birine dert anlatmak daha kolaydır. Sen de bu yüzden konuşup rahatlamak, omzunda ki ağır yüklerden geçici olarak kurtulmak istiyorsun başka bir sebebi olamaz!"
Arslan farkında dahi değildi ama Elfiid'a ruhuna çoktan ilmek ilmek işlenmişti. Tıpkı Arslan'da olduğu gibi, Arslan'da aynı şekilde Elfida'nın ruhuna fark etmeksizin sızı vermişti. Arslan boylu boyunca uzandığı uçurum kenarında yıldızları izlerken dilinden dökülüverdi, tekrardan düşünce havuzuna düşmesini sağlayan cümleler.
"Neden, neden bir kere bile hayat benim şans kapımı açmadı, sürekli mutsuz olmamı sağladı."
📍Şarkıyı buradan itibaren açabilirsiniz📍
Biraz daha binbir çeşit olan yıldızlarla bakıştıktan sonra, ayağa kalktı kulaklığını taktı ve son zamanlarda sıklıkla severek dinlediği şarkı olan. Berkay Altınyay'dan Rengarenk acıları açtı ardından bismillah çekerek adımlarını Elfida'nın kaldığı eve doğru adımlamaya başladı, kısa bir süre sonra Elfidanın evinin olduğu sokağa girdi, nefesi sıklaştı elini boynuna götürüp ovduğu sırada adımları bir kaplumbağayı andıracak şekilde yavaşladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişten Gelen Acı
Teen Fiction-Benim yaralarım geçmez Arslan. Elini dizlerime koydu ve usulca bir öpücük bıraktı. +Ama öptükçe kapanır Elfidam ~~~~~ 07/03/2022