Tw öbüşwek
Yazim yanlisi varsa kb kontrol etmiyorum
**Her yeri karalanmış sıraya bakıp yüzümü buruşturdum. Ne mal insanlar vardı abi. Üçüncü dersteydik ve hoca bolca boş yapıyordu. Eski sevgilisini herkese anlatıp dertlenmek gibi saçma huyları vardı Tarihçimizin.
Zilin çalmasıyla defterimi kapatıp sınıftan çıktım. Canım sıkılıyordu,bir anda her şeyden soğumuştum. Ergen olmak zordu...
Bahçeye çıktığımda gözlerim kimseye değmeden arka tarafa doğru gittim. Daha öğle arası olmamıştı ama orası okulun en sakin yeriydi. Kafamı dinlerdim en azından.
Okulun bodrumunun dışa açılan kapısının olduğu yerde küçük bir beton yer vardı. Korkuluk olarak kullanılıyordu çünkü bodruma inmek için yirmi üç merdiven vardı. Lisede olmamıza rağmen mal gibi buraya düşüp gebermemizden korkuyorlardı.
Beton yere uzandığımda yan tarafımdaki boşlukla aklıma senaryolar gelmeye başladı. Biri bir aptallık yapıp yuvarlasa götüm koluma girerdi.
Pardon kolum götüme.Dizimi kendime çekip kolumu başımın altına koydum. Tertemiz olan gökyüzü çok güzel gözüküyordu. Maviliğe bakıp iç çektiğimde gelen adım sesleriyle küfredip gözlerimi kapattım.
Uyuduğumu sanıp defolup giderlerdi belki.
Yanıma yaklaşan adım sesleri kesildiğinde yüzüme bir gölge düşmüştü."Su,uyumadığını biliyorum." duyduğum sesle gözlerimi yavaşça araladım. Üzerime eğildiği için saçlaro yüzüne düşmüş Bartu bana bakarken iç çekip doğruldum.
Aniden doğrulduğum için yüzlerimiz çok yakın nir konuma gelmişti. Hemen uzaklaştığında arkamdaki demire kayıp yaslandım.
Yanıma oturan Bartu'ya baktığımda onun gözleri boynumdaydı. Kaşları hafifçe çatılmış,gözleri koyulaşmıştı.
"Ne bakıyorsun?" deyip elimi boynuma götürdüm.
"Nasıl kendini kaybettiyse iyi tırmalamış." deyip güldü.
Aklıma Alev salağının boynuma tırnaklarını geçirdiği gelince aydınlanmış bir şekilde hahladım.
"Hıı öyle."
Sinirle tıslayıp başını önüne eğdiğinde tek kelime etmedi. Of kavga çıkarmalıydın salak.
Birkaç dakika konuşması için beklediğimde konuşmayınca,
"Alev yaptı." dediğimde şokla bana döndü.
"Kız kardeşinle-" dehşetle başına vurdum.
"Ne saçmalıyorsun amına meşale soktuğumun delisi. Kavga ederken oldu. Sil çabuk aklındaki görüntüleri, iğrenç." deyip yüzümü buruşturdum. Kafasında ne yaşıyordu bu?
(Saçmalama kızım sen kafanda kurmuşsun)
"Mal niye öyle dedin ya?"
"Kıskanırsın diye." dedim patavatsızca.
"Neden seni kıskanayım amık?" dediğinde yüzüm düştü. Mala bak ya ne demek bu?
"Ha kıskanmıyorsun yani?"
"Kıskanmıyorum Su kafanda ne yaşıyorsun?" o benim sözüm bi' kere.
"Anladım. Yani herhangi bir sevgilim falan olsa hiç kıskanmazsın." dediğimde omuzları gerildi.
"Kıskanmam."
"Şimdi gidip birini öpsemde kıskanmazsın yani?"
"Ne salak salak sorular bunlar ya?"
"Kıskanmazsın öyle mi?" ye mırıldandım.
Ayağa kalkıp üzerimi çırptım. Tozun toprağın içine yatıp kendimi dizide gibi hissetme çabam boşa gitmişti zaten.
"Nereye?"
"Öpüşmeye." dediğimde mal mal bana baktı.
"Deli mi sikti seni?"
"Yo,sadece öpüşmek istiyorum." deyip omuz siltim.
Ellerimi cebime koyup tenha yerden çıkmak için yürümeye başladım. Bu arada zil çalmak üzereydi zaten.
Kolumdab tutulup duvara çarptığında inledim.
"Ne yapıyorsun a**n feryadı?" dedim sinirle. Manyak deli oc.
"Pardon orantısız güç." diye geveledi.
"Tamam bırak."
"Hayır gitmiyorsun bir yere."
"Ya bırak zil çalacak birazdan öpecel insan kalmazsa seni öperim bak." dediğimde eli boğazımı buldu. Öldürecekti galiba.
Boğazımı hafifçe sıkıp yüzüme eğildi. Oha.
"Beni öp o zaman." dediğinde error vermiş bir şekilde ona bakıyordum. Boğazımı tekrar sıktığında elimi boynuna atıp dudaklarımızı birleştirdim.
Yumuşak dudakları dudaklarımın arasında jöle gibi kayıp giderken dişlerimi alt dudağına geçirdim. İnleyip ağzını araladığında dilim sıcak ağzıyla buluşmuştu. Diğer elimi beline atıp onu kendime yasladığımda dillerimiz birbirine dolanmış,hararetle öpüşüyorduk.
Uğuldayan kulaklarım zil sesini bile duymazken yavaşça benden ayrıldı. Kızaran yüzüyle o kadar sevimli görünüyordu ki gülmemek için dudağımı dişledim.
Elini uzatıp kanayan dudağımdaki kanı sildiğinde yüzümde küçük bir gülümseme belirdi. Gözleri hâlâ gözlerimi bulmamışken belini okşadım.
"Yüzüme bak." diye fısıldadığımda çekinircesine bana baktı.
Kızaran yanaklarına birer öpücük bıraktığımda birkaç metre ötemizden yükselen sesle ayrıldık.
"Kolay gelsin gençler!" dedi müdürümüz alayla.
"Odama. Hemen." yüzündeki gülümsemeyi soldurup konuştuğunda yutkunup peşine takıldım. Arkamdan gelen Bartu ile kurbanlık koyun gibi cezamıza gittik.
**
öbüşmek sewgi ask love sarangYES BEE
ŞİMDİ OKUDUĞUN
『Ruh Değişimi』|Gay
Sonstiges"Arafta;ruhlarımız henüz kavuşmamışken,yazılan kaderimiz bir sarmaşık gibi dolandı birbirine Su. Aynı kolumun beline,dilinin dilime dolandığı gibi."